32.BÖLÜM GERİ DÖNDÜ

200 15 10
                                    

Ziya ayağa kalkıp Alânura yaklaştı ellerini kadının elleriyle buluşturdu.

Ziya " Gel, bu gece bizim olsun"

Alânur " Ziya... Olmaz, yapamam"

Ziya " Alânur ben zaten boşanıyorum çok yakında"

Ziya Alânura daha da çok yaklaştı.

Alânur " Boşan da gel o zaman. birazcık sabret"

Ziya " Alânur ha şim-"

Alânur " Ziya sen en iyisi odana git"

Ziya " Alânur yapma böyle"

Alânur " Çok riskli zaten, biri duyar, görür falan gerek yok bu riske, en iyisi sen git, ben de biraz yalnız kalmak istiyorum"

Ziya " Sen nasıl istersen. Senin iznin olmadan sana dokunmam biliyorsun"

Alânur " Teşekkür ederim... İyi uykular"

Ziya " Sana da, kötü şeyler düşünme tamam mı"

Alânur " Hıhı"

Ziya odadan çıkıp kendi odasına gitti, Alânur da kendini yatağa attı.

_______________________________________

Ziya sabaha karşı daha kimse uyanmadan Alânurun odasına gitti, Alânur uyuyordu, sessizce yanına yaklaştı saçlarını okşadı ve sonra Alânurun arkasına yattı ve onu karnından kavrayıp kendine çekti.

Alânur irkilerek uyandı.

Alânur "Ziya ne yapıyorsun"

Ziya " Uyu sen, daha çok erken"

Alânur tekrar gözlerini kapattı,
Ziya ona arkadan sarılmaya devam etti.
Yaklaşık 2 saat sarmaş dolaş uyuduktan sonra Ziya kimseye görünmeden kendi odasına gitti.

_______________________________________

Herkes kahvaltı masasındaydı.
Ziya kaçamak bakışlarla çaprazında oturan Besteye bakıyordu.

Alânur " Ben yarın Bodruma kendi otelime gidiyorum, isterseniz siz de gelin, hem değişiklik olur hem de Barış yakalanana kadar orda güvende olursunuz."

Mehmet " Aslında iyi fikir ne dersin baba"

Ziya " Yani aslında evet Barış yakalanana kadar burada olmamamız daha iyi olur ne dersiniz"

Mina " Evet baba gidelim lütfeeen"

Alânur " Çabuk karar verin çünkü ben yarın gidiyorum, Onur da bu gün gidiyor"

Mehmet " Yani ben olur diyorum ama tabi babam ne der"

Ziya " Yani öyle yangından mal kaçırır gibi iş yapmayı sevmem ama güvenliğimiz için tabi"

Alânur " O zaman geliyorsunuz"

Ziya " Gelelim madem"

_______________________________________

Beste bahçede tek başına otururken Ziya yanına geldi.

Ziya " Oturabilir miyim yanına"

Beste "Evet"

Ziya " Beste, kızım... Ben dün için senden özür diliyorum"

Beste "Önemli değil Ziya bey, siz kızınızı korudunuz... İnsanın babası olması ne kadar güzel... Benim hiç böyle bi babam olmadı...
Mesela kızlar babalarının ilk aşkı, ilk kahramanıdır. Kızlar da kendi aralarında çok konuşurlardı bunu, ben sessiz kalırdım.
Baban varken babasız yaşamak en kötüsü sanırım... Ama babamın yokluğu eskisi kadar gözlerimi doldurmuyor artık, yada çocukluğumdaki kadar sol tarafım da acımıyor...
Bazen diyorum ah baba, senden duymam gereken sevgiyi başkasında aradığım için çok pişmanım... Ama beni babam bile sevmemiş başkası neden sevsin ki...
Neyse sizi de dertlerimle boğdum "

Ziyanın resmen kalbine bıçak saplanmış gibiydi gözleri dolmuş taşacak gibiydi.
Bestenin de birkaç damla yaşı süzüldü gözlerinden.
Ziya hiçbirşey diyemedi, boğazı düğümlenmişti.
İlk önce Bestenin gözyaşını sildi Ziya, ve sonra ona sımsıkı sarıldı.

Alânur da balkondan onları izliyordu.

Ziya " Beste kızım, ben seni kırdıysam tekrar çok özür dilerim... Barıştık mı"

Beste " Küs müydük"

İkisi de birbirlerine bakıp gülümsedi.

O sırada Alânurun telefonu çaldı.
Arayan kişi Başkomser Emreydi.
Balkondan içeri girdi Alânur.

Emre " Alânur, nasılsın iyi misin"

Alânur " İyiyim de, sen aramazsın beni"

Emre" Önemli bir konu var Alânur "

Alânur" Y-yoksa "

Alânurun bir anlık başı döndü ve hafif sendelledi.

Emre" Alânur sakin ol... Serdar, S-serdar geri dönmüş "

Alânur" N-ne "

Alânur salonun ortasında olduğu yerde bayıldı ve yere yığıldı.

SON

Saudade | Veda Mektubu |Où les histoires vivent. Découvrez maintenant