zwanzig ✿ final

3.4K 367 161
                                    

            

Yazarı bilinmeyen unutulmuş bir masalın koparılmış sayfalarındaydı hayatım. Eksiklerim, yıpranmışlıklarım, öpücüklerim ve can kırıklarım sarmalanmıştı her zerresine. Tozlu ve mazlumdum, biri beni okumaya kalkışsa parlayabilmek için tüm canımı verirdim. Kaderimin ince ve dikenli yolunda büyük serzenişlerle geçti ömrüm, sesim hiç duyulmadı, parlayamadım. Birinin eline geçsem iğrenti dolu bakışlar yüzünden hep aşağılandım. Gücümün kalmadığı yerde satırlarımı daha fazla üzmemek için devasa paragraflardan kaçtım. Gökyüzünün en karanlık olduğu şafak vaktinden öncesine benzeyen, başkalarına anlam vermekten yoksun birkaç cümlem özgürdü artık.

Fakat terslikler yakamı bırakmamakta ısrarcıydı hep, nereye gidersem gideyim arsız dizeler halinde parça pinçik olmuş sayfalarımı işgal etmek istediler.  Sonra onunla tanıştım. Ay ışığına benzeyen güzel sıfatıyla sayfalarımı unutup ucuz bir el kitabının içinde kalmayı yeğleyeceğim şekilde girdi kelimelerimin içine. Her hecesinde daha da bağlandım. Bir süreliğine de olsa yıpranmışğımı siliverdi, umut doldum.

Ancak o da istemedi yalnızlığımı, ağır gelmiş olacağım ki kırıklarımla uzlaşmam için yırtıp attı saman kağıdından sayfalarımı. Eksik kaldım tekrardan. Yalancı tamamlanmışğım yine uçup gidiverdi avuçlarımın arasından. Her defasında hatırladıkça burkulan hislerimin arasında tek bir şeye bağlı yaşadım aylarca.

"Aradığın özne doğruysa şayet, öyle ya da böyle gelir tamamlar eksik cümleni."

-


Sahnenin dört bir yanına dağılmış yedi adam doğduklarından beri oraya aitlermişçesine tüm benliklerini katarak kalabalığın yoğun ilgisine layık olmaya çalışıyorlardı. Yüksek müzik sesi bir süre sonra kulaklarına sinek vızıldamasından farksız gelen Bangtan üyeleri genç kızların çığlıkları arasında koreografinin son hareketini başarıyla yerine getirip durduğunda hepsi nefes nefese kalmıştı.

Kameranın kayıttan çıkmasıyla birlikte heyecan içerisinde yerlerinde zıplayıp var gücüyle isimlerini çığıran kızlara ve tüm ekibe teşekkür ederek sahneden inerken el sallamayı ve az önce aldıkları ödülü havaya kaldırıp gururla gülümsemeyi ihmal etmiyorlardı. Yoongi, sahne merdivenlerinden hızla inerken eline tutuşturulan havluyla yüzünü kabaca silerek ona soğuk su uzatan menajerlerinin elinden şişeyi alırken teşekkür etti. Kuruyan boğazını mucizevi su damlacıklarıyla birleştirip rahatlarken çoktan kulise ulaşmışlardı bile.

Heyecan içerisinde içeride onları bekleyen diğer ekipleri hepsini tebrik ettikten sonra şişedeki suyu tamamen bitirip kendine gelen lider çember halinde duran üyelere bakıp huzurla gülümsedi.

"İyi işti çocuklar! Hepiniz çok çalıştınız!"

"Çalıştık hyung, hepimiz başardık!" diyerek onu düzelten Jungkook ödülü Taehyung'un elinden aldıktan sonra onlara doğru yaklaşan kameraya dönerek özgüven içerisinde konuşmaya başladı. Tüm bu hengamenin arasında yoğunluğun ruh sağlığına pek de iyi gelmediği kesin olan Yoongi samimiyetsiz görünmemeye özen göstererek kendini siyah deri koltuklardan birine attı. Herkes kameraya bir şeyler söylemeye devam ederken, Taehyung ısrarla güzelce hislerini ifade eden Jimin'e arkadan sataşıyor, Jimin'in 'Ya Taehyung! Uslu dur.' söylemleri arasında kahkahalara boğuluyordu.

wild child | myg  Where stories live. Discover now