Bölüm 131: Antik Şehirde Kargaşa (2)

1.2K 124 12
                                    

Mustafa daha küçük hırsız ile konuşmadan başka bir grup tarafından saldırıya uğramak üzereydi.

~ Bom ~

Güçlü bir patlama ile eski duvar çökmüş ve içeriye dört kişi girmişti.

Mustafa ve küçük hırsız saldırıyı erken fark ettikleri için hiç zarar görmemişlerdi.

" İki küçük sıçanı avlamak için fazla gösteriş yapıyorsun. Korkudan ölmeleri istemezsin değil mi?"

Dörtlünün içinden siyah saçlara ve parlak yeşil gözlere sahip olan kişi yüzünden hafif bir gülümseme ve alaycı bir tonla konuştu.

Mustafa ve küçük hırsızın gücüne baktığında avını köşeye sıkıştırmış bir yılan gibi hissediyordu.

Bu durumda avının kolayca ölmesine izin veremezdi. Birkaç günlük takibin açısını çıkarmak için oynamak istiyordu.

" Özür dilerim kıdemli kardeş kendime hakim olamadım."

" Hatanı bildiğine göre sorun yok şimdi biraz eğlenme zamanı."

Dört kişinin yüzünde iğrenç bir gülümseme oluşmuş ve toz bulutunun kalkmasını bekliyordu.

Grup liderinin birden gözleri açıldı ve hızlıca dışarıya çıktı. Dışarıya çıktığında hızlı bir gölgenin binaların üzerinden gittiğini gördü.

Mustafa ilk başta savaşa hazırlanıyordu ama küçük hırsızın patlamadan yararlanarak kaçtığını görünce kendisi de kaçmaya başlamıştı.

Grubun gücü hafif değildi hepsi Kader Alemine ulaşmış hatta içlerinden biri 2. Seviye Kader Alemi girmişti.

Böyle bir grup ile başa baş savaşmak sadece intihar olurdu.

" Nereye kaçtığını sanıyorsun! "

Mustafa' nın gücü ve hızı artmış olsada nano robotsuz  kader alemi ekimene sahip birinden kaçması çok zordu.

Grup lideri aradaki mesafeyi göz açıp kapatıncaya kadar kapatmıştı.

Mustafa dahada hızlanmak için Canavar moduna girdi ve hızını birkaç kat artırdı.

Grup lideri, Mustafa' nın ani hız yükselişine biraz şaşırdı. Daha sonra Qi' yi bedeninde dolaştırıp bir hız tekniği kullandı.

Bu teknik kendi İmparatorluklarına özel bir teknikti. Bu teknik sayesinde aradaki mesafe tekrar kapanmıştı.

" Benden kaçamazsın sadece usulca dur ve kaderini kabullen!"

Grup lideri hızını attırdıktan hemen sonra Mustafa' yı yakalamıştı. Koluna Qi' yi gönderdi ve hemen ardından güçlü bir yumruk salladı.

Bir binadan başka bir binaya atlayan Mustafa hazırlıksız yakalandığı saldırı sonrası bir meteor gibi yere düştü.

Birkaç takla attıktan sonra zar zor dengesini sağlamıştı. Aldığı uzak mesafeden bir yumruk olsada bu yumruk 2. Seviye Kader Alemine ait birinin yumruğuydu. Güçlü zırhı olmadan bununla baş etmesi imkansızdı.

Şimdiden 10' dan fazla kaburgası kırılmış ve bir kaç organı hasar görmüştü. Bu açıkça güç farkını gösteriyordu.

Ağzından damlayan kanı Mustafa eli ile sildi. Göğsünde duran ateş kurdu ileri atıldı ve hemen büyüdü. Güçlü bir kükreme bıraktı. Ejderha kanatları ve kuyruğu ile çok vahşi görünüyordu.

Mustafa' nın yere düştüğünde çıkan sese kulak vermeyen insanlar ateş kurdunun kükremesini duyunca hemen gözleri oraya kaydı.

Dövüşler buradaki insanlar için sıradan birşeydi. Herkes farklı bir yerden geldiği için düşünce farkının olması çok normaldi. Buda dolasıyla bitmek bilmez savaşlara neden oluyordu.

" Bu çok güçlü bir canavar. Sesi yakından geldi hadi gidip bakalım. "

Ateş kurdunun sesini duymuş olan meraklı insanlar birer ikişer olay yerine akın etti.

2. Seviye Kader alemi uzmanı ateş kurduna şaşkınlık ile baktı. Hayatında ilk defa böyle bir canavar görmüştü. Canavar tek birkez bakması bile ondan yayılan gücü hissetmesine yetiyordu. Bu canavar ile aynı seviyede olan hiç kimse başa çıkamazdı.

" Bunu genç efendiye hediye olarak verilsem kesin muazzam bir ödül alırım. Hahaha... bugün benim şanslı günüm. "

" Aman Tanrım! Bu ne tür bir canavar. Daha önce hiç böylesini görmedim. "

" Bu canavar çok güçlü bir ejderha kan hattına sahip. Eğer büyümeye devam ederse gerçek bir ejderha gibi güçlü ve yenilmez olacaktır. "

Toplanan kalabalıktan bir kişi ateş kurduna baktığında düşüncelerini söyledi. Sesi ne alçak nede yüksekti ama yinede birçok kişi bunu duymuştu. Kalabalık soğuk bir nefes aldı.

Gözlerinde parlayan aç gözlülük hemen belli oluyordu. Güçlü ejderha kan hattına sahip bir canavarın değeri hesaplanamayacak kadar çoktu.

Bu canavara sahip olan biri ilerde yenilmez olabilirdi. Yüce ve güçlü uzmanlar, imparatorlar hepsi önünde diz çökmek zorunda kalacaktı.

Bunu düşünmek insanların gözlerinin kırmızıya dönmesine neden oldu.

Eğer ateş kurdunu elde edebilerseler bu dünyada başka bir hazine bile elde etmese olurlardı. Ateş kurdunun cazibesi çok güçlüydü.

" Herkes geri çekilsin bu canavar benim Yeşil Yılan İmparatorluğuma ait. " Kader alemi uzmanı toplanan kalabalığın düşüncelerini fark etmişti. Güçlü bir sesle bağırdı ve insanları uyardı.

" Yeşil Yılan İmparatorluğundaki insanlar neden hep kibirli. Sizi bu kadar özel kılan şey nedir. Bana açıklar mısın ? "

Kalabalık içinden alçak ama herkesin duyabileceği bir ses çıktı. Sesin geldiği yöne bakanlar zarif beyaz bir elbise giymiş yüzü mükemmel şekilde olan yakışıklı bir kişi gördüler.

Bu gelen kişi Mavi Ejderha İmparatorluğundan biriydi. Bedeninden yayılan Qi' nin yoğunluğu insanlara ne kadar güçlü olduğunu göstermek için yeterliydi.

" Sen! " Grup lideri gelen kişiye sert bir şekilde baktı. Ama başka birşey söyleyemedi.

" Evet ben. " Yeni gelen kişi bedenindeki yoğun ve güçlü Qi' yi serbest bırakmıştı.

Tüm insanlar üzerlerine baskı yapan güç nedeniyle nefes alamayacak gibi hissettiler. Bu açıkça 2. Seviye kader aleminin zirve gücüydü.

Şu an bu güce karşı koyacak kimse yoktu.

Grup lideri de 2. Seviyede olsada yayılan güç karşısında yapabilecek birşeyi yoktu.

Gökyüzü İmparatoruOnde as histórias ganham vida. Descobre agora