122 27 171
                                    

Güzel ve kötü bir günün sonunda eve gelen abla kardeş kendilerine birşey hazırlamak için mutfağa geçtiler. Lalisa üzerine kabarık ama kısa mavi elbisesini giymiş, saçlarınıda kıvır kıvır yaptırmıştı. Ablasına yakara sıkıla darlamış, başka çaresi kalmamış emily ise yorgunlukla yapmıştı. Birazdan dedesi ve babannesi gelecek.

Pastasını süslemiş ve eşofman tshirt geçirmişti üstüne emily. Lisa çok mutlu tıpkı bir çocuk gibi.

Evde koşuşturuyor arada duvara yada koltuğa çarpıyor "aykk" diyip gülüyordu. Ha birde dans. Babannesi ve dedesine dans hazırlamıştı. Çok özlemişti onları, dedesinin tombik yanaklarını babannesinin iksirli çorbasını çokk ama çokk özlemişti.

Sarı uzun saçları kıvır kıvır mavi elbisesi ve ayağında pembe peluş terlikleri, elinde tarak şarkı söylüyor. "My loveee grandm-" diye şarkısını söylüyorduki aklına gelen şey ile hemen durdu. EYVAHH!! "ABLAAA!!" Dedi bağırarak.

Emily kapıyı açıp Lisa'ya baktı, "ne olduu!" Dedi telaşla.

Lisa dudağını büzdü "dalinn sıkmayı unuttuk" dedi ve kendini yere attı. "Ben şimdi pis kokacağım" diye ağlamaya zorladı kendini. Ama ağlayamadı. Oyunculuğu sıfır.

Hah, yapamadı ki yapamadı ki!!

Emily büyük dolaba ilerledi ve kapağını açtı, içinde parfümlerin olduğu çekmeceyi çekti ve dalini aldı. Lisa yerde oturuyor ve dudağını büzmüş 'iğrenç bir doğum günü' diye içinden konuşuyordu. Emily ona yaklaştı ve dalinin kapağını açtı.

Pıss.

Lisa boynunda hissettiği soğukluk, burnuna gelen mis bebiş kokusu ile 'aaaaaa' diyip kulaklarına varana kadar gülümsemişti. Ellerini yere koymuş ve destek alarak ayağa kalkmıştı. Gözleri boşluğa bakıyor.

Emily ona gülümseyerek bakıyor.

"Ablişş tosbik dedem ve aycıcık babannem nerde kaldılar?" Dedi. Emily kahkahaya karışık bir gülüşle konuştu, "akşama doğru gelecekler" dedi. Lisa heyecanla yerinde zıplıyordu.

Yaşasınnn, çok güzel bir doğum günü.

Herşey hazırdı, ev süslenmişti bir peri evi gibiydi. Pasta ve çöreklerde hazırdı. Kokteylerde hazırdı. Lisa hazırdı, çok güzel olmuştu. Peri gibi.

3 Saat sonra

Saat akşam 8 civarları. Koltukta oturmuş derin düşüncelere dalan Lalisa çalan zil ile ayaklandı. Önünü göremiyor, dengesini sağlayamadığı için ablası koluna girdi ve daire kapısına ilerlediler.
Lalisa kıpır kıpır.

Emily kapıyı açtı, tosbik ve aycıkk. Yuppi.

İkiside güler yüzle içeri girdiler. Emily ikisinede sarıldı ve ellerinde ki poşetleri aldı. Onları mutfak tezgahına götüreceği için Lisa'nın kolundan çıktı. Dedesi ve Babannesi hemen sıraya girdi.

"Oyy kuzumm, ballı lokumum, sarı pıtırcığım" diyerek yanaklarını öpen babanneye kocası side eye atıyordu. Lalisa babannesine kocaman sarıldı ve "BABANNEEE" diye bağırdı. Sesi çok ince çıkmıştı ve tatlı.

İkisi birlikte sarılırken dede araya girdi. "Yeter ya" dedi ve Lisayı kolları arasına aldı. "Oyy torunum" dedi ve saçlarına öpücükler kondurdu. Artık sarılmaları bitti ve Lisa ikisinin koluna girdi.

"Babanniş ve dediş..." diye başladı anlatmaya. Anlattı, uzun zamandır biriken ayrılığın acısını çıkarttı.

Şimdi sıra pasta ve dilek vardı, birde pastayı yemek.

Emily pastanın üzerine mumları dikmiş ve çakmakla onları yakıyor. Lisa birazdan pastasını üfleyecek. Mutfaktan oturma odasına gitti, ortadaki masaya pastayı koydu ve lisayı yönlendirdi. Lisa masaya yakın oturdu ve dedesi telefonu ile bu anı video çekiyor. Lisa çok mutlu.

Ablası eli ile kafasını yönlendirdi. "Üflee" dedi, Lisa tam üflüyordu hemen nefesini tuttu ve başka tarafa döndü nefesini verdi. Ayy, az daha nefessiz kalıyordu. Dilek dilememişti.

Gözleri boşluğa bakarken kapadı onları ve içinden diledi dileğini,

"Açıl gözlerim açıl" dedi ve mumları üfledi. Yanlış yere üflemişti, mumlar orada değildi. Ama o bilmiyordu tabi. Emily güldü ve eli ile tekrardan kafasını yönlendirdi. Lisa yine üfledi ve bir alkış tufanı koptu. Lisa artık 20 yaşında.

"İyiki doğdun lisa, iyi doğdun lisa mutlu yıllar sanaa!" Ve ardından dedesinin patlattığı konfeti.
Çok güzel. Lisa göremesede bu doğum günü en güzelleri olmuştu.

Babannesi kumandayı eline aldı, iki saat uğraşın sonunda büyük televizyondan bir şarkı sesi duyuldu. Tosbik ışıkları kapattı televizyon ekranında renk renk yanıp sönen ışıklar parti havası veriyordu. Lisa dedesinin kolları ile dans etmeye başladı. Babannesi ortadaki masayı kenara çekti.

Piste o da dahil oldu, "hoppa cubba hoppa
cubba" diye giriş yaptı. Kocasıda ona eşlik etti, "zıbıttı çıktı zıbıttı çıktı" diye elini kitty yapmış gözlerinin üzerinden geçiriyordu. Lisa tam o sırada o muhteşem şarkısı ile dahil oldu.

"Ben geldim, hop dur orda lisayı geçmeye kalkma kalırsın yolda, otobanda" diye başladı rap'ine, dede ve babannesi ona kora oldu.

"Bak şimdi geliyor lisa tosbik ve ayıcığı burada, ikiletme lafımı asla ikiletirim seni tek lafla"

"OOOOOO" diyerek ellerini havaya kaldırıp dans ediyorlar. Emily ise onları gülerek izliyor. Çok komikler. Dede ve babannesinin bitmeyen enerjisine aşık resmen.

Gecenin sonlarına doğru pastalarını yemiş ve dans devam etmişlerdi.

En son tosbik ve aycık vs atıyordu.

AYYY DOĞUMM GÜNÜMÜZÜ KUTLADIK

Hoppsan! Denna bild följer inte våra riktliner för innehåll. Försök att ta bort den eller ladda upp en annan bild för att fortsätta.

AYYY DOĞUMM GÜNÜMÜZÜ KUTLADIK

ben geldim, yoktum, meşguldum ama sizin için kitap okuma saatimi yazmakla geçirdim. Ama mutluyummm.

Ee nasılsınız bakim

bölüm nasıldı? beğendiniz mi?

öptüm sizi

-vera☀️

flowers smelling blood ★ lizkookDär berättelser lever. Upptäck nu