10.Bölüm- Aynı evde bir hafta

119 9 6
                                    

" Önce sevdiğiniz terk eder sizi,ardından uykunuz. Sonra ne sevdiğiniz geri gelir ne de uykunuz..."

Keyifli okumalar...🥰

______________________________________

Zeki'nin anlatımından

Her akşam olduğu gibi çay demlemiş,sigaramı ve kitabımı alıp bahçeye inmiştim. Birden kitabı kenara bırakıp radyoyu açtım. Sezen Aksu okumaya başladı "Vay"
Sesi fulleyip,gözlerimi kapatıp kendimi kaptırmışken Sezen'in sesine birisi daha eşlik etti.
M: insan bir az olsun akıllanmaz mı?
     Büyümez mi er geç?
     Yanardağ gibi için için
     Sönmez mi bu sinsi ateş?

    Vay yine mi keder?
    Ama artık yeter
   Yine kapıda kara geceler
   Vay çileli başım
   Ortasında kışın
   Iyice beter...

Onun hoş sesi kulağıma dolarken gülümsedim
Z: "Kara geceler geldi" mi diyorsun?
Diye sorduğumda dalgın şekilde
M: "Belki de hiç gitmemiştir o kara geceler" diyorum...
Diyerek geçip önümde oturdu. Sonra sitem eder gibi
M: Ne zaman kaba olmaktan vazgeçeceksin?
Z: Ne yaptım ben?
M: Geçen gün klinikte karşılaştığın kadın-
Z: Ilgilenmiyorum
Dedim net bir sesle onun lafını bölerken.
M: Işık'tı...
Dedi nefes verir gibi. Şaşkın gözlerle ona baktım ve o beni ikna etmek için yeniden başını "Evet" anlamında salladı. Şaşkınlık beni terkettiğinde bir süre dalgınca baktım boşluğa.
M: Ne düşünüyorsun?
Z: Bakışları...Çok hırçındı...
M: Tüm hayatı boyunca kendi başının çaresine bakmış birinin sakin bakışları olamaz,Zeki

Ona katıldığımı belli ettim başımla,ardından bir sigara yaktım.
Z: Yengemle iyi bir başlangıç yapamadım desene
M: Nereden senin yengen oluyor?
Z: Sevgili olunca yengem olacak,ben şimdiden kendimi alıştırıyorum.
M: Biz onunla sevgili olmayacağız,Zeki

Sigaradan çektiğim derin nefesi geri üflerken güldüm alayla
Z: Niye? Artık aşık değil misin?
M: Olmaz,Zeki,anlamıyorsun
Z: Eğer onun sana olan hisleriyle sorun-
M: Hayır...Bak beni sevse bile...Olmaz. Çünkü o istemiyor
Z: Ne demek bu?
M: Bak bana bu gün "Sence fazla yakın değil miyiz?" Diye sordu. Bu sorunun ne anlama geldiğini biliyorsun,sen de doktorsun. Yani,o ona yakın olmamdan rahatsız.
Z: Ve sen vazgeçtin,öyle mi?
M: Ondan vazgeçmedim,onu sevmekten de vazgeçmedim ama...Galiba hep uzaktan seveceğim onu
Z: Bu kendine işkence etmek
M: Boşver,zaten alışığım,bilirsin.
Z: Onunla açıkca konuşsan ne olur?
M: Kafayı yedin herhalde? O benden kaçarsa,onu iyileştiremem.
Z: Her zamanki gibi kendini değil de başkasını düşünüyorsun. Bak senin bu hayatta istediğin iki şey var
M: Allah Allah,ben niye bilmiyorum o iki şeyi?
Z: Çünkü ben seni,senden daha iyi biliyorum
Dediğimde sustu ve gözlerini kaçırdı. Bu "Doğru diyorsun" demek olduğu için gülümsedim ve devam ettim
Z: Birinci isteğin Işık'ı yeniden görmekti. Şimdi kader ya da tesadüf sizi buluşturmuşken bu şansı ellerinle geri itemezsin,itmemelisin

Beni pek dinlememiş gibi
M: Ikinci isteğim neymiş bu hayatta?
Dedi umursamayarak. Derin bir nefes aldım ve yine bir sigara yaktım.
Z: Onu tanımak...
Dedim ve o ses tonumdan,hatta nefes alışımdan anladı kimi kasdetttiğimi ama yine de "Kimi?" Diye sordu. Buruk bir gülümsemeyle
Z: Anneni,Merih,anneni.

Sustu,suskunluğu beni şaşırttı. Şaşırdığımı farketse bile susmaya ve gözlerini kaçırmaya devam etti. Oysa hep "Annen" der demez ya konuyu değiştirir,ya da onunla ilgili söylediğim şeyleri inkar ederdi. Şimdi hiç birini yapmıyor,sadece susuyordu.
Z: Merih? Yoksa...
M: Hayır,o kadına karşı hâlâ öfkeliyim ama...
Z: "Ama" mı? Yani onu affetmesen bile bir şeyleri inkar etmemen,konuyu değiştirmemen bir şeyler olduğunu söylüyor.
M: Aylardır düşündüğüm tek şey Işık değil,Zeki. Yani...Bak mesela Işık'a kendine,kaderine bir şans daha verdi,iyileşmeye çalışıyor. Ama ben? Her kese "Hayatı sevin,şans verin" diyorum ama ben galiba hayata asla ikinci şansı vermemişim...Zaten o kadını bulsam da bulmasam da her gün kafamda dönüp duruyor,kalbimi acıtıyor. Yani,beynimi ve kalbimi onunla meşgul edeceğime bir kere gidip görmem daha mantıklı değil mi?

Hafızanın Ötesinde AşkWhere stories live. Discover now