Başka Dünyada

Final

Ertesi sabah erkenden ofise geldim. Kimse yokken İdris'in kasasını açtım. Bir tane usb bellek buldum. hemen onu aldım birkaç tane de dinleme cihazı gibi ufak birkaç şey vardı. Sanırım onlar da ya beni yada Emirhan'ı dinliyor. Daha önce kurduğum kamerayı da alarak odadan çıktım. Sıra, Musa'nın odasındaydı. Oradan da kurduğum böceği ve kamerayı alıp çıktım.

USB bellegi bilgisayara taktığımda şok oldum. USB bellekte, Excel dosyası içerisinde Musa'nın yaptığı tüm yolsuzluklar kayıtlıydı. Bir de kamera kaydı vardı. Babamların arabası ve başka bir araba çarpışıyor. Arabadan Musa Bey iniyor ve 10 dakika sonra çekici gelip Musa Bey'in arabasını çekiyor. Biliyordum bu dünyada da ailemi Musa öldürmüş! İdris de, bir gün kullanmak için herşeyi bu USB belleğe kaydetmiş.

O gün, bir türlü bitmedi.

"Alo Musa Bey, kablo firması ile imzalayacağımız resmi sözleşmenin bir örneğini İdris bey ile USB bellekte gönderir misiniz? Emirhan Bey'e göstereceğim. Akşam da konuyu netleştirmek için Emirhan Bey, siz ve ben yemek yiyelim."

Onunla konuşurken küfretmemek için kendimi zor tutuyorum. Kim, ailesinin katili ile aynı masada yemek yer?

İdris, Emirhan ve Emirhan'ın asistanının yanında bana USB belleği verdi.

"Teşekkürler İdris Bey, zahmet ettiniz buraya kadar..."

"Ne demek Zuhal Hanım. İyi günler."

"Emirhan, 5 dakika sonra odanda buluşalım mı? Birşey konuşmamız gerekiyor. Şimdi lavaboya gitmem lazım."

"Zuhal ne oldu birşey mi oldu?"

"Yok birşey olmadı. Şu anlaşma hakkında... Geleceğim birazdan. "

O arada anlaşma hakkında birkaç belge çıkardım. Arkasına ise not alıyormuş gibi yapıp birşeyler yazdım.

"Ben geldim Emirhan."

"Sevgilim beni mi özledin? Bu akşam ailemle tanıştırıyor muyum seni?"

"Aslında bu akşam seninle yemek yiyeceğiz, yanımızda biri daha olacak..."

"Kimmiş o? Merak ettim şimdi."

"Sana kablo firması ile yapacağımız anlaşmanın kaba taslak çıktılarını getirdim."

Çıktıların, not aldığım tarafını uzattım. Kağıtta: Bizi dinliyolar, sadece akşam geleceğini ve sözleşmeyi imzalayacağını söyle.

Emirhan'ın birden beti benzi attı. Birşey diyemedi. Öylece kalakaldı.

"Ne oldu? Hala anlaşma hakkında düşünmüyorsun değil mi? Bak bu firmanın kablosu pahalı olabilir ama diğer firmanın kablosundan kesinlikle kaliteli ve bizim tasarımımıza daha uygun. "

"E şey evet. Olabilir. Sana güveniyorum. Eminim yeterince araştırma yapmışsındır."

"Tamam o zaman. Ben de bana güvendiğin için senin ailenle tanışacağım. Biraz terasta kahve içelim mi?"

Emirhan şaşırmıştı yüzü hala bembeyazdı. Terasa çıktığımızda;

"Emirhan bu ağır geldi biliyorum ama amcan sanırım bizi dinliyor. Birkaç gün içinde bu işi bitireceğim, merak etme. "

"Artık gerçekten sıkıldım. O yemekten önce bana herşeyi anlatacaksın. Ne oldu da iş dinleme boyutuna geldi. "

"Peki bu akşamki yemekten sonra sana herşeyi orada anlatacağım. Bu akşam amcanı biraz sarhoş edebilir misin?"

İşimiz bitince restoranda buluştuk. "Musa Bey, biz bugün Emirhan Bey ile konuştuk. Sözleşme için olumlu düşünüyoruz. Geniş kapsamlı bir araştırma yaptım. Şuan bu sözleşme bizim için en karlı sözleşme. Siz ne düşünüyorsunuz.?"