*SABAH*
Sabah gözelerimi alarmın isyankâr çalışları ile açtım telefonuma uzanıp alarmı kapattım Eun'a baktığımda hâlâ uyuyordu yanına gidip dürttüm...
Victoria:Uyan hadiiiiiiii!!!!
Eun yerinden sıçrayarak...
Eun:Neden bağırıyorsun manyak mısın?
Victoria:Daha çok işimiz var...Kişisel işlerini yapıp tekrar yanıma gel...
Eun:Tamam...
Diyip tuvalete gitti. Bende ona uygun makyaj ve cilt bakım ürünleri bakmaya başladım...
Eun yaklaşık 10 dakika sonra gelmişti. Onu masaya oturtup konuşmaya başladım...
Victoria:Şimdi sana böyle bakım falan yapıyoruz ama Jimin'in sana aşık olması için değil neler kaybettiğini görmesi için sakın bir salaklık yapıp tekrar ona açılayım deme bu sefer onun için kendine baktığını düşünür egolanır falan hiç gerek yok o yüzden ona yüz verme...
Eun:Tamam...
Elindeki kremi yüzüne sürerken konuşmaya devam ettim...
Victoria:Kural 1- Yanına gelirse asla ve asla konuşmuyorsun...Kural 2- Her zaman kendin ol asla kasma unutma seni seven böyle sevsin...Kural 3- Bugün o kızları sinirden kudurtacağını biliyorum o yüzden yanında ben olmadan hiç bir yere gitme...
Eun gülmüştü...Yüzündeki son dokunuşları yaptıktan sonra...
Victoria:Sen aşırı güzelsin ve artık okula pasaklı gelirsen kelleni alırım senin ona göre...
Eun:Asla bir daha okula öyle gelemem...
Victoria:Tamam bende hazırlanayım daha sonra çıkarız...
Yaklaşık yirmi dakika sonra bende hazırlanmış ve salona gitmiştim...
Eun'a baktığımda telefonunda birşeyler ile uğraşıyor ve kendini ağlamamak için zor tutuyordu...Merakla yanına gidip telefonuna baktım. Telefonda bir magazin vardı...
*MAGAZİN*
"Ünlü Stars Holding'in Ceo'su Park Joon Gi'nin oğlu Park Jimin bir bar çıkışında kız ile yakalandı.."
Victoria:WTF!?
Eun:Ben inanamıyorum...Artık savaş vakti bittin Park Jimin...
Aniden ayağa kalkmış ve kapıya yönelmişti...
Victoria:Nereye?
Eun:Okula reddettiği, kız kimmiş görsün...Lets Go...
Diyip kapıdan çıkıp gitmişti...
Koşarak kapıya gittim ayakkabımı giyerken ona seslendim...
Victoria:Beni bekle!
Sırtımdaki çanta ile koşarak yanına gittim...
Victoria:Sakin ol...
Eun:Savaş vakti...Yaaaaaaaa!!! Park Jimin seni öldürücem!!
Demesi ile kızların etrafımızı çevrelemesi bir oldu...
Victoria:Ne oluyor be?
Kız:Biri Park Jimin'i öldüreceğim diye bağırdı sanki...
Victoria:Yok biz duymadık dimi Eun?
Dedim kolunu dürterek...
Eun:Evet, Evet biz duymadık...
Kızlar alanı yavaş yavaş daraltırken bir ıslık sesi duydum ve kafamı o yöne çevirdim...Tae ve arkadaşları. Motorsikletleri ile bizi bekliyordu karşıya bakıp bağırdım...
Victoria:Aman Tanrım Park Jiminnnnn!!!!
Herkes oraya dönünce Eun'ın elinden tutup koşmaya başladım...
Tae'ler ise arkamızdan geliyordu tabi o kızlarda..
