🤍 36. Bölüm 🤍

967 28 0
                                    

*Melodi'den*

Altıma bej rengi bir kargo pantolon üstüme ise beyaz göbeği açık bir crop giydim. Beyaz spor ayakkabılarımla ve beyaz kol çantamla tamamdım. Saçlarımı salık bırakıp hızla aşağıya indim.

Bizimkiler masada oturmuş kahvaltı yapıyordu. Hepsini tek tek öptüm.

"Benim canım ailem nasılmış bakalım?"

"İyiyiz gülüm sen nasılsın?" dedi Kuzey abim.

"Muhteşemim! Nasıl olmuşum bu arada?" dedim etrafımda iki tur dönerek.

"Kimin ikizi acaba?" dedi Mirza. Gidip boynuna sarıldım.

Dışarıdan gelen korna sesiyle bizimkilere "Görüşürüz." diyip evden çıktım.

Benimki arabaya yaslanmış gülümseyerek bana bakıyordu.

Gidip sarıldım. Arabaya bindik ve gitmeye başladık.

"Nasılsın Melodi'm?"

"İyiyim Ateşciğim sen nasılsın?"

"Bende iyiyim." dedi. Aynadan rujumu sürerken Ateş arabayı kullanıyordu.

"Bunun için ehliyetin var mı?" dedim arabayı gösterirken.

"Tabiki."

"Aferin koçuma." dedim omzuna pat pat yaparken.

Yaklaşık 10 dakika sonra sahil kenarında güzel bir cafeye gelmiştik.

Cam kenarında bir yere oturduktan sonra garson yanımıza geldi. "Buyrun menülerimiz."

Biraz bakındıktan sonra "Biz iki kişilik serpme kahvaltı alalım." dedi Ateş.

"Peki efendim." dedi garson kız menüleri alıp giderken.

"Valla iyi yaptın. Hiç katlanmazdım öyle şekil şukula."

Aradan geçen zamanda havadan sudan konuştuk derdim de ilk siyaset sonra futbol konuştuk.

"Aga bak ofsaytımsı diye bir şey yok! Basbaya Sivasspor'un güzelim golünü saymadılar." dedi Ateş telefonundan pozisyonu açarken.

"Konuştu fenerli piç(!)"

"Aga ofsaytımsıymış peh(!)"

"Tekrar oynayalım maçı eminim bu sefer 2 değil 5 tane atarız."

"Bok atarsınız."

"Bok şampiyon olursunuz. Çakma 5 yıldızcılar sizi."

"Sezon sonu görürsün."

"Neyi Jesus'un sakızının boğazına kaçışını mı?"

"Hayır şampiyon oluşumuzu." demesiyle garson kahvaltımızı getirdi.

Masaya yerleştirmeleriyle teşekkür ettim.

***

Kahvaltımız bitmiş ve çaylarımızı içiyorduk. Ateş hesabı ödedikten sonra kalktık ve sahilde gezmeye başladık.

"Hadi bana bir şeyler anlat." dedim Ateşe.

"Küçükken balkondan kafa üstü yere düşmüştüm. Gözümün altındaki çiziği görüyor musun?"

"Evet."

"O zaman düştüğümde orası yarılmıştı ve 5 tane dikiş atılmıştı. Onun izi."

Parmak ucuma çıkıp gözüne biraz daha dikkatli baktım. Harbiden iz vardı.

Saat 2'ye kadar sahilde dolaştık. Simdi ise Ateş beni eve bırakmıştı.

"Görüşürüz." dedim arabadan inecekken.

Sırtımı ona dönmüştüm ki bir anda beni kendine çekti. Dudağımdan öptü.

DUDAĞIMDAN ÖPTÜ!

"Görüşelim Melodi'm."

Kıpkırmızı olmuş yanaklarımla eve girdim.

Bu çocuk beni öldürecekti.

Kahvaltı yapmaları?

Futbol tartışmasında Melodi'nin piç demesi? *Yazarken altıma sıçıyordum.*

Dudağından Öptü ağağağağa.

Öpüldünüz 😍😘🥰😘

MarsislerWhere stories live. Discover now