Empati

737 26 2
                                    

.....

"ne istersin sen benden bırak dedim"

"Konuşmadan heç bir yere gidemezsin"

"Daha ne konuşacazzz yeter istemezim"

"Ne istemezimi Gonca dinelemedin beni daha"

"İstemem dinlemek istemem"

"Eyi git git bakma ardına ama bilesin ki bir gün gelir dersenki ben hata ettim ardında bekleyen ne bir ben bulursun ne de bir sevda"

Adamın bağırmasıyla kız afallamıştı ama Alaeddin de öfkeyle dolmuştu.
Ben etmedim dinle dese de kadın onu dinlememiş inanmamıştı ne yapsın etmediği birşey için onu suçlayan güvenmeyen birinin ardından nereye giderdi gidebilirdi ki?
Sinirle ardını döndü adam siniri dağı taşı delerdi sanki kadın düşünmeden doğru olduğuna emin olduğu şeye inanarak atına bindi.

"Sen ne denli iki yüzlüymüssün görememişim hala kendini savunur büyüklık taslarsın rabbim seni ıslah etsin Alaeddin Bey!"

Kadının bağırmasıyla dayanamayıp bağırdı adam

"Yeter burada gelir sana izdivaç teklifu için süsleme ederiz seni düşünürüz sen elin lafına inanır sırt çevirirsin ben miyim sevdaya ihanet eden yoksa bana sevdiğine değil elin adamına inanan sen mi Gonca hatun gerçi gayrı ortada ne sevda ne izdivaç vardır!"

Kadın adamın bunları uydurduğu bir yalan olduğuna inanırdı öfkeyle atını adama sürdü

"Elin adamı dediğin kişi gardaşım dediğin adamdır hayde günün zehri zıkkım olsun rabbim bana ettiğinin bin mislini nasip etsin sana"

"Etsin o ettiğin belalar buyursun Gelsin!"

Kadın öfkeyle atını sürerken Alaeddin in de ondan bir farkı yoktu öfkesi dağı cihanı aşardı sanki öfkeyle hazırlattığı yemeklere baktı ağacın önünde yaslanmış sofraya baktı bir sür

"ne kadar salağım dedi içinden biri kardaşımdır iftira eder biri sevdiğimdir inanır birde gelir sofra hazırlar izdivaç için onay beklersin..."

Öfkesinden hançerini çekti adam ağaca baktı Gonca yla adını kazıdığı ağaca hançeriyle kendi adını kazıdı adam sökülmeyince sinirlendi elleriyle oymaya çalıştı kan tüm elini esir alırken ağlayarak diz çöktü ne hata etmişti ne suçu vardı ki tek niyeti buydu sevdiği başka ne isterdi ?
Reva mıydı bu ona

Ya Gonca o ne ederdi?
Gonca atını hızla sürerken yüreği sökülmüşcesine ağlıyordü.
"Hem kandırır hem üste çıkar şerefsiz haysiyetsiz ahlaksız Allah belanı versin Alaeddin!"
Atını sürerken atının yavaşlamasından yorulduğunu anladı haneye az kalmışti zaten atından indi yavaşça yürüttü atını haneye doğru geldiğinde kapıdaki Samsa Beyi gördü o olmasa hala saf saf Alaeddin diye yanar tutuşurdu minmet duyardı adama selam vermek istedi yanına gittiğinde adamın asık suratıyla karşılaştı.
"Hayrola Samsa Alp"
"Hayırdır Gonca Hatun hayır biz yanlış şeyetmişiz inşallah Alaeddin Beyle konuşmadın"
"O niyeymiş"
"Şey Hatice hatun la gördüm ya onu hani"
"Ee Samsa Alp diyesin diyeceğini lafı eveleyip gevelemiyesin"
"Ha iste o yardım istemeye haneye girmiş yanı ben yanlış anlamışım"
"Nasıl yanı ne için yardım isteyecekmiş ki"
"Size izdivaç teklif edecekmiş onun için zümrüt yüzük yaptırmak istemiş onun için gidermiş"
"Sen nerden duydun"
"Bizim Hatice hatunla münasebetimiz var idi o dedi ki sen yanlış anlamışsın sonra yüzüğü de gösterdi çizimi vardı gerçegi de Alaeedin Bey deymiş"
Gonca sinirle adama bakarken Samsa mahcubiyetle yüzünü eğdi.
Gonca adama bişey demeden atına bindi tekrar hangi yüzle gidecekti adamın yanına ne diyecekti?
Ne demişti Alaeddin eğer geri dönersen beni de bulamazsın sevdamı da ya essahtan bulamasaydı. Sinirle alnını ovdu kadın atını hızla sürerken bir yandan da salak salak gülümsüyordu "demek bana özel zümrüt yüzük ha Alaeddin yine de bu o hatunun yanına gitmesi gereğini göstermez" dedi içinden
Atını sürerken Alaeddin in olduğu haneye ilerledi. Kapı açıktı yavaşça ilerlerken yerdeki kan izleri kadını kötü düşünmeye iter gibiydi. Bahçenin kapısına ilerleyip kapıyı açtı yavaşça hanede yoktu belki bahçededir diye  düşündü umutla bahçeye ilerlerken agaçın önünde elindeki elmayı yiyen adama baktı.
"Alaeddinn!"
Dedi korkuyla hızla adamın yanına vardığında gözleri şiş elleri sargılı birini beklemiyordu açıkçası.
"Alaeddin baksana bişey diyecem"
Adam umursamazca elmasını yemeye devam etti yanındaki sepetten bir elma da çıkardı kıza uzattı.
"Elma ye iyi gelir"
"Alaeddin ne dersin kafan yerinde mi"
"Cık- bakayım artık çalışmaz bir bakayım yerinde değil"
"Alaeddin tamam ben yanlış anladım ettim bir hata saçma sapan konuştum ama yapma böyle"
"Cık- olmaz"
"Ya ne olmaz ben bilirim sen o hatunla yüzük için görüşmüşsün Samsa da yanlış anlamış ben başta inanmadım ama kendim görünce sinirlendim ister kıskandın de ister kız ister bağır ama böyle etme umursamaz gibi"
"Sence bu umursamayan halim midir"
Kadın bakışlarını admaa çevirdi gözleri kızarık adama baktı tekrar bu denli sakinliği sinirini bozsada diyecek bişeyo yoktu kızın
Elini adamın yaralı parmaklarına görürdü
"Ne ettin "
"Deştim"dedi sakince
"Neyy tabip lazım nasıl deştin"
Tepki vermedi adam
"Yüreğime tabip çare vermez"
"Ben parmağına dediydim"
"Ben de yüreğim anladiydım o daha da yaralıdir"
"Alaeddin etme böyle ben bir anlık gaflete düştüm yoksa. Bilmezmisin seni severim ben".
"Mesele sevgi değil güvendir sen bana güvenmezsin Gonca Hatun"
Şimdi anlamişti Alaeddin vaktinde kadının yaşadığı çaresizliği peki o onun kadar sever miydi Gururunu yok sayacak kadar. Affedip şüpheyle yaşayacak mıydı onun gibi peki ya o ne yapacaktı ona inanmayacağını bile bile aynı şekilde nasıl devam edebilirdi onunla nasıl ardlarını döneceklerdi birbirine o her vazifeye gitttiğinde sorgulayacak mıydı yanında bir hatun var mı diye biriyle konuştu mu diye ya da biri gelip iftira ederse inanacak mıydı şimdiki gibi bilmezdi adam ne edeceğini bilemezdi şimdi tek bildiği Empatiydi.
.
.
.


Algon [Hayali Sahneler]Where stories live. Discover now