where is ur brother? |taekook ✔️

eight'

Jungkook aceleyle ama sessiz olmaya çalışarak merdivenlerden inerken dudaklarını birbirine bastırmıştı. Ailesi çoktan uyumuştu bile ve eğer uyanıp abisini o halde görürlerse iki hafta falan parasını keserlerdi büyük ihtimalle. Azarlarlardı da. Baya azar ama!

Bu ihtimallerle duracak gibi olsa da kapıdaki Taehyung geldi aklına ve ürpermeyle devam etti. Taehyung kendisini daha çok döverdi o zaman.

Nefese nefese kapıya ulaştığında yüzünden bazı su damlaları akıyordu hala. Yüzünü tam yıkayamamıştı ki bundan biraz da yüzünün kenarlarında açık gri maskenin kalıntıları vardı.

Boynuna uzanan saçlarını ise maskesinden önce iki yana ayırarak havada iki yandan bağlamıştı. Çok da uzun olmayan saçları kendi içine doğru dalgalanmış, minik topuzlar olarak göstermişti saçını. Üzerinde ise şort-gömlekli mavi beyaz dikine çizgili pijama takımı ve ayaklarında bilekten biraz yukarı gelen beyaz çorapları vardı.

Bu görüntüsünün farkında değildi. Aslında farkında olan tek kişi kapıyı yavaşça açtığı gibi kocaman gözleriyle baktığı abisinin arkadaşı Taehyung'du.

Taehyung çatılı kaşları ve birbirine bastırdığı dudaklarıyla gözleri kocaman olmuş çocuğu bu vaziyette bile baştan sona saçlarına kadar süzdü ve dudak içini sertçe ısırdı. Sinirli hissediyordu. Çok sinirli hem de.

"Rahatsız ettik seni de kusura bakma."

Taehyung'un imalı ve sessiz sözleriyle Jungkook dudaklarını büzerken içeriye abisini katan Taehyung'a yardım amaçlı abisinin belini sarıp boştaki kolunun altına girdi ve yükünü biraz da o aldı.

Kolu Taehyung'un ceketli kolu üzerindeydi. Kafasını hafif kaldırıp Taehyung'a baktı. "Odasına mı götürelim?"

Fısıltılı sesiyle Taehyung kafasını sallarken yavaşça merdivenleri çıkmaya başladılar. Taehyung önde çıkarak tüm yükü daha da yüklenirken Jungkook bir çaba sarf ettiğine yürekten inanarak peşindeydi işte. Merdivenler bittiğinde ikisi de nefes nefeseydi.

İkisi de ezbere oldukları odaya ilerlediler ve içeriye girip ışığı yakmadan Eunwoo'yu yatağına tam olarak attılar. Yatak ses çıkarmış, Eunwoo bir iki sallanma sonrası uykusuna devam etmişti bile.

Jungkook çattığı kaşları ve beline tutunan elleriyle, nefes nefese kalmış eğilerek dizlerine tutunan Taehyung'a baktı.

"Off, çok ağırdı ya, belim acıdı."

Taehyung kafasını kendisine hızla döndürdüğünde dudaklarını birbirine bastırıp gördüğü yüz ifadesiyle sustu. Sinirlenmişti galiba niye ki?

"Tamam, sen de yoruldun."

Taehyung eski haline gelerek göğsünü şişiren derin bir nefes aldı ve yutkunarak Jungkook'un üzerine ilerledi. Jungkook merakla üzerine gelen bedene bakarken Taehyung toplu saçlardan dolayı açık duran zarif boyna avucunu doladı ve meraklı bedeni kendisine çekti.

Jungkook kocaman açılan gözleri ve ensesini kaplayan elle Taehyung'a sendelerken alt dudağını ağzı içine alarak kendisinden uzun bedene nefesini tutarak baktı. Vücudunun yanı göğsüne yapışmıştı.

"Bana bak bebe, bir daha sana dediğimi ikiletme, tamam mı? O saçlarını keserim senin."

Jungkook nefesi yüzüne vuran bedenle korkudan heyecanlanırken ne olduğunu anlayamadı. Kafasını hızlı sallamakla yetindi sadece. Boynundaki el tenini yakıyordu adeta.

"Tamam ama saçlarımı kesme."

Taehyung 'sen adam olmazsın' dercesine bakmış ve boynundaki parmak uçlarını tenine biraz daha bastırdıktan sonra geri çekilmişti. Kapıya yönelmesiyle Jungkook kendini tutarak yanakları gibi yanan boynuna gitmek isteyen eline engel oldu ve peşinden gitti.

Merdivenlerin başında hızlı adımlarını durduramadığı için Taehyung'un sırtına çarptığında irkilerek bir adım geri geldi. Omzu üzerinden kendisine ters ters bakan Taehyung'a hızla gülümsedi.

Aptal diye geçirdi Taehyung içinden ve merdivenlerden dikkatle inip kapıyı açtı, son kez dönerek peşinden gelip kapıda duran Jungkook'a baktı.

"Unut bu geceyi. Annenlerin kulağına giderse bittin, haberin olsun."

"Nasıl ya, beni kaçırmayacak mısın şimdi?"

Kısa bir sessizlik sonrası Jungkook kendisine sertçe bakan Taehyung'u ve gergin ortamı dağıtmak için kıkırdamış, parmak uçlarını dudaklarına kapatmıştı.

"Şaka yaptım şaka. İyi geceler Taehyung abi."

Taehyung neşeli bedenle bıkkın bir nefes vermiş ve son kez yüzünün kenarındaki maske kalıntılarına kadar süzerek kafasını sallamıştı.

"İyi geceler Jungkook, iyi geceler."

[][][]

Aga, anlamıyor musunuzzzzz??!?!

Bu ficle ilgili bi tahmin:

Görüşürüz🫶