5. SAHİP ÇIKILAN CEPLER

79 14 4
                                    

         5. SAHİP ÇIKILAN CEPLER

Göğsümde hızlı hızlı inip kalkarken Alkım'ı iyice geriye doğru çekmiş görünmesini engellemiştim. İşte yine başlıyorduk. Yine yeni yeniden başlıyorduk. Çünkü ben zaten hiç bunun içinden çıkamıyor sürekli birilerinden gizlenip , kaçıyordum. Oysaki yaşadığınız sizin hayatınız değil miydi? Kaçarak nereye varabilirsiniz ki?

Zaten insan kendinden de kaçamıyordu ki.

" Sorun ne ?" Diye sordu sonunda dayanamayarak. Kaşlarını çatmış bir şekilde ne yaptığımı anlamaya çalışıyordu. Benim nefesim çoktan adrenalin etkisine girmişti bile.

Çaktırmadan evin önüne doğru bakarken kafam allak bullaktı. Uzun zamandır herhangi bir olaya bulaşmamıştık. Sadece küçük küçük işler yapıyorduk. İş bile sayılmazdı. Mia onlara günlük eğlence diyordu. Şimdi kimdi bunlar? Bir gün daha ne kadar sarpa sarabilirdi?

" Sanırım başı belada..." Dediğimde kaşları çatıldı. Onu yalnız göndermek benim hatamdı. Bunu yapmamalıydım." Kimin?"

" Sersemin tekisin!" Diye solurken sakinleşmem konusunda bana hiç yardımcı olmuyordu " Kim olabilir? Elbette ki Mia." Buraya zaten onun için gelmiştik.

Saymaya başla Els. Say say say... Bir olmadı iki, iki olmadı üç , üç olmadı dört... Mutlaka biri işe yarayacaktır.

Say Els say... Bir ,iki , üç, dört, beş...

Say Els sen mutlaka bir çözüm bulursun. Unuttun mu sen babanın kızsın. Onun kim olduğunu hatırlatmama gerek var mı?

Yok.

Çünkü bunu hiç unutmuyorum zaten.

" Aklından ne geçiyor?" Diye soran Alkım'ın sesiyle iyice duvara sinip ona doğru döndüm. Tek kaşını kaldırmış bir şekilde bana bakıyordu. Aramızda çok fazla mesafe yoktu ama şu an bunu önemseyecek zaman da yoktu.

" Buradan ayrılma." Dediğimde bir yandan da arkada kalan adamları kontrol ediyordum. Yelkenleri indiremezdim. Rüzgarın nereden geleceği belli olmazdı.

" Ayrıca o meraklı kafanı da bu delikten çıkartmazsan iyi edersin."

Söylediğim hiçbir şeye dikkat etmedi. Yabancının tekini peşime takarsam olacağı buydu. Zaten tüm bunlar onun yanında kaldığım için yaşanıyordu.

" Sen nereye gidiyorsun?" Diye sorduğunda daha çok üzerime eğilmişti ama bunu evin önünü daha iyi görebilmek için yaptığını anlamıştım.

" Eve gireceğim." Dedim hiç düşünmeden.

" Delirme ." Dedi tüm ciddiyetiyle "İçeride kaç kişi olduklarını dahi bilmiyoruz. "

" Sayıları önemli değil." Dediğimde arkaya doğru bakmak istesem de Alkım elini yanağıma koyup yüzümü kendine doğru çevirdi. "Buraya bakıyorlar." Dedi sadece kendini açıklarken. " Ayrıca ne demek sayıları önemli değil?! Benimle kafa bulmayı bırak Els! Eve gidersen senin de başın belaya girebilir. "

Hâlâ yanağımda duran elini itekleyip "Başı belaya giren benim." Dedim "Senin için bir sorun yok. Burada bizi bekleyeceksin.En fazla üç bilemedin dört dakika sürer. Ve söz konusu Mia'yken bir daha sakın dur deme bana. "

YALANCI ŞAKAYIK Where stories live. Discover now