Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Merhaba, Uzun zaman oldu değil mi ? Hesabımı bir süre kullanmamıştım ama benim için endişe edildiğini gördüm. Sanırım bu kadar önemseyen olmamıştı beni. Kore'de değilim bir süredir. Uğraştığım şeylere inanamazsınız. Anlatmaya da mecalim yok açıkçası. Beni merak eden herkese bir mesaj olsun istedim. Ayrılık haberini duymuşsunuz zaten. Üzüldüğünüzü biliyorum. Ama bazen üzülecekte olsak bazı seçimler yapmak zorunda kalırız , ben de bir seçim yaptım , yapmak zorundaydım. Anlayışınız ve hala bitmeyen desteğiniz için teşekkür ederim. Ben iyiyim. Siz de iyi olun , iyi kalın. Hoşçakalın.
Birşey paylaşmak istemiyordum aslında ama o kadar çok merak ediliyordu ki. Kendimi zorunda hissetmiştim. Dört aydır hesabı kullanmasam da açıp birşey paylaşmak istemiştim. Suga canlı yayınında ayrıldığımızı söylemişti. Acaba beni takipten çıkmış mıydı? Hesabı dondurmamıştım , sadece kullanmıyordum. Suga'yı takip edebilmek için de fake hesap açmıştım. Beni hala sevip sevmediğini sorduklarında da cevap vermek istememişti. Önemi yoktu , haklıydı. Ona mektup bırakarak klişe bir terkediş yaşatan kızı , sevse ne olurdu ? Biz diye birşey kalmamıştı ortada. Onun için yabancıydım. Keşke bana neden diye sormuş olsaydı. Sormadı , tek kelime bile yazmadı. Hatalı olan bendim , terkedenin peşinden koşacak değildi ya. Zaten birkaç aylık bir ilişkiydi. Ölüp bitecek değildi. Instagramda yaptığı paylaşımı gördüm. Amerika'ya gelmişti. Programa katılacaklarını duymuştum, o yüzden gelmiş olmalıydılar. Onu bulup karşısına çıksam ne tepki verirdi merak ediyordum.
"Hose-lee! Ne zaman çıkmayı düşünüyorsun banyodan ?"
Yaklaşık kırk dakikadır duştaydı. Su sesi geliyordu ama kendisinden ses yoktu.
"Hose !"
Banyoya yaklaşıp seslendim. Kapıya da tıklattım ama cevap yoktu. Birşey mi olmuştu?
"Hose ! Korkutmaya çalışıyorsan başarılı oldun. Şimdi cevap ver !"
Hala sadece su sesi... Kapıyı defalarca tıklattım ama yoktu.
"İçeri giriyorum bak !"
Yine ses gelmeyince günah benden gitti diyerek açtım kapıyı. Gözüme ilk çarpan açık çeşme oldu ve yerdeki su. Küvet taşmıştı.
"Hose -"
Küvetin içinden sarkan kolunu görünce çığlık attım.
"Aman Tanrım Lee ! "
Koşup başını sudan çıkardım. Rengi solgun görünüyordu.
"Hose ! Birşey söyle lütfen ! Kendine gel !"
Daha önce bakmalıydım. Onun hasta olduğunu unutmamam gerekirdi. Aptal Jiyu ! Ağlayarak ambulansı aradım. Ortalama yedi dakika sonra ambulans geldi ve onu hastaneye götürdü. Ben de arkasından taksi ile gittim.
