V|6

148 5 0
                                    


"Hayır, bebeğim." dedi ve derin bir nefes aldı.

"Ben işten çekiliyorum, ne bok olursa olsun. Umrumda bile değil, tamam mı?" dediğinde panikledim.

"Hayır, Varis. Sakın öyle bir şey yapmıyorsun."

"Yapacağım." dedi, kendinden emin bir şekilde.

"Varis, hayır."

"Eğer akşam Deniz Restaurant'ta olmazsan ve benim anlatacaklarımı dinlemezsen gece bu işi iptal edeceğim. Para, mevki, iş; hiçbiri senden önemli değil."

"Akşam geleceğim ama bunun seni affetmeme bağlama sakın. Seni asla tam anlamıyla affetmeyeceğim, Varis." dedim ve telefonu yüzüne kapattım.

1 saat sonra..

Şirketten çıkmış, eve dönüyordum. Hazırlanmam için daha 2 saat vardı. Eve geçtiğimde hemen bir duş aldım ve saçlarımı kurutup üstümü giyindim.

 Eve geçtiğimde hemen bir duş aldım ve saçlarımı kurutup üstümü giyindim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Hafif bir makyaj yaptıktan sonra çıkmaya hazırdım.

Tam çıkarken mesaj geldi.

"Varis;
Çıktın mı?"

Evet.

Yazdıktan sonra arabama bindim ve gideceğim restaurant'a doğru ilerledim. Geldiğimde ise arabadan indim ve içeri girdim. Kapıdaki görevli Varis Bey sizi bir üst katta bekliyor efendim dediğinde yukarı çıktım.

Onu görmemle hiçbir şekilde kendimi bozmadan yanına ilerledim. Oturdum ve manzarayı seyretmeye başladım.

Tuttuğu mekan gerçekten çok güzeldi. Denize bakıyordu ve bizim olduğumuz katta kimse yoktu.

"Ne yersin?" diye sorduğunda ona döndüm ve pişmanlık dolu bakışlarını gördüm.

Aldırış etmeden cevap verdim.
"Yemek yemeye değil, konuşmaya geldim."

Kapıdaki görevliyi çağırdı ve sipariş verdikten sonra gönderdi.

"Dalga mı geçiyorsun sen benimle. Hiçbir şey olmamış gibi senle yemek yiyeceğimi düşündüren nedir, Varis?"

Elini uzattı ve masanın üstündeki elimi tuttu.

"Peki, bebeğim." dedi ve siparişi iptal etti.

"Seni dinliyorum." dedim ve elimi çektim.

"Aldatma hikayeni merak ediyorum doğrusu, sahi bizim planımızda bu da var mıydı?" dediğimde elini sıktı.

"O gün düşündüğün gibi şeyler olmadı."

"Anlat o zaman, dinliyorum." dedim ve başladı.

"O gün eve geldiğimde daha 5 dakika geçmeden adamlarımdan birisi aradı. Dedi ki Merve geldi. Sarhoş ve senin ismini sayıklıyor. Terör estiriyor iki saattir diye. Bende dedim gönderin falan, ısrarla gitmediğini söylediler." dedi ve devam etti.

"Kapıya çıktığımda gerçekten sarhoştu ve sevgilim evimize gidelim diye şeyler söyledi. Bende ne saçmalıyorsun dedim ama asla gönderemedim. Arabaya bindirdim ve onu evine götürecektim. Her neyse götürdüm ve Merve olduğumuz yeri kavrayınca ailesinin tatilde olduğunu ve onda anahtar olmadığını söyledi. Arabadan indirsem sabah uyandığında her şeyi anlayacaktı ve bana neden beni kovdun falan diyecekti." dediğinde sinirden elimi sıktım.

"Sonrasında eve getirdim ve sana da o sırada işlerim çıktığını söylemek zorunda kaldım. Bizim evdeki ablaya da misafir odasına götürmesini ve yanından ayrılmamasını, beni de rahatsız etmemesini söyledim. Sana gelmeyi düşündüm ama son görülmen 1 saat öncesinde olduğu için gelmedim. Uyumuşşundur diye rahatsız etmek istemedim. Olay tamamen bundan ibaret, ne eksik ne fazla." dediğinde ne diyeceğimi bilmiyordum.

Ama yine de Merve'yi evine aldığı gerçeğini değiştirmezdi.

"Bir şey söylemeyecek misin?"

"Ne söyleyebilirim? Merve'yi evine almışsın sonuçta. Gece yanıma gelip yatabilirdin, ben uyumuş olsam bile."

"Uyandırmak istemedim ve sabah Merve'nin olay çıkaracağını bildiğim için evde durdum."

"Hala küs müyüz?" dedi, masumca. Onun bu haline gülümserken cevapladım.

"Bilmem, küsüz bence." dediğimde yanıma geldi ve beni yavaşça öptü. Yerimden kaldırdı ve demire yasladı.

O sırada silah sesleri geldiğinde hemen yere eğildik.

"Bebeğim, sen burda dur. Sakın ayrılma, bakıp geleceğim." dediğinde onu durdurdum.

"Bende geleceğim, eğitimim var biliyorsun." dedim ve kenarda duran silahı aldım. O da silahı tutarken yavaşça aşağı indik.

Bir iki adamı vurduğumda aslında adamların göz boyadığını ve onlarca adamının binaya girdiğini gördüğümüzde artık her şey için çok geçti.

Adamlardan biri benim kafama silah dayarken diğeri de Varis'in kalbine doğru tutmuştu.

Adamlardan biri bana doğru konuştu.
"Sevgiline veda etmek istemez misin, güzelim?"

"Seni bitiririm lan! Sakın öyle bir şey yapmaya kalkma, şerefsiz." dedim ve tek el mermi sesi geldi.

Her şey çok hızlı oldu. Adamlar saniyesinde kaçtı, siren sesleri tüm mahalleyi inletti.

Elim Varis'in kalbinde, beni bırakmaması için yalvarıyordum. Ona bir şey olursa ben yaşayamazdım.

Nolur sevgilim, dedim ona.
Bebeğimizden sonra seni de kaybedemem.

Varis +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin