gıcıkpic - minsung

piknikö

Piknik günü erkenden kalkıp dün annemle beraber hazırladığımız yemekleri paketledim. Gece telefonumu sarja taktığımdan sarjım fulldu.
Telefonumu alıp anneme veda edip evden çıktım. Çıkar çıkmaz Hyunjin'i aradım.

"Nerdesin Hyunjin"

"Çıktım geliyom sen nerdesin"

"Çıktım bende"

"kanka annem bi kısır yapmış off"

"Kapat salak kapat otobüse biniyorum"

"Tamamdır öpüyomm"

Telefonu kapatınca ister istemez yüzüme bir gülümseme yayılmıştı.
Salaktı cidden.

Her zaman ki yerime oturdum ve elimde ki paketleri bacak arama yerleştirip dışarıyı izlemeye başladım.
Okulda buluşup ordan servislere binip piknik yerine gidecektik.

Okula geldiğimde Hyunjin'i tekrar aradım.

"Nerdesin amına koyayım"

"El sallıyom sana kör gözünü sikeyim"

Telefonu kapatıp etrafıma bakındığımda gördüm ve yanına gittim.
Birlikte sınıfa gidip servisleri beklemeye başladık o sırada Soobin hoca ve Jin hoca geldi.

Ardından Sunghoon ve Jimin hoca
Minho hocayı göremiyordum aralarında. Sunghoon hoca bana garip garip bakarak yanıma yaklaşmaya başlayınca gerildim.

"Selam Jisung naber"

Hafif bir gülümseme yerleştirdim yüzüme,

"İyi hocam siz?"

O da gülümsedi, "İyi bende"

Dedi ve tekrar az önce ki yerine döndü, yemin ederim bizim okulda tek bir akıllı yok. Yemin ederim.

Lia ve Taehyun hoca da sınıfa girdiğinde ofladım. Chan bana dönerek

"Seninki gelmedi" dediğinde göz devirdim.

"İlk olarak, benimki falan değil. İkinci olarak umrumda değil"

Onlar gülerken ben telefonumu açıp uğraşmaya başladım. Videolar izlerken kapı açıldı ve sonunda Minho hoca içeri girdi, ardından da Jisoo ve Jennie hoca.

Tüm ekip tamamlanmıştı sonunda, hepimiz ayaklanıp bahçede bizi bekleyen servislere doğru yürümeye başladık. Hyunjin sürekli koluma giriyor ve annesinin yaptığı kısırı anlatıyordu.

Servise binip rastgele bir koltuğa oturdum, yanıma Hyunjin geçtiğinde sabır diledim.

"Oğlum senin benden başka arkadaşın yok mu?"

Dudaklarını büzdü, "Var ama sen en iyisisin"
Bizim arkamıza Changbin,Jeongin
Onların arkasına Seungmin,Chan
ve en aradaki ikili koltuğa da tek başına Felix oturmuştu.

Serviste herkes yerlerine oturduktan sonra en son Minho hoca bindi ve etrafa göz gezdirdi.

Yanımda duyduğum "şak" sesi ile kafamı çevirdim. Changbin Hyunjin'in ensesine hızlı bir tokat atmıştı.

"Felix'in yanına geçsene piç"

Hyunjin önce Changbin'e sonra bana sonra Minho hocaya ve en son Felix'e baktıktan sonra hızlıca en arkaya koştu ve Felix'in yanına oturdu. Göz devirip camdan dışarıyı izlemeye başladığımda Minho Hocada benim yanıma oturdu.

Kafamı çevirip bakmak istemiyordum içimde neden olduğunu bilmediğim bir utangaçlık vardı. Ellerimi dizlerimde birleştirip birazda olsa bacaklarımı gizlemeye çalıştım. Kendimi etek giyen kızlar gibi hissediyordum.
Minho Hoca kulağıma yaklaştı,