old man rayner

cinque

YILLAR ÖNCE

Kyle, karısının elini sıkıca tuttu. "Hadi, tatlım az kaldı."

"Ikın, Soranik!" Soranik elini daha da sıkıp gözlerini kapattı. Kyle Doktor Thaava'ya bir bakış atıp eliyle Soranik'in terli alnındaki saçları kenara çekti. "Her şey güzel olacak."

Birden bina sarsılınca herkes irkildi. Kyle karısının gözlerindeki korkuyu görünce güven verircesine alnından öptü. "Sorun yok, büyük ihtimalle aptal lanternın teki uçarken binaya çarpmıştır."

O sırada birden Kyle'ın yüzüğü parladı ve Hal'in yüzü belirdi. "Kyle rahatsız etmekten nefret ediyorum ama Larfleeze saldırdı, yardıma ihtiyacımız var!"

Soranik parmaklarını sıkıp yalvarırcasına Kyle'a baktı. "Lütfen gitme."

"Hiçbir yere gitmiyorum." diyerek Kyle gülümsedi. Ardından yüzüğüne dönüp Hal'e gelemeyeceğini bildirdi. Hal mutlu gibi görünmüyordu ancak başını sallayıp yayını kapattı. Kyle tekrar karısının saçlarını okşadı. "Gördün mü? Buradayım."

Birden bina tekrar sarsıldı ve tavandan birkaç kaya parçası döküldü. Kyle irkilip arkasına baktı. "Rayner," dedi Doktor Thaava gergin bir şekilde ona baktı. "Sen gidip binayı koru, bizim de az işimiz kaldı zaten. Bebek gelmek üzere."

"Ama-"

Thaava sesini sertleştirdi. "Kyle karının tepesine çatı düşerse bebeğin önemi kalmaz."

Kyle başını salladı. Uzanıp Soranik'i öptü. "Her şey güzel olacak. Söz veriyorum."

"Seni seviyorum." diye mırıldandı Soranik güçlükle.

Kyle uçarken gülümseyerek ona baktı. "Ben de seni seviyorum." 

Kyle gittikten birkaç dakika sonra bina sertçe sarsıldı. Bir bebek ağlaması duyulduğunda Soranik'in yüzündeki endişe birden kayboldu, yerini bir mutluluk aldı. Thaava yavaşça yanına getirip bebeği kucağına verdi. Soranik gülümseyerek kucağındaki pembe bebeğe baktı, uzanıp başından öptü. "Benim güzel oğlum, Sarkom."

Derken birden bina sarsıldı ve tavan tamamen çöktü. 

-

Soranik tekrar gözlerini açtığında tüm bedeni yaralarla kaplıydı ve bir seruma bağlıydı. Başını çevirdiğinde yanında oturan Sinestro'yu gördü. Sinestro uyandığını görünce uzanıp elini tuttu. "Nasılsın?"

"Ne oldu?"

"Larfleeze'in saldırısı sırasında bina hasar aldı, tavan çöktü."

Soranik etrafa bakındı. "Bebeğim nerede? Sarko nerede?"

"Soranik o..." Sinestro bakışlarını kaçırdı. Soranik uzanıp yakasını tuttu. "BABA OĞLUM NEREDE?!"

Sinestro üzgün bir şekilde başını iki yana salladı. "Üzgünüm, o sağ kurtulamadı."

"Hayır... HAYIR!" Soranik ağlayarak babasına sarılırken birden odanın kapısı açıldı. Kyle'ın kıyafeti kan ve tozla kaplanmış, bir kolu ve başı sargılıydı. "Sora uyanır uyanmaz geldim, iyi misin?"

Soranik öfkeyle ona döndü. "BİZİ KORUMAN GEREKİYORDU!"

"Sora denedim ama çok fazlalardı."

"İŞE YARAMAZIN TEKİSİN! OĞLUM SENİN YÜZÜNDEN ÖLDÜ!"

Kyle üzgün bir şekilde geriledi. "Öyle demek istemedin. Sadece üzgünsün."

"HAYIR İSTEDİM! SENDEN NEFRET EDİYORUM!"