Uçaktan indik ve taksiyle sahilin direkt yanında olan lüks bir otele gittik. Odalarımızı almak için resepsiyona gittik. erenle bana balayı süiti başka oda kalmadığı içinde çağlayla ahmetede tek bir oda aldık. Bellboyy ile birlikte odalarımıza çıktık. Bizim odamız çağlagilin odasından bir kat üstteydi. Balayı süiti olduğu için manzarası daha iyi olan bir odaydı. Eşyalarımızı yerleştirmek için hepimiz odalarımıza dağıldık. Eren bellboya bahşiş verirken ben odanın içini geziyordum ve nerdeyse güllerden zehirlenecektim. Adım attığım her yerden süslü şeyler ve gül yaprakları çıkıyordu. Yatağın baş ucuna geçip yatağın üstünde havlulardan yapılmış garip şekilleri incelerken kapı kapatıldı ve eren yanıma doğru geldi. Yatak dikkatinimi çekti yoksa yaşayacağımız şeyleri düşünüpmü daldın dedi eren keyifli bir sesle. Aynı şekilde güldüm. Bilmem belki ikinciyi tercih etmişimdir. Bugün ki beni savunuşu sahip çıkması gözümden kaçmamıştı ve istediğim şeyleri anında yapıyordu. İster istemez beni etkisi altına alıyordu. Eren yanıma gelip belimden beni kendine çekti ve demek ikinciyi tercih edersin öylemi dedi. Bir elimi omzuna koydum ve hafifçe gülümsedim. Bilmem belkide dedim gözlerinin içine bakarken. Hmm dedi eren bi eliyle dudağımın kenarını okşerken. Yavaşça yaklaştı ve belli belirsiz bir öpücük kondurdu okşadığı yere. Daha sonra küçük küçük öperek dudağımdan öptü ve yine nerdeyse hiç mesafe koymadan dudaklarımızı ayırıp gözlerimin içine baktı. Bu sefer bir atakta ben bulunmak istedim ve gözlerimi kapatıp yeniden dudaklarımı birleştirdim. Bunu beklediğini biliyordum hiç vakit kaybetmeden beni biraz daha sert öpmeye başladı. Bir elimi ensesine koydum ve saçlarını okşamaya başladım. Oda belimdeki eliyle beni daha çok bastırdı ve yanağımda olan ve yüzümün yarısından fazlasını kaplayan eliyle yüzümü okşuyordu. Biz tatlı tatlı öpüşürken anımızı çalan telefon bitirmişti. Bir anda odada sesi yankılanınca irkilip erenden ayrılmaya çalıştım ama yüzümdeki eliyle kafamı kendine doğru çekti. Ama pes etmedim hala kendimi çekmeye çalışıyordum. Eren dudaklarını tam ayırmadan kapat şunu dedi. Telefonun sesi kesilince ayrılmamıza gerek kalmadan yeniden öpüşmeye başladık ama bu sefer karnımın üstünde bi sertlik hissediyordum ve bu vücudumun bazı yerlerinde hareketlenmeye sebep oluyordu. Bu seferde erenin telefonu çalmaya başladı. Kendimi çektim ve bakman lazım sanırım dedim gülerek. Eren sinirle telefonu açtı ne lan ne rahatsız ediyonuz. Arayan ahmetti ve bağırıyordu. Ne dediğini anlamaya çalışırken kapı çaldı. Ben gidecekken eren beni tuttu ve kendi gitti kapıya bende uzaktan onu izledim kapıyı açınca çağlayı gördüm ve buna anlam veremedim. Çağla ereni kenara itip içeri geldi bir yandan da bağırıyordu. Ne diye aldık şu amk odasını ya ben o salakla kalamam tek başıma falan. Çağlanın ağzını elimle kapattım. Lan ne bağırıyon sakin ol bi ne oldu. Çağla yatağın kenarına oturdu. Kanka herşeyden bir tane var aq tek banyo tek yatak tek dolap bu ne biçim otel bi de ne biçim para verdik şu halimize bak. Erende duvara yaslanmış bizi izliyordu. Olum ne olmasını bekliyon yaz sezonu bunu bulduğuna dua et ayrıca bunun nesinde anlaşamadınız sizde. Çağla sinirle