🐱
Yazar bakış açısı
"Yoongi... "
Korkudan yatağın yanına çökmüş, bir insanın ağlayabileceği maksimum sessizlikle, kendini sıka sıka ağlıyordu. O derece ki ağlamaktan nefes alamıyordu. Aklına gelen tek şey Yoongi 'yi aramak olmuştu. Ne var ki telefonu açmıyordu.
Bugün kayıtta olacağını biliyordu. Diğer üyelerle bütün gün stüdyoda olacaklarını söylemişti. Saat neredeyse 23.00 civarı olmuştu.
"Yoongi hyung ! Jiyu'nun on dördüncü arayışı. Gelip baksan iyi olacak."
Yoongi kulaklığını çıkarıp ona seslenen Jimin 'e göz devirdi. Ne diye ısrarla aradığını merak etmedi. Anlaşmada böyle birşey yoktu. Ayrıca saat geç sayılırdı.
"Jiyu ? Stüdyoda olacağımı söylemiştim. Neden üst üste defalarca kez arıyorsun ?"
Jiyu cevap vermek istedi ama hıçkırığı ondan önce davranmıştı.
"Jiyu ? Ağlıyor musun sen ?"
"Yoongi... Çok kötü birşey oldu ! "
Yeniden hıçkırıklar duyuldu.
"Jiyu... Sakin ol ve bana ne olduğunu söyle. Seni anlamıyorum , ağlamayı bırak."
Biraz telaşlanmıştı Yoongi. İlk defa böyle duyuyordu onu.
"Min Suga..."
İsminde bir türlü karar kılamıyordu. Ona bazen 'Yoongi' bazen de 'Suga ' diyordu. Yoongi hangisini duymayı daha çok seviyordu acaba ?
Galiba 'Min Suga'yı seviyordu.
"Söyle Jiyu , dinliyorum."
"Çok korkuyorum , buraya gelebilir misin ?"
"Seni korkutan ne ? Onu söyle bana."
Sıkılmıştı Yoongi.
"Elektrik kesildi... "
Yoongi şaşırarak ağzını açtı ama birşey diyemedi. Gözlerini açınca arkadaşları da şaşırmıştı.
"Ne olmuş Suga ?"
Suga hoparlörü açtı.
"Anlamadım,bir daha söyler misin Jiyu?"
"Elektrik gitti diyorum ! "
Suga kahkaha atmaya başladı.
"Dalga mı geçiyorsun ? Bunun için mi ağlıyorsun? Zamanımı bunun için mi çalıyorsun Jiyu ? Ben de önemli birşey oldu sandım. Kaç yaşındasın sen ha ? Elektrik kesildi diye ağlanır mı ?"
Üyeler de şaşırmıştı bu duruma. Bunun için bu kadar ağlayan birine daha önce denk gelmemişlerdi.
"Yoongi lütfen... Buraya gelebilir misin ?"
"Kayıtta olduğumuzu biliyorsun , bırakamam. "
"Ayak sesleri geliyor Yoongi. Beni bulacak ! Burada olabilir mi ? Beni bulmuş olabilir mi ! Lütfen Yoongi..."
Yeniden sessiz çığlıklara başladı. Eliyle ağzını kapattığını anlayabiliyordu. Kendi sesini bastırmaya çalışıyordu.
"Bunda korkacak ne var bu kadar ? Gelir birazdan."
"Beni buldu ! Ben birşey yapmadım yemin ederim ! Daha çocuktum Suga ... Birşey yapmadım. Ya yine geldiyse ..."
"Jiyu ! Kes şunu !"
Jiyu , hıçkırığını bastırıp devam etti. Yoongi anlamasa da onu dinleyen üyeler pek kendinde olmadığını anlamıştı.
"Gelecek misin gelmeyecek misin ? Ne olur birazcık ara versen ! İhtiyacım var diyorum sana ! "
"Polisi ara o zaman ! Seni korkutan birşey olduğunda mantıklı olan iki saat birine birşey anlatmaya çalışmak değildir Jiyu! Polisi ara !"
Yoongi telefonu kapattı. Jiyu şok içinde ekrana baktı. O kadar ağlamasına rağmen hiç mi vicdanına dokunmamıştı ?
"Yoongi , kız kötü gibiydi. Birşeyler de sayıkladı. Korkusu olmalı. Yoksa bu kadar neden ağlasın ?"
"Ne olduğunu beni neden ilgilendirsin Namjoon ? Kendi kendine çözüm bulsun."
"Senden yardım isteyen bir kız var ve sen öylece duruyorsun hyung."
"Ne yapayım Jungkook ? Koşarak gidip kollarıma mı alayım ? Alışır sonra buna."
"Saçmalama. Neyse sen gelmezsen gelme , Namjoon hyung , biz gidelim mi ? Ben endişe ediyorum Jiyu için ."
"Jungkook haklı , hep birlikte gidelim hadi. " Dedi Jin.
