13.ʙöʟüᴍ:"ʙᴀş ᴋᴀʟᴅıʀış"

51 7 0
                                    

"Kafamın içinde bir savaş var

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

"Kafamın içinde bir savaş var."

20 Kasım 1980

Küçük bedenimle oturduğum sandalyede başımı önüme eğdim. Başımı kaldırıp da cam ekrana bakmak istemiyordum eğer onlara bakarsam yine ağlardım.

Bembeyaz bir odanın içinde sadece ufacık bir sandalye vardı. Bir de, ben vardım. Yamuk yumuk kesilmiş saçlarım önüme düşmüştü. Bir yandan da tahriş olmuş cildimi kazımakla meşguldum.

Çok kaşınıyorlardı.

Kaşıdıkça da canım yanıyordu.

Birkaç saat önce o sedyeden kurtulmuştum. Cildim artık ilaçlardan yanıyordu ama bahsettiğim gerçek bir yanıktı. Başımda binlerce kabloyla şimdide burada oturuyordum.

İlaçların etkisiyle artık uyuşmuştum. Tek istediğim uyuyup bir daha uyanmamaktı. Belki kalktığımda uyuşukluğum geçer diye umut ediyordum.

Sedyeden kalktığım andan itibaren büyük bir koşuşturma başlamıştı galiba kimse o ilaçlarla ayağa kalkacağımı tahmin etmiyordu. Aslında bende tahmin etmiyordum.

Ama yine buradaydım ve beni görmek için heyecanla karşı ekrandan izliyorlardı.

Küçük bir deney faresiydim onlar için.

Onlar beni görüyordu ama benim görebildiğim sadece boş bir ekrandı. Binlerce kameralar da beni izliyordu.

Dirseğimi kaşırken kulağıma bir cızırtı sesi geldi ardından o duymaktan korktuğum ses duyuldu. "Yüz iki, kaldır başını."

Kaldırmadım, kaldıracak kuvvetim de yoktu.

"Derhal!" Bu sesi duyduğum ilk anlar hep köşeye kaçar saklanacak delik arardım ama nereye saklanırsam saklanayım bir şekilde buluyorlardı. Bu delikten kurtulmanın tek yolu ölümdü.

Boş bir kafeste ya yemek yerken, ya da uyurken ölebilirdiniz.

"Yüz iki!"dediği anda başımı kaldırıp kendi yansımamla göz göze geldiğimde aslında beni gördüklerinin bilincindeydim. "Lafımı ikiletmekten hoşlanmadığımı biliyorsun değil mi?" Öfkeli ses tonuna yüzümde zerre kıpırtı olmadan öylece baktım.

Ağzımı açmayacağımı biliyorlardı.

Dövülsende susacaktın.
Aç kalsan da susacaktın.
Canın yansa da susacaktın.
Bir ölüyken zaten konuşamazdın.

"Şimdi ayağa kalkıyorsun,"dediğini duyduğumda ilk çıplak ayaklarıma baktım sonra da ekrana. Bu şekilde dövüşemezdim, bu şekilde kimseyle savaşamazdım.

Ama kalktım.

Cayır cayır yanan bedenimle sendeleyerek ayakta kaldım.

KALP KIRICI: FEVTWhere stories live. Discover now