bana baktı neyemi anlaşamadık ben onla aynı yatakta yatmam bu bir odada tekli koltuk var desemki ona yatıyım onada yatamam. Biz konuşurken kapı yine çaldı ve eren kapıyı açtı. Çağla bu sırada hala konuşuyordu. Elbiselerimi dolaba koyacaktım yok benim kıyafetime senin ki değmesin ben giymem sevmem şu bu ben bunun ergen tavırlarınımı çekicem bide. O sırada ahmet söze girdi bana bak kızım ağzından çıkanlara hakim ol elimde kalma. Şşş ne diyon ahmet dedim araya girerek. Seninde ağzından çıkanı kulağın duysun. Saçma sapan hareket etmeyin asılacak kıyafetleri bir sürü yer var asın oralara raflarada kişisel eşyanızı koyun dedim. Çağla lafımı kesti ben bunla uğraşamam biz senle kalalım buda abisiyle kalsın kendi abisinden tiksinmez artık dedi. Çağlagil geldiğinden beri konuşmayan eren söze girdi. Lan salak salak konuşmayın defolun gidin odanıza halledin bir şekilde aynı yatakta yatıp sevişin demiyo kimse size uzak uzak yatın işte abartmayın. Şimdi karımla işlerimiz var gördüğünüz gibi çıkın odadan dedi eren kovarak. Ahmet sende adam gibi davran kıyafetten hastalık kapmazsın korkma dedi. Ahmet bir şey demeden odadan çıktı. Çağlaya baktım. İdare edecen kanka ne yapıyım hallet bir şekilde hem gitte hazırlan yemek yiyelim acıktık dedim. Çağla oflayarak odadan çıktı. Valizleri çekip dolabı açtım ve kıyafetlerimizi çıkartmaya başladım. Eren yatağa uzandı. Yanıma gel yarım kalan bir iş üzerindeydik dedi. Kıyafetleri yerleştirirken güldüm. Yarım değil bitti işte dedim. Bitmedi ne alakası var başlamadı bile dedi. Hazırlanmamız lazım eren acıktım ve daha 1 haftan var güzel bir başlangıç yaparsın dedim yatağın üstüne giymemiz için kıyafet ayırırken. Ben senin karnını doyururumda neyse diyip bi sigara yaktı. Kıyafetleri yerleştirip üstümüzü değiştirdik. Kot şort giyip üstüne ince askılı siyah bir crop giydim. Eyeliner ve ruj sürüp saçlarımı açık bıraktım. Ben hazırlanırken erende üstüne siyah bir kot şort ve üstüne siyah bir gömlek giymişti. Aynadan ona baktım ve gerçekten mükemmel bir erkekti. Dışarı çıktığımızda birçok kızın ona yiyecek gibi bakacağından emindim. Parfümümü sıkıp baget tektaşımı ve takılarımı takıp hazırım dedim. Erende aynada şöyle bi saçlarını düzeltip parfümünü sıktı. Parmağına yüzüğünü çoktan takmıştı bile. Belli etmeden gülümsedim ve çağlagilin odasına gittik. Kapıyı çalmadan içerden gelen sesleri dinledik ve hiç ses yoktu. Şaşırıp kapıyı çaldım ve ahmet açtı kapıyı direkt kenara çekildi. Gerek yok çıkalım sizi aşşağıda bekliyoruz dedi eren ve elimden tutup beni asansöre doğru götürdü. Konumdan mükemmel bir restorant bulduk ve oraya gittik. Çoğunlukla kafe tarzıydı her yer. Oturup siparişlerimizi verdik. Bir sigara yaktım. Garson kız masaya mezeleri getirirken erenden gözlerini çekemiyor hatta masaya tabakları görürken elinden geldiğince eğiliyordu. İçimden sövüp çağlaya baktığımda bana bakıyordu ve gözlerimiz bir birini bulunca gülmeye başladı. Tabi bende. Sanatçıya saygılı ol elinden gelse direk koyup üstüne çıkacak dedi çağla ve bende gülerek içime sigara çekiyordum. Erengil bizi pek anlamadı. Telefonuma baktığımda sümonun mesajını gördüm uçağa bindik yazmıştı. Cevap verip telefonu masaya koydum ve yemeğimizi