Tren Yolculuğu -1.bölüm

876 42 2
                                    

Elizabeth trene binerken çok heyecanlıydı . İlk defa Riddle Malikanesinin alanları dışında bir yere geliyordu. Babasının düşmanları çok olduğu için 11 yıl boyunca hep Malikanesinin arazilerinde antrenman yapmış ve kendini muggle dövüş sanatları da dahil olmak üzere geliştirmişti. Babası ona Hogwartsta ki binalardan bahsetmişti. Daha babası söylemeden Slytherin'e gitmek istemişti . Çatalağız olduğunu ise 3 yaşından beri biliyordu. Daldığı düşüncelerden kafasını sallayarak kurtuldu. Trenin düdüğü çalıyordu. Hızlıca trene binerek boş bir kompartıman aramaya başladı. Rastgele bir kompartımanın kapısını açtı. İçeride siyah, kıvırcık saçlı bir kız ve onun yanında ise sarı düz saçlı bir kız duruyordu. İnsanların yanında takındığı soğuk maskesini takındı. Hiçbir şey sormadan kompartımana daldı ve boş olan yere oturdu. Babası daha en sadık müritlerine bile onu açıklamadığı için onu tanımamaları normaldi. Ancak o hepsinin ismini biliyordu . Kıvırcık saçlı kızın adı Bellatrix Black idi, sarı saçlı olan kız ise Narcissa Black idi. Onu tanımayan Bellatrix ona çıkıştı :
-Sen ne hakla bizim kompartımanımıza girersin bulanık.
Onu takmadım ancak ısrarlarından sıkılmaya başlamıştım:
-Eğer biraz daha konuşursan Black ölünü bile bulamazlar.
Kızın dediklerimden korkmadığına emindim. Ona kim olduğumu göstermenin zamanı gelmişti . Hiç acımadan üzerinde cruciatus lanetini uygulamaya başladım. Babam asamın bakanlık tarafından takip edilmemesi için büyük yaptığını bildiğim için rahattım. Kızın acı dolu çığlıklarını umursamıyordum. Bu olaydan sonra tanıştık."Ben Bellatrix  Black  yanımdaki de ikizim Narcissa Black. " dedi ve bana elini uzattı. Elini sıkmayacaktım ancak babam slytherin olan safkanlarla anlaşmamı söylemişti. Onun uzattığı eli tuttum."Elizabeth Riddle". Bizim arkadaşlığımız böyle başladı.
Trenin yavaş yavaş durdu. Bellatrix 'in derince bir vay canına çekmesini duydum. O sırada Narcissa  bana sesleniyordu:
- Tanışalı çok olmadı biliyorum ama Narcissa çok uzun, istersen bana Cissa diyebilirsin.
-Benim ismimi söylemekte uzun istersen Bellatrix yerine Bellatrix diyebilirsin.
İlk defa biri benimle kibarca konuşuyordu. Onları sevmiştim:
-Ben Bella ve Cissa'i  tercih ederim bu arada bana da Lizie diyebilirsiniz. Kayıklara varana kadar sohbet ettik. Trenden indiğimde her tarafı  kimseye belli etmeden inceliyordum. 'Hey Lizie şu adama baksana iğrenç bir melez, üstelik de yarı dev."
Ağzım hayretle açık kaldı. Elbette o adamın kim ve ne olduğunu biliyordum ancak Bella'nın bunu biteceğini düşünmemiştim. Anlaşılan Black ailesinin kan statüsü takıntısı söylentilerdeki gibiydi. "Bari saçına sakalına biraz düzen verse ." Cissa'nın söyledikleri çok mantıklı gelmişti. 'İğrenç bir yarı devin hogwartsta  olması, sanırım hogwarts eğitim kalitesini düşürmüş." Üç kız sessizce kıkırdamaya başladık. Bu sırada birkaç kişi bize bakmıştı. Birden sorulan soruyla çok şaşırdım."Senin kan statüsü ne Lizie?" "Safkan"diye cevapladım sorusunu. "İyi iğrenç bir bulanıkla ,melezle veya kanıbozukla arkadaş olmam." Yarı dev bizi kayıklara götürdü.  Bir süre gölde ilerledik, sonra ise ihtişamlı hogwarts karşımıza çıktı. Bella ve Cissa ile aynı kayıkta oturduğum için onlarla sohbete başladım." Ne kadar da kocaman değil mi? Böyle kocaman bir şatolarından keşfetmek için 7 yılın yeteceğini düşünmüyorum."dedim. "Haklısın burayı tamamen keşfeden biri yoktur sanırım."dedi Bella. Kayıklar durdu . Şatoya gittiğimizde Profesör Mcgonagıl bize bir odada bekletti ve büyük salonda ki hazırlıklar bittiğinde bizi içeri alacağını söyledi. O sırada yanımıza platin sarısı saçları olan bir çocuk geldi. Onun Lucius Malfoy olduğunu biliyordum. "Bella , Cissa bulanıklarla mı konuşuyorsunuz? "Onlar cevap veremeden ben atıldım." Sen kime bulanık dediğini sanıyorsun kanıbozuk." Diyerek karşılık verdim çünkü safkan ve slytherin olan aileler için en büyük hakaretlerden biriydi bu. Malfoy'un suratı yavaş yavaş domates kırmızısına dönüyordu. Profesör Mcgonagıl onu yerine geçmesi ve susması için uyardığında 
Kıkır kıkır gülüyorum. 

Karanlık LeydiWhere stories live. Discover now