YANLIŞ NUMARA| YARI TEXTİNG

0.7

Ne yapacağım?

Ne yapacağım!

Derince ofladım ve ellerim ile şakaklarımı uvaladım.

"Lavin birşey mu oldu?" Duyduğum ses ile tekrardan ofladım. Birtek sen eksiktin timur.

Zaten sorun timur! Şapşalsın.

"Olmadı. Sende alışverişini bitir." Dedim ve hızlıca market arabamı kasaya doğru sürmeye başladım.

"Beni de bekle!" Allahın cezası siktir git!

Kasanın hemen yanında prezervatifler bulunuyordu ve benim bir çırpıda bir adet prezervatif almam gerekiyordu.

Kasaya yaklaşmıştım. Etrafta insanlar değişik sesler çıkartıp homurdanıyordu. Kasada fazla sıra vardı. Bu benim işime gelirdi. Kasada izin isteyip prezervatif ile çantaya atardım.

Kasanın solunda bulunan prezervatif sıtatına yaklaştım.

Statda birkaç çeşit prezervatif vardı. Bunlar da neydi böyle? Ben nasıl ayırt edecektim?

Önüme gelen bir prezervatifi aldım ve market sepetine hızlıca attım. Şuan kesinlikle timurun beni bulmaması lazımdı.

"Lavin? Orada ne yapıyorsun?" Tanıdığım timur adlı ses ile neredeyse çığlık atacaktım.

Lütfen görmemiş ol timur.

Sikli bayan. Sikli 'baban'

Aklımdan gelen cümle benzerliğine iyi bir ortamda olsaydım mutlaka gülerdim fakat şuan hiç sırası değildi.

Hızlıca sıraya girdim ve yüzüme yapay bir gülümseme yapıştırdım. Arkama döndüm ve timuru ilk defa görmüş gibi şaşırdım.

"A timur? Sen halen istediğim şeyi almadın mı?" Yalan denilince aklınıza ben geleceğim.

Yalan.

Lavin!

"Sen benden birşey mi istedin?" Diye bir soru yönetti timur. Dilimi damağıma üç kez vurdum. Kaşlarımı çattım ve cevap verdim.

"Evet, un istemiştim. Sana yılbaşı kurabiyesi yapacaktım ya!"

Yalan.

Lavin!

Timur kaşlarını daha da çattı. Bakışlarını benden çekti ve yere indirdi. Dudağının kenarı kırıldı.

"Hemen getiriyorum." Dedi ve koşar adımlar ile bakış alanımdan çıktı.

"Hoşgeldiniz." Dedi kasiyer adam. Yapayca gülümsedimve market arabamın içindeki prezervatif'i adama uzattım.

"Bunu ayrı ve hızlıca ödeyelim." Dedim. Adamın yüzünde değişik bir ifade oluştu.

"Tamamdır." Dedi ve prezervatifi okuttu.

Okutamadı!

Kasiyer adam prezervatif kutusunun okutmaya çalışıyor ama bir türlü başarılı olamıyordu. Kasiyer derince ofladı.

"Hızlı ol kasiyerciğim. Ne bunun fiyatı?" Diye fısıldayarak konuştum.

Bravo hocam!

"Abla, fiyatını hatırlamıyorum." İçimden derin bir sabır çektim. Biraz sonra timir gelecekti ve ben elimde prezervatif ile...

"Hah bi abi geldi ona sorayım." Beklenti ile kafamı kaldırdım.

Karşımda timuru görünce başımdan aşağıya derim sular döküldü.

Timur, hani şu komiser olan.

"Abi bi bakar mısın? Bu abla prezervatif alacak acilmiş. Fiyatı okunmuyor. Etikette de yok. Ne sence bunun fiyatı?"

Başımdan aşağıya kaynar sular dökülmüştü.

Kasiyerciğim bittin sen.

Timur Anlık olarak bana baktı ve kaşlarını çattı. Bana sen ne alaka der gibi bakıyordu.

Yanlış anlaşılmıştım.

"Hiçbir fikrim yok." Dedi. Sesi pürüzlü çıkmıştı. Bana daha önce yüzünde görmediğim bir bakış atmıştı.

Allah belanı versin Laçin.

"Hah! Sonunda okuttum. 300 TL abla. Kartı okutabilirsin." Kartı okuttum ve hızlıca prezervatifi çantama fırlattım.

Alışveriş sepetimi almadan dışarıya çıktım. Timur da market sepetine bırakarak benimle beraber dışarıya çıktı.

"Timur..."

"Yazarsın lavin. İyi geceler size"

İyi geceler size.

___