yerken ahmet alkol fikri sundu masaya. Bence içelim bir şeyler dedi. Çağlaya baktım dünden razıydı zaten. Yani olabilir ne içicez dedim. Eren bana baktı. sen daha önce içtinmi dedi. Yani dedim bir kaç defa içtik. Kim kim dedi merakla. İşte çağla sümo falan neden içemezmiyim. Bilmem der gibi bi surat ifadesi yaptı. Yaşadığın yere uygun hareket etmiyorsun dedi. Neden pişmanmı oldun beni aldığına dedim erene bakarak. Gözlerini bana dikti ne alakası var öylemi dedim şimdi dedi. Ne biliyim öyle bi yüz ifaden varda çözemedim. Çağla lafa girdi hayır eren öyleyse esmayı boşa sana istediğin gibi köyden bi kız alalım beb ayarlarım sana merak etme ot gibi yanında oturur esmayıda alırız geri bize koymaz dedi. Gururla güldüm çağlaya bakarken. Ahmet sen ne karışıyon evli adamların arasına dedi. İkisinin arasında çözemediğim bi anlaşamamzlık vardı. Yemek yedikten sonra 2-3 kadeh rakı içip kalktık ama havadanmı bayadır içmediğimdenmi bilmiyorum çağlayla bizim kafada hafif bir tatlılık olmuştu. Ayağa kalkarken sendeledim ve erene tutunarak yürüdüm. Arabayı eren sürüyordu ön koltuğa oturdum ve gözlerimi kapattım. Araba sallandıkça benim içimde sallanıyordu. Otele geldik ve odalarımıza dağıldık. Odaya girer girmez ayakkabılarımı çıkarttım ve yatağın üstündekilerle birlikte çarşafı yere attım. Alkolünde verdiği sıcaklıkla birlikte yanıp gebermek üzereydim ve umursamadan şortu çıkarıp yatağa attım kendimi. Erende yanıma yattı ve beni kendine çekti. Gözlerimi açmak istemiyordum çünkü midem bulanıyordu. Eren yavaşça dudağımdan öpmeye başladı. Ama bu sefer yavaş olmayan bendim. Son derece arzu,istek ve bütün müstehcen isteklerle ereni öpüyordum ve bunu fark edip vücudumda elini gezdirmeye başladı. Ellerimi yanağından göğsüne indirdim ve gömleğinin düğmelerini açıp gömleği üstünden çıkarttım. Çıplak gövdesinde ellerimi gezdirmeye başladım. Oda belimdeki eliyle cropu üstümden çıkarttı. İç çamaşırlarımla kalmıştım ama dudaklarından asla ayrılmıyordum. Neden bilmem ama öperken daha cesaretliydim. Eren südyenin üstünden göğsümü sıktı ve istemedende olsa bi inilti çıktı ağzımdan. Ellerim erenen şortunun düğmesine gitti ve açtım. O sırada elime erenin erkekliği değiyordu bile. Eren dudakalrımdan ayrılıp boynumu emdi ve ıssırdı. Ardından göğsümün açık yerlerini emerek öptü. Eliyle südyenin bir kısmını aşşağo çekti ve açılan bi göğsümü ağzının içine aldı ve emmeye başladı. O sırada başım alkoldenmi şuan ki hislerden dolayımı bilmiyordum ama felaket dönüyordu ve midem dahada bulanmaya başladı. Eren göğsümü ıssırınca daha fazla dayanamadım. Eren kusucam. Eren kafasını kaldırdı ve ne dedi. Yataktan kalkmaya çalışarak konuştum kusucam sanırım. Hızla banyoya gittim ve klozeti açıp midemdeki alkolden kurtuldum ama dahada artmıştı bulantım.arkamdan eren gelip saçlarımı tuttu. Ne diye içiyon ki ya . Bakma demeye çalışıyordum kusarken sonunda kapağı kapattım ve sifonu çekip ağzımı yüzümü yıkadım. Kafamı erenin göğsüne yasladım. Eren beni kucağına alıp yatağa yatırdı. Zaten açamadığım gözlerim iyice kapanmıştı. Eren boynumdan öpüp yatalım hadi dedi ve bana sarılıp gözlerini kapattı. Ağzımın içinde iyi geceler diyebildim ve gözlerimi tamamen kapattım.
