All I Need (One-Shots)

Philanthropist -College!AU-

Konu : Tony kendini dünyanın en iyi çöp çatanı zannedebilirdi, arkadaşlarına yardım ettiğini de sanabilirdi ancak etrafındakiler için durum farklı işliyordu. Kısaca, Steve platonikti ve Tony yardım etmeye çalışıyordu, tamam mı? (College!AU)

Çift : Steve&Tony
Steve/Bucky

Hikayeyi Stucky fici diye okursanız sizi tatmin etmeyecek bunu diyeyim çünkü esas konum Steve ve Tony arasındaki ilişkiyi arkadaşlık olarak ele almak.

Bu arada şimdiye kadar yazdığım en iyi Tony Stark bu hikayede olabilir 😂

Biraz genç ağzı kullandım, onu da diyeyim.

Keyifli okumalar 😘

________________________________________________________

"Sonbahardayız, nasıl bu kadar sıcak olabilir?" diye sordu Clint, uzandığı çimenlikte başını çevirip diğerlerine bakarken.

Bucky Barnes ağaca yaslanmış, ayaklarını ileri doğru uzatmıştı ve yanında oturan Natasha'nın saçlarını örmekle meşguldü. Genç kız bağdaş kurduğu bacakların üzerinde Tony'nin başını taşıyarak iki kolunu geriye atmış ve onlara yaslanmıştı. Yüzü Güneş'e dönüktü, gözlerini kapatmıştı.

Clint dönerek dirseklerini çimene dayadı ve başını yükseltti. Kalabalık kampüste buldukları boş alanda ip gibi birbirlerine dolanık dursalar da, herkesin keyfi yerinde gözüküyordu. "Bu saç örme işi nereden çıktı?"

"Üç tane kız kardeşim var, örme işinin hayatımdan gittiği bir an var mı sence?"

Tony ona acıyan bir bakış attı.

"Kıpırdama," diye mırıldandı Steve, onu uyararak. Çizimine devam etme derdindeydi.

"Yere koy sen de şu defteri!"

"Çimen mi olsun?!"

"Kıyafetlerimiz oluyor ama-"

"Defter önemli." dedi Steve kestirip atarak. Tony'nin bacağını hafifçe ittirip yeniden çizimine döndü. Yüz üstü çimene uzanmıştı, dirsekleri toprağa dayalıydı ve eskiz defterini Tony'nin dizlerine dayamıştı.

Tony başını Natasha'nın bacaklarından kaldırarak onun çizimine baktı. "Ne çiziyorsun?"

"Onları..." diye mırıldandı Steve başını kaldırmadan. "Nat ve Bucky'i."

Ellerini başının altına koymuş sırt üstü uzanan Thor onlara bakarken Tony burnundan bir ses çıkararak konuştu.

"Aman, aşkını çizmeden günün geçmesin."

"Hmm..." diye mırıldandı Steve. "Natasha'ya karşı çok derin hislerim var."

Tony ona bezgin bir bakış atarak nefesinin altından konuştu. "Çevir lafı çevir-"

"Bana karşı da derin hisleri var, değil mi Stevie?" dedi Bucky sırıtarak.

Steve geveledi. "Ya, sorma... Ölüyorum burada."

"En azından hepimiz Steve'in berbae bir yalancı olduğunu hala biliyoruz, değil mi?" dedi Tony sırıtarak. "Çünkü gayet rahat şu an."

Steve onun bacağına kalemini batırdığında Natasha gözlerini devirirken Clint gülmemeye çalıştı.

Bucky başka bir şey sordu. "Aha, Maximoff o mu?"

Tony avcı gibi anında dikleşerek o tarafa dönerken acıyan boynuyla inledi.

"Tony!" dedi Steve sinirle. "Çizimim mahvoldu!"

"Durun ya, Hill mi o?"

Bucky başını çevirerek bahçeyi tararken mırıldandı. "Maximoff kapı tarafında-"