KESİK 11

246 12 14
                                    

Her insan dini konuları dinlemek zorunda mı? Evet, neye inandığımızı bilmeden inandığımızı söylemek aşırı çelişkili bir durum olur ancak ben bileceğimi ve bilmek istediğim kısmı biliyorum zaten. Merak ettiğimde elimin altında saniyeler içerisinde ulaşabileceğim bir internet fırsatı var. Ama aileler neden inatla bu yolda ilerlememiz için zorlama çabasına giriyorlar. Neden şunu anlamıyorlar; bir kadının başörtüsünü açması için baskı gördüğünde onların önünde dikilen herkesin bir kadının başını kapatması için baskı gördüğünde de tam olarak karşıda dikilmesi gerekirdi.

Ama hayır... Başını kapatan insan dininde, mümin biriyken başını açan en büyük günahı yapan olurdu değil mi? Lanet olsun böyle düşünce yapısına.

Ailemin yanında dini herhangi bir şey dinlemeyi hiç sevemedim. Merak ettiğim veya dinlemek istediğim bir şey varsa bunu kendi başıma araştırıp bulmayı tercih eden bir insanım, ne yapayım bu tür şeyleri onlarla paylaşmayı sevmiyorum.

Evet, bunu anlatmak istiyorum. Bu gece kendimi berbat hissetmeme neden olan o cümleyi söylemek istiyorum. Ama bileğimle bakışan gözlerimi kapatıp derin bir nefes almam gerekiyor sanırım. Ama ben nefes alamıyorum. Öyle bir araftayım ki... Ne bir adım ilerisi, ne bir adım gerisi var.

Kulaklığı kulağıma kapatıp başka şeyler düşünmeyi denedim ama olmadı. Dönüp dolaşıp anneme çıkıyordu bütün yollar. Ama ne var biliyor musunuz? Ben artık doğruyu yanlışı ayırt edemiyorum. Annem kendi doğrularını benim de doğrularım yapmaya çalışıyor, deyip durdum sürekli ama hakikate ulaşan o muydu acaba? Bunca zaman cidden 'yoldan çıkmış' insan olma yolunda mı ilerliyordum?

Sadece dini bir program dinlemek istemedim ya. İstemedim. Herkes her şeyi istemek zorunda mı? Niye böyle oluyor? Her seferinde huzurumuz bir çıkmaza girmek zorunda mı?

"Niye böylesin sen ya? Dini şeyleri duyunca, namazdan bahsedince niye böyle deliriyorsun. Cin mi kaçtı içine?"

Cin mi kaçtı içine...

Bu cümle hayatımda hiçbir şeyin dokunmadığı kadar dokunmuştu bu gece bana. Daha kaç gece bu cümleye takılacağımı o gece anlamak pek de zor olmamıştı zaten. Ama asıl sorun şu. Bu cümleyi duyduğumda gerçekten bir anlığına bunu ben de düşündüm. İçimdeki bu his neydi? İnancım var olduğunu bilmeme rağmen o gece o programı kapatma isteğim neyden doğmuştu? Gerçekten istemediğimden mi, ailemle dinlemek istemediğimden mi?

Allah'ım nolur aklımı başımdan alma. Düşünmek eskisinden çok daha zor bu sıralar.

Hayır, içimde cin yok. Annemle daha çok hâlâ unutamadıüım bir çok olay yaşamıştım ama bu cümle bana en çok dokunanlardan biri olacaktı sanırım. Ama bu gece bunu düşünürken sadece ağladım. Elime bir iğne ya da cam parçası almadım. Vücudum sinirden titremedim. Sadece ağladım...

O cümle bana bir şey tekrar tekrar hatırlattı. Ben 'açılmak istiyorum' cümlesini kurarsam planladıklarım olmayacaktı. Benimle küsüp konuşmazlar ama kendi hâlime bırakırlar sanıyordum. Ama öyle bir şey asla gerçekleşmeyecek hissediyorum. Yine yasaklara boğulacaktım belki de o cümleyi kurduğum gün. Kavgalar, bağırtılar ve lanetler...

Çünkü ben onların gözünde onlara verilmiş bir hayırlı evlat değildim.

Ama şunu biliyorum. İstediğimi yapamayıp istemediğimi yaparak yaşamak beni yavaş yavaş öldürecekken tek sefer de ölmek de benim için bir seçenek.

*

kendimizle ettiğimiz kavgalarda bile yeniliyoruz, artık hiç gücümüz kalmamış bizim.

KESİK // TAMAMLANDIDonde viven las historias. Descúbrelo ahora