-eleven-

139 7 0
                                    


🐱

Jiyu
İnanamıyorum Min Suga ! Çiçekleri görünce nasıl şok oldum tahmin edebiliyor musun ?

Min Suga
Yüz ifadeni görmek isterdim.

Jiyu
Ben sana tarif edeyim yüz ifademi ; ışık görmüş tavşan gibi kaldım.

Min Suga
Dur , Jungkook 'un yüzüne ışık tutacağım ve yüz ifadesine bakacağım.

Jiyu
Suga 😂 Demeyin çocuğa şöyle !

Min Suga
Biz demedik ki Army onu öyle seviyor , hem o da kendinli tavşanla bütünledi artık. Onun sembolü tavşan 🐰

Jiyu
Senin sembolün ne ?

Min Suga
BTS seviyorum diyorsun , biliyor olman gerekir.

Jiyu
Diğerlerini biliyorum ama seninkini hatırlayamadım.

Min Suga
Önemi yok , kedicik.

Jiyu
Oww ! 🐱 Böyle mi ?

Min Suga
Evet , öyle. Jiyu , dışarıda yemek mi yesek ?

Jiyu
Evden çıkasım yok. Buraya gel , birşeyler içeriz.

Min Suga
Tamam , bir saate çıkıyorum.

Jiyu
Bekliyorum.

Suga gelene kadar ben birkaç çeşit birşeyler hazırlamıştım. Aç olabilir diye düşünerek güzel bir masa kurmuştum. Bana biraz bozulduğunu hissettim. Ama planım zaten evde beraber yemek yemek olduğundan dışarıya çıkmak istemiyor gibi konuştum.
Birbirimizi biraz tanımamız gerekiyordu. Sonuçta beraber zaman geçiriyorduk bir şekilde.

Yaklaşık bir saat sonra zile basılınca Suga'nın geldiğini düşünerek üzerimi düzelttim ve kapıyı açtım. Gelirken yine birşeyler almıştı.

"Hoşgeldin. İçeri geç."

Elindeki poşeti alıp mutfağa götürdüm. Salonun girişinde durmuş masaya bakıyordu.

"Vay canına ! Harika görünüyor ! "
"Beğenmene sevindim. Birlikte yemek yeriz diye düşündüm."
"O yüzden dışarıya çıkmak istemiyorum dedin."
"Tabi. Ben zaten hazırlıyordum birşeyler.  Ceketini çıkarsana."
"Büyülendim resmen."

Ceketini çıkarıp askıya astı. Saçlarını geriye doğru attı. Lavaboya gidip ellerini yıkadı ve geri döndü.

"Açsan , hemen geçelim masaya."
"Açım evet ama önce sana birşey vermek istiyorum."
"Öyle mi ? Nedir o ?"

Cebinden bir kutu çıkardı. Bana uzattı. İçinde yüzük falan yoktu , ince uzun bir kutuydu , kolye ya da bileklik olmalıydı.

"Yoongi... Ne gerek vardı ? "
"Henüz açmadın bile. Açsana."

Kutuyu alıp yavaşça açtım. Çok zarif bir kolye vardı içinde. Pırlanta taşlıydı. Benim için bunu almasına ne gerek vardı ?
Bunları onu affetmem için yapıyorsa gerek yoktu ki , zaten affetmiştim. Kırgınlığım içinse ne yapsa önemli değildi. Kırgınlık kendi kendine geçen bir şeydi. Çabası hoşuma gitse de ondan pahalı şeyler beklemiyordum. Hem ne gerek vardı cidden ?
Zaten birkaç ay sonra anlaşma bitince , kendi yolumuza gidecektik.

"Yoongi , bu çok güzel bir kolye. Teşekkür ederim ama -"
"Lütfen Jiyu , kabul edemem diyip beni üzme. Bu kolyeyi görünce sana yakışacağını düşündüm. Eğer geri çevirirsen , üzülürüm."
"Üzülür müsün ? Seni üzmek istemem tabi ama... Böyle pahalı birşeye ne gerek vardı ?"
"O kadar da pahalı değil , dert etme. Ayrıca hediye bu , değerini düşünmemen gerekiyor. Eğer beğenmediysen -"
"Hayır çok beğendim ! Bayıldım hatta ! Tamam kabul edeceğim. Takmama yardım eder misin ?"

Contract || Suga of BTSWhere stories live. Discover now