Biraz daha koştuktan sonra nihayet okula gelmiştik...İçeri girip Eun'ın saçlarını düzeltip binaya soktum...Girdiğimiz anda tüm gözler Eun'a dönmüştü herkes uzun süre baktıktan sonra aralarında fısıldaşıyordu...Sınıfa doğru giderken kızların konuşmaları kulağıma takıldı...
Kız1:Kanka Woo Bin'in okula nasıl geldiğini gördüm mü?
Kız2:Evet gördüm o yeni gelen kız için mı dersin?
Kız1:İster onun için olsun ister olmasın kız mal çocuk en büyük çetenin başkanı nasıl reddeder...
Bu söze sinirlenip kızların yanına gittim...
Victoria:Okulun en büyük çetesinin bilmem nesi diye yatağına girecek değilim ama siz yaparsanız karışmam bu sizin karakteriniz...
Kız:Sen bize o*o*p* mu demek istiyorsun?
Victoria:Valla ben öyle birşey demedim sen dedin...
Diyip sınıfa girmek için adım attım...Sınıfa girdiğim anda masamın üstünde bir hediye kutusu gördüm...Bu sırada Eun benden önce sınıfa gelmiş etrafındaki insanların bakışlarına maruz kalıyordu onu boşverip sırama gittim kutuyu elime alıp incelemeye başladım...
Kutuyu açtığımda içinde bir kolye ve not gördüm...
*NOT*
"Bunu kimin gönderdiğini çok iyi biliyorsun sevgilim..."
Notu elimde buruşturup kutuya attım...Sinir ile kutuyuda alıp o başkan denilen çocuğun yanına gittim...Sınıfa girdiğimde kafasını sıraya yaslamış uyuyordu...Kutuyu sıraya vurdum bu sırada kafasını kaldırmış yarı açık gözleriyle bana bakıyordu...
Woo Bin:Günaydın hatunum...
Victoria:Bana bir daha böyle saçma salak hediyeler gönderirsen senin canına okurum...
Woo Bin kutuyu açıp kolyeyi inceledi ve notu okudu...
Woo Bin:Beni dinle ufaklık ben sana hediye almak istesem kıytırık birşey değil pahalısından birşeyler alırım...Ayrıca sevgilim demem hatunum derim okey?
Victoria:O zaman kim gönderdi bunu?
Woo Bin:Bir sorun varsa ben buradayım unutma...
Victoria:O zaman yandım...
Dedikten sonra gidecekken arkamdan seslendi...
Woo Bin:Yeni tarzımı beğendin mi!?
Victoria:Evet,en azından eskisinden hoş...
Woo Bin:Bu da birşey değil mi!?
Victoria:Doğru yoldan gidiyorsun!
Koridorda yürürken aynı zamanda bu hediyeyi kimin gönderdiğini düşünüyordum...
Victoria:*iç ses* Şimdi bunu o göndermediyse kim gön- Tabi ya...
Dedim parmağımı şıklatarak...
Victoria:Tae!
Koşarak sınıfa gittim...
Victoria:Tae nerede!?
Öğrenci:Bilmiyorum ama genelde okulun yüzücüler kısmında olur...
Victoria:Peki teşekkür ederim...
Dedikten sonra sınıftan çıkacaktım ki Eun beni durdurdu...
Eun:Bir sorun mu var?
Victoria:Çok büyük birşey değil sonra anlatırım...
Eun:Bende geleyim...
Victoria:Hadi o zaman...
Diyip koşarak sınıfın bulunduğu koridordan inip gizlice yüzücülerin bulunduğu kısma girdim...Gelen su seslerinden Tae'nin yüzdüğü belli oluyordu...Sesin olduğu kısma gidip...
Victoria:Kim Taehyung!
Tae:Evet güzelim...
Victoria:Bunu sen mi gönderdin?
Tae:Neyi?
Elimdeki kutuyu onun kucağına atıp..
Victoria:Bunu...
Tae içindeki kolyeyi alıp inceledi ve notu okudu...
