Başka Dünyada

İlişki Sözleşmesi

"Ben de geçenlerde öyle bir rüya görmüştüm. Üzerinde durmadım ama siz şimdi rüyanızı anlatınca bana da tanıdık geldi. Rüyamda yüzünü görmediğim bir erkek bana göbek adımla sesleniyordu: Ayça... "

Tabiki böyle bir rüya görmedim fakat oluşturduğum diğer dünya, her nasılsa onun rüyasına girmişti. Demek ki oluşturduğum dünya asıl dünyadaki çiftine, birşeyleri aktarıyor.

Bu arada evime geldik. İneceğim sırada Emirhan, "Zuhal, ben bu gizemi çözmek istiyorum seninle tekrar görüşebilir miyiz?"

Cevap vermeme fırsat vermeden telefonumu alıp telefon numarasını yazdı. "Bizim telefon şifrelerimiz neden aynı?"

"Bilmem, ben bildim bileli şifrem hep C harfi şeklindeydi. Hiç değiştirmedim."

"İşler çok saçma bir hal almaya başladı. Bu kadar tesadüf fazla sanki! Neyse bu benim numaram. Beni çaldır da kaydedeyim, daha sonra tekrar görüşelim. İyi geceler."

"İyi geceler Emirhan Bey."

İnanmıyorum rüyasında bile görmüş. Bilmiyorum ama çok mutluyum onu biliyorum sadece...

Mahzen gibi bir yerdeyim, Burası da neresi? En son uyuduğumu hatırlıyorum. Rüyada mıyım ama buranın sıcağını hissedebiliyorum. Daha fazla gidemeyeceğim ilerisi daha da sıcak. Burası, burası yoksa cehennem mi? Öldüm mü? Hayır hayır benim günahım yokki hep iyi bir insan oldum ben! Hatta yaptığım o hatayı bile düzeltip cumhuriyeti geri getirdim.

"Merhaba Zuhal!"

Arkamdan bir ses geldi bu zebani mi? Arkamı dönüp baksam mı çok korkuyorum. Titreyerek arkamı döndüm.

"Hahaha Zuhal. Gerçekten komiksin. Merak etme ölmedin.."

O adam dev gibiydi kaslı maslı birşeydi korkutucuydu. Gözlerimin önünde normal bir adama dönüştü. Offf o ne öyle Yunan tanrısı gibi bir 35-40 yaşlarında adam. Giydiği bağrı açık beyaz gömleğinden kaslarını görmek zor değildi. Kaslarına bakakalmıştımki, gür sesiyle irkildim.

"Burası Tartarus! Ben de Kronos! Gümüş çağının sahibi olan Zeus'un babası, Altın çağının sahibi ve zamanın efendisi Kronos! Siz bana Satürn diyorsunuz."

Yunan tanrıları hakkında biraz bilgim vardı. Kronosun babası Uranüs, güç zehirlenmesi yaşayıp çocuklarını hapsetmişti. Kronos ise annesi ile bir olup Uranüs'ü devirip tahta geçmişti. Kronos her ne kadar altın çağı yaşatsa da, bir süre sonra babası gibi güç zehirlenmesi yaşamış ve oğlu Zeus tarafından Tartarus'a hapsedilmişti.

"Peki benden ne istiyorsunuz?"

"Ben zamanın efendisiyim. Herkes Satürn döngüsünü yaşar ama en güzel meyveyi Satürn döngüsü verir. Senin doğum çarkın Satürn işaretli. O saati bulman tesadüf değil. Görevin, saati koruyup kötü insanların eline geçmesini engellemek. Sen yanlış ellere geçerse ne olacağını geçen sene çok iyi gördün. Kötü insanların eline geçerse ne olacağını gördün!"

O an uyandım. Neyseki rüyaydı. Başımıza bir de Kronos çıktı. Önce saraydaki müneccim başı şimdi de Kronos hepsi Satürn'den bahsediyor. Zamanın Efendisi... Aaa doğru ya benim adım Zuhal, Satürn demek... Müneccim başı ne demişti teslim ol müdahale etme. Evet zamana müdahale etmemek lazım bu sınavı vermem için müdahale etmeyeceğim zamanı değiştirecek birşey yapmayacağım.

Ertesi gün kafam rüyaya takılmıştı ama Emirhan'dan da mesaj bekledim. Çok saçma bana neden mesaj atsın ki ama bekledim işte. Mesaj atmadı ama daha ilginç birşey yaptı.

CEO uzun zamandır ilk defa departmanımızı ziyaret etti. Yanında Sevgi de vardı. Herkesle tek tek tanıştı benimle de ilk defa tanışıyormuş gibi yaptı. Eksiğimiz olup olmadığını falan sordu. Yanında getirdiği kahveleri de bize ikram etti. Diğer kahvelerin tadının normal olduğuna yemin edebilirim çünkü sadece benim kahvem işaretliydi. Ona yaptığım kahvenin aynısını getirdi bana. O böyle yaptıkça ümitlenmemem mümkün değildi.