9.bölüm

36K 1.4K 410
                                    

Bir haftam böyle geçti son okul haftasına girmiştik artık.

Evde ise benimle konuşmaya çalışsada asla konuşamayan Karan oldukça sinirliydi. Odama gelip arada bana bakıp beni yokluyordu. Ben ise her seferinde ona tiksinir gibi bakıyordum.

Hayatımı karartan adama hiçde iyi bakamazdım. Artık annem ile de konuşuyordum arada bu kadarına müsade verilmişti ama evin içinde asla telefonu elime vermezlerdi.

Hoş çokta önemli değil benim için önemli olanda annem ile kardeşimin durumlarını öğrenmek ve iyi olduklarını bilmek.

Karan beni hala burda niye Tuttuğunu söylemiyordu.

Mutfağa inip Ayşe teyzeyle sohbet ediyorduk zaten bu evde bi Ayşe teyze önemliydi benim için.

Ayşe teyzeye Karan'ın nasıl biri ve ne zamandan beri tanıdığını sordum. Çünkü ben hiç çözemiyordum onu. Ayşe teyze bana bakıp gülümseyerek anlatmaya başladı.

"Kızım ben Karan'ı 6 yaşından beri tanıyorum. Vicdanlı efendi bir çocuktu bakma sen onun bu hayatına o bu hayata mecbur kaldığı için böyle."

"Vicdan ve efendilik mi? Buna asla inanmam. Hem bu hayata niye mecbur kalıyor ki."

"Orasını zamanla öğrenirsin kızım."

"Peki beni burda nie tutuyor ki Ayşe teyze ben burda yaşamak istemiyorum. Benim zaten bir hayatım vardı."

"Her şeyin bir zamanı var elbette sorularına karşılık bulacaksın yavrum."

Oflayıp sıkıntıyla başımı önüne eğdim. Ben burdaki hayatımı sevmiyordum sürekli odada bir hayat yaşıyordum.

Çayımı bitirip biraz bahçede gezindim o kadar gün ilk defa buranın bahçesine çıktım. Evin etrafında gezindim biraz buraları tanımak istiyordum.

Bahçenin en sakin yerine çardak yapmışlardı. Çardağa yaklaştığımda Cevat ile Karan'ın konuşmalarını duydum. Onlar beni ağaçlardan görmüyorlardı zaten. Biraz daha yaklaşıp ne konuştuklarına kulak verdim.

"Abi bu kızı daha ne zamana kadar burda tutucaksın."dedi Cevat.

"Biliyosun olaylarları biraz daha bizimle kalacak."

"Anladım abi ama bu kızın burda kalması çok teklikeli."

"Onuda biliyorum Cevat. Aklımı karıştırmayı kes artık."

" Abi özür dilerim derdim aklını karıştırmak değil ama buna bir çözüm bulmazsak.."

Dedi ve sustu. Karan lafının devamını duymak istemiyor gibiydi.

"Kes artık sesini içimi karartın iki dk içinde."

Dedi lafı değiştirdiler. Beni görmelerini istemiyordum o yüzden oradan sesizce ayrıldım.

Niye beni burda tutmak zorundalar?

Bu kadar tehlikeli olan ne? hiç bir şey anlamamıştım.

Düşünceli düşünceli ilerliyorken silah sesleri arasında kaldım. Ne oluyordu böyle hiç birşey anlamadan karşıdan Karan'ın koşarak yanıma geldiğini gördüm bana kapaklanıp içeri doğru götürdü.

"Senin burda ne işin var."dedi Karan

"Ne oluyor böyle."dedim bende

"İçeri geç çabuk."

Dedi ve içerdeki korumalardan birine bağırarak

" TEKİNN çabuk Vera'yı güvenli bir yere alın dedi.."

Tekin denen koruma hızla beni oradan aldı ve evin güvenli yerine götürdü.

Ne olduğunu bile anlamadım. Çok kokmuştum zangır zangır titriyordum. Etraf sakinleyince beni ordan çıkarıp odama gitmem söylendi ikiletmeden dediklerini yaptım.

Hala daha korkuyordum. İçeri Karan girdi ve bana birden sarıldı. Ben ise bu hareketine hiç bir tepki veremedim.

"Sana birşey olucak diye çok korktum Vera"

Benim için mi korkmuş? Karan'ın göğsünden tutup ittim. Ama kıpırdamadı bile kollarından çıkmak için uğraştım ama nafile en sonunda.

"Karan bırak beni dedim sana"

ilk kez adını almıştım ağzıma. Oda şaşırdı ve beni sakince bıraktı.

"Madem çok korktun ne diye bu tehlikeli yerdeyim."

"Bilmediğin çok şey var Vera."

"Söylede bileyim artık.Ya gerçekten kafayı yicem. Bir insanı hayatının ortasından çekip hiç bilmediğin bir yere koyuyorsun ondan sonra bir açıklama yapma gereğinde bile bulunmuyorsun."

"Bak güzelim herşeyi anlatıcam ama herşeyin zamanı var."

"Bana güzelim falan deme. Çık burdan"

"Bana iğrençmişim gibi bakma Vera."

"İğrençsin çünkü. Çık dedim artık sana."

Bana son bir bakış attı Onu üzdüğümün farkındaydım. Ama bende çok üzülüyordum üzüldükçe de üzüyordum bunu istemeden yapıyordum..

Artık sınavlarım bittiği için okula gitmedim daha doğrusu öyle uygun gördüler Karan beyimiz. Karne mi almaya son gün gidicektim sadece. O yüzden dersde çalışmıyordum.

Bu odada boğuluyordum. Yatağa girdim uykum yoktu ama uyurum belki diye girmiştim işte.1 saat boyunca kıvranmama rağmen uyku tutmamıştı.

Odama usul usul yaklaşan bir ayak sesi duydum kokusundan da anladığım kadarıyla bu gelen Karandı. Uyumuş gibi yaptım çünkü uyanık olsam yine kırıcı konuşacağımı biliyordum.

Eli saçıma gitti o kadar güzel saçlarımı okşuyordu ki her seferinde çok huzurlu hissettiriyordu bu beni. Benimle konuşmaya başladı uyuduğumu sanıyordu büyük ihtimal çünkü uyanıkken bana dokunmaya pek cesaret edemiyordu.

"Ah Veram bir bilsen herşeyi seni korumak için yaptığımı bana o kadar hak vereceksin ki. Ama herşeyin bir zamanı var. Benden şimdi nefret etsende sana asla kızmayacağım benim küçük Veram."

Bu adam ne saklıyor ki niye ve beni kimden koruyor.?

Başımı ona doğru çevirdim bana bu kadar yakın olduğunu tahmin etmemiştim nefesi nefesime değiyordu.

Yüzüne vuran gece lambasının loş ışığıyla yüzünü daha iyi görüyordum oda dibimde bu kadar olmayı beklemiyordu. Yüzüne bakıp.

"Beni neyden koruyorsun anlat.. anlatta sana bu kadar nefret beslemeyeyim artık.."

Gözleri gözlerimde büyülenmiş gibi bakıyordu elleri de saçlarımdan yanağıma doğru indi gözleri arada dudağım da geziniyordu.

Ama daha fazla bu durumun ilerisine gitmek istemiyordum yataktan kalkıp oturdum ve Karanın anlatmasını bekledim..

Oda bu sefer anlatıcaktı ki oda doğruldu elini sakallarına atıp ovuşturdu.

"Madem bu kadar istiyorsun anlatıcam."

Dedi. Artık anlatacaktı sonunda..

Babamın BorcuWhere stories live. Discover now