Bölüm 5

291 31 24
                                    

Bay Yook ile işleri baya ilerletmiştik. Telefon arkadaşından daha fazlası olmuştuk.

'Telefon Arkadaşı' yerine 'Arkadaş' olmuştuk. Bana kendi hakkında birkaç bilgi vermişti bile.

Kapının tıklatılması üzerine elimdeki kalemi bırakıp arkamı döndüm. Kapının açılmasının üzerine karşımda gördüğüm çocuğa istemsiz olarak "Ne istiyorsun?" dedim.

Karşımdaki çocuk içeri girdi ve bedenini yatağıma atıp "Sıkıldım." diye mırıldandı boğuk sesiyle... Gözlerimi kıstım ve sordum "Niye benim yanıma geldin o zaman?" Yatakta ters dönüp yüz üstü uzandı. Başını V şeklindeki ellerinin arasına koydu. Ve gülümsemeye başladı. "Gidecek kimsem yok."

Gidecek kimsesi olmasa benim yanıma gelmezdi. Kesinlikle bir şey istiyordu. En son yalnız kalıp yanıma geldiğinde birkaç dakika sonra, sadece 2 dakika sonra, 'Çok sıkıcısın.' deyip gitmişti.

Oturduğum yerden kalktım ve yatakta uzanan çocuğun yanına gittim. Çocuğun önüne, yatağın yanına oturdum. Ve yatakta yatan çocuğa baktım. "Jung Ilhoon ne istediğini söyle." dedim, meleksi ve kısık bir sesle. "Yoksa sana dokunurum." diye ekleyip sinsice gülümsedim.

Birden oturuşunu düzeltti ve "Birincisi, gerçekten kimsem yok. İkincisi, telefonumun ekranına kırdım ve bilgisayarım tamirde. Üçüncüsü, sadece çevremde sen varsın." dedi. Tamam sadece bu seferlik inanmış gibi yapacaktım. Ya da gerçekten inanmalı mıydım?

Oturduğum yerden kalktım ve Ilhoon'un yanına oturdum. Uzun süredir etrafta dolaşan sessizliği tekmeledim ve hala yere bakarken konuştum.

"Birini sevdiğini nasıl anlarsın?"

Ne yaptığını göremiyordum fakat hareket ettiğini hissediyordum. Nedense sesini duymam ile irkildim.

"Nereden çıktı şimdi bu?" dedi, umursamaz bir sesle. Bilmiyordum. Sadece merak etmiştim. Birini sevdiğini nasıl anladığını? Birini gerçekten sevdiğini nasıl anladığını... Merak ediyordum ve bilmek istiyordum.

"O kişi diğer kişilerden farklı hissettiriyorsa. Üzüntü, heyecan, sevinç... Bu duyguları aynı anda yaşamaya başladığında. hemde o kişi için. Biri ile ten teması yaşadığında kalbin hızla atıyorsa. Doğrusu gözler ve kalp zaten belli eder bunu. Daha söyleyeyim mi?" (elf1004baby'e teşekkürler.)

Bu soruyu sorarken tek düşündüğüm kişi Minhyuk'tu. Fakat aldığım cevapla aklıma ilk gelen kişi Bay Yook olmuştu.

Ama onu sevmemi anlamak benim için gerçekten zor olacaktı. Çünkü ona dokunmak benim için imkansız gibiydi.

Yatakta Ilhoon'un yanına uzanırken "Sen nereden biliyorsun bunları?" dedim.

Yanıma sırt üstü uzanıp "Sanırım aşık oldum." dedi ve güldü.

Bizim Jung odun ergen şapşal Ilhoon'umuz da aşık olabiliyor muymuş? Hayat çok garip.

Beep Beep ♔ BTOB ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin