Karanlık Alametler

2.1K 111 69
                                    

Azkaban'dan Bakanlık'a dönüşleri, Harry'nin hayatındaki en zor uçuşlardan biri oldu. Shacklebolt'un patronusu ölü ve yaralılar olduğunu söylemiş ama isim vermemişti. Harry'nin zihni ona oyunlar oynuyordu: Nasıl Grimmauld Meydanı Zümrüdüanka Yoldaşlığı'nın merkeziyken dolaplardan birinden çıkan böcürt Mrs Weasley'in kucağında sevdiklerinin cesetlerine dönüştüyse; Harry de Atrium'da kendisini Ron, Hermione, Elwyn ve Mr Weasley'in cesetlerine sarılırken görüyordu. Sadece yolculuk zorlu bir hal aldığında, yakınlarda şimşek çaktığında ya da rüzgar onları yön değiştirmeye zorladığında bu düşüncelerden sıyrılabiliyordu. Bulutların arasında süzülen biri kızıl biri kara iki leke görüntüsünde buharlaşabilecekleri güvenli bir mesafeye gelene kadar karanlıkla ve yağmurla boğuşup durdular.

Sonunda Bakanlık'ın girişine ayak basabildiler. Birkaç saniye sonra cüppelerinden ve ellerindeki süpürgelerden ahşap zemine sular damlarken Atrium'da etrafı kolaçan ederek, koşar adım yürüyorlardı.

Harry içten içe bir ikilem yaşıyordu: Bir tarafı Patronusun onları tuzağa çekmeyi amaçlayan bir yem olmasını arzuluyordu; böylece sevdiği herkes güvende olacaktı. Öbür yanı ise acı gerçeği sanki biliyormuş gibi zihninde korkunç imgeleri döndürüp duruyordu.

Asansörlerin bulunduğu alandan ayak sesleri gelince oldukları yerde kaldılar; gelen Kingsley idi ve yüzünde Harry'nin daha önce hiç görmediği, kendisine hiç yakışmayan bir panik ifadesi vardı.

"Nihayet..."

Grines sinirini zorlukla kontrol ettiğini gösteren gergin bir ses tonuyla, "Burada ne oldu Kingsley?" diye sordu; "Saldırı kimden geldi? Ölen ve yaralanan kim?"

Shacklebolt bir an duraksadı, "Kim değil, kimler..."

Bu yanıt üzerine Harry'nin kalbi tekledi; o an zamanın durmasını istedi. Sanki Kingsley konuşmasa, içinde bulundukları anda çakılı kalsalar ölümler gerçek bir hal almayacak gibiydi. Kingsley'e kilitlenip kalmıştı.

"Wimple öldü," dedi Shacklebolt. "Hedef, Deneysel Büyüler Dairesi'ydi," diye de devam etti. "Theodore Pullman bir hainmiş... Burnumuzun dibinde dolaşan, bize gülümseyen, görünürde bizimle yürüyen aslında elinde hançerle doğru zamanı bekleyen bir hain..."

Arcanus acı bir sesle, "Biliyoruz, maalesef bunu çok geç fark ettik. Grimmauld Meydanı'ndan aldığımız kan örneği eşleşti," diyerek Kingsley'in sözlerini doğruladı. Sonra da sanki tükürür gibi, "Nerede o hain?" diye sordu. "Onu hemen sorgulamak istiyorum." Sanki gün boyunca çalışan, sorgulayan, Azkaban'a uçup geri dönen o değil bir başkasıydı.

" Sanki gün boyunca çalışan, sorgulayan, Azkaban'a uçup geri dönen o değil bir başkasıydı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Kingsley ifadesiz bir yüzle, "Bu maalesef imkansız," diye yanıtladı bu talebi. "Diğer ölen kişi o, hak ettiğini buldu," diye devam etti. "Bu gece nöbet sırası Williamson'daydı. Davetsiz misafirler olduğunu fark edince, çevreyi kolaçan etmek için Deneysel Büyüler Dairesi'ne inmiş. Pullmann, içeri aldığı Lestrange, Nott'a karşılık Wimple ve Williamson kahramanca direnmiş."

Harry Potter ve Kızıl Pelerin #Wattys2018 GalibiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin