(+18) Yabancı çevik bir hamleyle beni çevirip masaya dayarken elimdeki hançere gülerek baktı, buz mavisi gözleri bana dönerken gölgeler sıklaştı, uyarıları birer çığlığa dönüştü. Onun sadece sıradan bir yabancı olmadığını anladığım anda ise geç kalm...
Nasılsınız aşklar????? Niye bu kadar enerjik geldim hiçbir fikrim yok dkfbısd.
Hemmeeeeen sınırlar. 600 yorum ve 230 beğeni sınırımız var. Aşklar bunu tehdit olarak düşünmeyin. Hikayenin görünürlüğünün artması için etkileşim gerekiyor ve yorumlardaki sohbetler ile beğenilerin etkisi var. Sizi ısırırım.
Yarın başka bir yeni bölümle daha beraber olacağız, Ölü Tanrının Şarkısı'na da bölüm geliyor. Onu okumayan varsa uçun gidin smut konusunda size fikir verir sdfojpkğsd
Bir şeyler daha diyecektim. Tamam, hatırladım. Tiktok, Twitter, instagram artık aklınıza ne geliyorsa #vampirmartel #sadecebirdamlabrh #martelkragen etiketleriyle paylaşım yapanlara ilerideki günlerde bir sürprizim olabilir öhöm öhöm.
Amma konuştum yarınız burayı okumadınız, hainler....
Sizi sonsuzluk kadar seviyorum. İmzamı sonra bırakıyorum. Hadi aşkım, Kaos kaçar.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Bölüm 7, Kelea Ierva
Rüyamda yine oradaydım, buz gibi suyun içinde, dışarı çıkmak için çırpınıyordum. Ayaklarımdaki patenlerin ağırlığı beni yine aşağı çekiyor, ölümün sonsuz topraklarına sürüklüyordu. Evimdeydim, Frennat'taydım ama oraya ölmek için dönmüşüm gibi hissettiriyordu. Bu geçmiş miydi, yoksa gelecek miydi? Geçmişte mi boğulmuştum yoksa şu an hala boğulmaya devam ediyor muydum?
Zihnim karmaşıktı. Odaklanabildiğim tek şey ölüyor olduğumdu. Yavaş yavaş, oldukça acı verici bir şekilde ölüyordum ve kurtulmak için hiçbir şansımın olmadığını biliyordum. Belki de en doğrusu buydu, ölmek tüm sorunlarımın çözümüydü. Ölümde güdülecek bir kinim de alınacak bir intikamım da kalmayacaktı. Doğu'daki Cennet beni bekliyordu. Tabi benim gibi bir günahkarı kutsal bahçelerine kabul etmek isterse.
Tunte Rhavra Diavros Santesin. Bizi Doğudaki Cennetinle kutsa. Osdis, duydun mu beni? Beni Doğudaki Cennetinle kutsasan iyi edersin. Yaşadığım, yaşattığım tüm o şeyler bir hiç uğruna olamaz.
Öleceğime kesin gözüyle bakıyordum, ağzımdan ve burnumda giren soğuk sular ciğerlerime yapışıyor, oraya yerleşiyordu. Ama sonra, buz gibi suyun içinden bir el uzandı bana, güçlü bir el. Beni kavrayıp suyun yüzeyine çıkarttıktan sonra buzun üzerine bıraktı. Gözlerim açıldı ve iki parlak mavi gözle karşılaştım. Kurtarıcımın endişeli gözleri suratımda dolaştı. "İyi misin küçük kız?" Üzerimize yağan karlar sarı beyaz saçlarının arasından geçip bana ulaştı, suratının güzelliği karşısında büyülendim.
Konuşmaya çalıştım ama o kadar çok su yutmuştum ki sadece öksürebildim. Beni zarifçe uzandığım yerden kaldırdı, başımı omzuna yaslayıp sırtıma hafifçe vurdu. "Geçti," diye mırıldandığında sesi yumuşacıktı. "Geçti, hayattasın. Hep hayatta kalacaksın."