Kutuyu havuzun kenarına koyup kendiside havuzdan çıktı ve beline havlu sardı yanıma gelerek...
Tae:Bunu alacak kadar zevksiz değilim...Hem bu oldukça eski bir kolyeye benziyor antika gibi bir antikacılara sorsan iyi olur...Hem şu sıralar seninle uğraşamayacak kadar meşgulum haftaya bir yarışım var ve ona odaklanmalıyım...Ha belki sevgilin göndermiştir...
Victoria:O benim sevgilim değil...
Kutunun içindeki kolyeyi alıp oradan uzaklaştım...
Eun:Sorun nedir?
Victoria:Bunu bu sabah sıramda buldum içinden bir not ve bu kolye çıktı...
Eun elimdeki kolyeyi alıp incelemeye başaldı...
Eun:Bu antika bir eşya ve oldukça değerli...
Victoria:Peki bunu nerden anladın?
Eun:Ailem bu iş ile uğraşıyor hatta...
Dedi birşeyleri anımsamaya çalışırken...
Eun:Hatta ben bunu bizim okulun köşesindeki antikacıda gördüm almak istemiştim ama o an bunu alacak kadar param yoktu...
Victoria:Çok istiyorsan alabilirsin antika eşyalardan hoşlanmam..
Eun:Gerçekten mi?
Voctoria:Evet...Bugün okuldan kaçalım...
Eun:Nasıl yani?
Victoria:Bildiğin kaçacağız...
Eun'ın elinden tutup dışarı doğru koşmaya başladım...Arka bahçeye geldiğimizde demirliklere tırmanmaya başlamıştım...Aşağı indikten sonra Eun'a inmesi için yardım ettim...
Arkamıza dönüp gidiyorduk ki bizi Woo Bin karşıladı...
Victoria:Her yerde karşıma çıkmak zorunda mısın?
Woo Bin:Aaa senin gibi bir kıza okuldan kaçmak hiç yakışmıyor...
Victoria:Çekil yolumdan...
Woo Bin:Nereye böyle?
Victoria:Sanane?
Woo Bin:Peki bu seferlik böyle olsun...Yol açın yengenize...
Gözlerimi devirip yürümeye başladım...
Eun peşimden gelip...
Eun:Bu öğrenilirse başımızın ne kadar derde gireceğinden haberim var mı?
Victoria:Boşversene bunu yapmayan öğrenci yok...
Eun:Haklısın...İste geldik...
Dedi karşıdaki antikacıyı gösterirken...
Victoria:Bu kadar yakınmıydı?
Eun:Evet...
Dedi Eun beni içeri sokarken...
Eun:Merhaba...
Antikacı:Merhaba,hoşgeldiniz kızlar...
Victoria:Hoşbulduk amca...
Antikacı:Evet söyleyin bakalım ne istiyorsunuz?
Eun:Şimdi amcacım bizim elimizde bir kolye var ve bu kolye senin dükkanındaydı ben almak istemiştim ama o gün üzerimde yeterli param yoktu..
Antikacı:Evet hatırladım...
Victoria:Ve bu sabah o kolye benim elime geçti...
Dedim elimdeki kolyeyi adama uzatırken...
Antikacı:Evet, evet bugün bunu genç bir oğlan aldı...
Eun:Biz tam olarak o kolyeyi kimin aldığını öğrenmek istiyoruz...
Antikacı:Uzun boylu, ince ve dağınık saçlı bir çocuktu...Birde elinde bir ejderha dövmesi vardı...
Victoria:Dövme mi?
Antikacı:Evet...
Victoria:Çok teşekkür ederiz...
Yolda tek yürürken aklımı kurcalayan binlerce soru vardı...
Eun:Victoria! Beni bekle!
Olduğum yerde kalıp onu beklemeye başladım...
Yanıma gelince...
Eun:İyi misin?
Victoria:Evet iyiyim...Hadi gidip onu bulalım...
Eun:Tamam...
