8.bölüm

418 19 4
                                    

İyi okumalar...
------------------------------------------------------------

1 hafta sonra:
Moğol karargah:
"Bu süre içerisinde maalesef ki Alaeddin atası için yararlı bir haber bulamamışdı."
"Olcaytu han Alaeddini yanına çağırmıştı. Alaeddinde oraya giderdi ve kendisine bir vazife vereceğini düşünürdü."
"Alaeddin içeri girip eğilerek selam verdi."
Kongar: hanım beni çağırmışsınız.
Olcaytu han: evet Kongar seni çağırdım. Çünki sana verilecek mühim bir görev vardır.
Kongar: buyrun hanım
Olcaytu han: bu görev bizansla ilgili.
Kongar: nasıl yani hanım bizim bizansla aramız eyi değilmiydi ?
Olcaytu han: iyiydi. Ama şimdi değil. Senin görevin ise Kite kalesini moğolun idaresine geçireceksin. Yani o kaleye öyle bir gireceksin ki onlar bize vergi vermeye razı olacaklar.
Alaeddin: emrin olur hanım
Olcaytu han: sana bir yadımda bulunayım. Kite kalesi tekfurunun kızı yarın kaleye gelecekmiş. Sende en uygun zamanda kızı alacaksın ve onu kaleye giriş biletin gibi kullanacaksın. Anladımmı beni ?
Kongar: anladım hanım
Olcaytu han: eyi o zaman şimdi çıka bilirsin. Yalnız diğer vazifen gibi de bu vazefeni de kusursuz edeceğinden heç şüphem yoktur.
Kongar: siz heç merek etmeyin hanım. Bu görevide başarıyla tamamlayacam.
"Ve sonraysa Alaeddin çıkar ve nökerlerin yanına gelir. Nökerleri yarın için hazırlamaya başlar."

Yenişehir Osman bey sarayı:
Divan:
"Osman bey her kesi divana toplamış ve Atranos kalesinin fethi hakkında konuşuyorlardılar. Osman bey Orhana yeni bir görev vermiştir. Atranos kalesinin gizli keçidlerini bulacaktı."
Osman bey: Orhan sende görevini eyice anladınmı ?
Orhan: anladım beyim. İnşallah gidib o kalenin gizli geçidlerini bulacam. Sonra da birlikte o kaleyi feth edecez.
Osman bey: İnşallah

"Akşam olmuşdu. Orhan ise yarın ki vazife için eksik olanları tamamlardı."
Orhan: yarın için her şey hazırmı ?
Konur: hazır şehzadem.
Orhan: eyi eyi
"Sonraysa Orhan odasına doğru gider"
OrNil oda:
"Orhan odaya gelmiş Nilüferi izliyordu."
Nilüfer: Orhan ?
Orhan: söyle Nilüferim
Nilüfer: sen şimdi vazifeye gidecen ya
Orhan: evet gidecem
Nilüfer: ama ben seni çok özleyecem. Hem sana bir şey olmaz dimi ?
Orhan: olmaz Nilüferim olmaz. Hem bende seni çok özleyecem. Zaten bir kaç güne dönecem uzun kalmayacam. O gizli geçidleri bulunca hemen gelecem.
Nilüfer: İnşallah Orhanım.

Moğol karargah:
"Alaeddinde yarin ki kale baskını için nökerleri hazırlardı."
Kongar: nöker! Her şey hazırmı ?
Nöker: hazır komutan Kongar.
Kongar: eyi. Yarın o kaleyi alacaz ve Olcaytu hanın yanına zaferle dönecez.

SABAH OLMUŞDUR
Yenişehir Osman bey sarayı:
"Orhan son hazırlıklarınıda yaptıktan sonra artık gitmeye hazır idi."
Osman bey: dikkatli olasın evlat. İnşallah görevinde de muzaffer olursun.
Orhan: İnşallah baba
"Ve Orhan vazife için saraydan ayrılır."

Orman:
"Alaeddin nökerleri alıb çoktan pusuya yatmıştılar. Sadece prensesi beklerlerdiler."
Nöker: efendim gelirler
Kongar: gelsinler bakalım. Nökerler siz arkadan saldıracaksınız siz de benimle birlikte önden gideceksiniz ve arkada da okçular duracak. Her şey anlaşıldımı ?
Nökerler: anlaşıldı efendim.

"Bizanslılar tamda istenilen noktaya gelmişlerdi. Ve bir anda bizanslıların çoğu okla öldürülmeye başladı."

Bizans komutanı: askerler baskın var prensesi koruyun !
Kongar: HAYDE NÖKERLER SALDIRINN!!
"Ve birden büyük bir savaş olur moğollar ve bizanslılar arasında. Ancak moğollar üstünlük ederek bizanslılara galip geliyordular. Çoğu asker ölmüştü. Bunu gören prenses ise kaçmaya başladı. Alaeddin ise bunu görende hemen onun ardınca gitdi."
Kongar: prenses kaçacak bir yeriniz yok kendi isteyinizle teslim olun. Yoksa haliniz şimdikinden de daha kötü olur.
Prenses: askerler şu moğolu öldürün hemen!
"Askerler Alaeddinin üzerine atıldılar. Alaeddin tek 5 askere karşı idi. İlk önce bir asker hücuma çıktı. Lakin Alaeddin onu kolayca öldürdü. Sonra ise askerlerin hepsi birden hücuma başladı.
Alaeddin üzerine gelen askerleri kılıcıyla geri savuruyordu. Alaeddin kılıcıyla askerin kılıcını durdurdu. Ama kenardan da diğer asker kılıcını Alaeddine doğru savurdu. Ama Alaeddin zorda olsa hançerini çekerek o kılıcıda durdurdu. Ve iki elide doluydu. Karşısında duran askeri ise tekme atarak uzaklaştırdı. Kılıcını güçle savurdu ve 1,2,3 derken askerlerin hepsini öldürdü. Bir anlığına hançerine baktı. Ve o anda aklına Goncası geldi. Ama sonra hemen kendisini topladı ve prensese taraf gitmeye başladı. Prenses ne yapacağını bilemedi. Kaçacak yeride kalmamıştı. O da hançerini çekerek Alaeddine doğru hamle yaptı. Ama Alaeddin çok rahatca bu hamleyi durdurdu ve prensesin elinden hançeri aldı ve yere atdı. Kendi hançerini ise prensesin boynuna dayadı."
Alaeddin: prenses zorluk çıkarmayasın. Bizimle geleceksin dediysem bizimle geleceksindir.
Prenses: babam sizi sağ bırakmayacak hepinizi öldürecek.
Alaeddin: baban ilk önce kendi canını kurtarsın da sonra bizi öldürmeye çalışır.
"Alaeddin prensesi arabaya doğru götürür."
Prenses: ne istersiniz benden ?
Kongar: çokda bir şey istemeyiz. Sadece sen bizim kaleye giriş biletimiz olacaksın o kadar.
Prenses: galiba siz canınıza susadınız. Siz bide kaleye girmeyimi istersiniz.
Kongar: isteriz ya hemde bu gün o kale bizim olucak
Prenses: ne !
Kongar: işitdiğindir prenses şimdiyse o kaleye bizi sen sokacaksın
Prenses: ölürümde sizi kaleye sokmam
Kongar: tamam. O zaman ölürsün
"Kongar dedikten hemem sonra hençerini çekerek prensesin boynuna dayadı"
Kongar: ne düşünürsün prenses ?
Prenses: tamam tamam götürecem sizi oraya götürecem.
Kongar: eyi güzel. Lakin sakın ha kaleye gitdiğimizde askerlere güvenipde bizi ele vermeyesin. Yoksa ölürsün ve bizede bir şey olmaz. Anladımmı ?
Prenses: tamam anladım.
"Alaeddin prensesi arabaya bindirdikten sonra kaleye doğru gitmeye başladılar."

Kale içi:
"Kongar ve nökerler kaleye girmiştiler. Gizlince kaleye barut dolu fıçılar koymuşdular. Ve planın ilk kısmıda bu fıçıları patlatarak çoğu askeri etkisiz hale getieecektiler.
Kongar: nökerler hazırmısınız.
Nökerler: hazırız efendim
Kongar: hayde o zaman nökerler okları salın !
"Nökerler ataşlı okları atdıkdan sonra patlama sesleri geldi. Her yer patlamaya başladı. Çoğu asker bu patlamada yerle yeksan olmuştu bile. Kongar kılıcını çekerek."
Kongar: HAYDE NÖKERLER SALDIRIN!
"Nökerler saldırıya geçdi ve askerlerin çoğunu öldürmeye başladılar."
"Kongar askerleri bir-bir öldürerek içeri girdi ve tamda tekfurun karşısına dikildi."
Kongar: teslim ol tekfur! Yoksa ölürsün
Tekfur: asla! Asla teslim olmam
Kongar: tamam o zaman bunu sen istedin
"Kongar ilk önce yanındaki askerleri öldürdü. Sonrada tekfura taraf hücuma geçti. Bir kaç hamle yaptıktan sonra tekfurun kılıcını yere serdi. Sonraysa tekfuru yere serdi ve kılıcını boğazına dayadı."
Kongar: ya şimdi ne düşünürsün tekfur ?
Tekfur: asla teslim olmayacam.
Kongar: tamam o vakit
"Kongat kılıcını kaldırır ve tamda indirecekken tekfur yalvarmaya başlar."
Tekfur: tamam. Tamam teslim olurum bağışlayasın beni.
Kongar: eyi öyle olsun. Şimdiyse sen bizim istediklerimizi vereceksin.
Tekfur: istedikleriniz nedir ?
Kongar: ilk öncelikle artık bu kale moğolundur. Burada moğol bayrakları dalgalanacak. Sonra ise bize vergi vereceksiniz. İlk vergiyide bizzat bana vereceksin. Vergiyi Olcaytu hana ben götürecem.  Sana yarına kadar mühlet.
Tekfur: tamam kabul. Lakin senin adın nedir ?
Kongar: bende ulu Olcaytu hanın en yakın komutanlarından komutan Kongar. Şimdiyse askerlerine söyle savaşı durdursunlar. Öyle de böyle de biz kazanacaz. Lakin bu sadece iki tarafıda zayıflatır.
Tekfur: tamam Komutan Kongar
"Dışarı çıkarlar ve tekfur askerlerine savaşmayı durdurmalarını söyler ve dururlar."
Kongar: nöker git ve moğolun bayraklarını as!
Nöker: emriniz olur
Kongar: umarım sende beni eyice anlamışsındır tekfur. Burası artık moğolundur. Bu bayraklar burdan enmeyecek. Eğer inerse gelip burayı başınıza yıkarım. Sen ise tekfur yine bu kaleye komutanlık edeceksin. Lakin bu sefer sen bizim nökerimiz olarak bize hizmet edeceksin.
"Tekfur komutanın böyle konuşmasından çok korkmuştur ve her dediğini etmek zorunda kalmıştır."
Kongar: bu gece burdayım. O yüzden de bana buranın en iyi odasını hazırlatın
Tekfur: emriniz olur komutan Kongar.
"Kongar odasına doğru adımlamaya başlar"
.
.
.
.
.

Bu bölümünde sonuna geldik.
İnşallah beyenmişsinizdir.
Yorumlarınızı bekliyorum.

VAZİFEDonde viven las historias. Descúbrelo ahora