5.Bölüm

8.3K 467 38
                                    

Meftun

1 saat boyunca abimin yanındaydım. Uyanır ve birşeye ihtiyacı olur diye. Arada kendi kendine sayıklasa bile uyanmamıştı.

Adının sezgin olduğunu öğrendiğim adam arada gelip kontrol ediyordu. Babam yüzünden bizi yanlarına almışlardı biliyordum.

Ama bize yardımcıda olmuşlardı. Özellikle abime karşı. Bundan sonra ne olacaktı bilmiyorum. Ama abimin ameliyat parasını yeniden toplamam lazımdı.

Ben düşüncelere dalmışken abimin tekrardan sayıklamasıyla abime baktım. Bu sefer gözlerini açmıştı. Yanına giderek "abi iyimisin?" diye sordum.

Bu kez abim "su" diye fısıldadığında yan komidinde duran sürahiyi elime alıp bardağa doldurdum. Heyecandan hızlı hareket ettiğim için suyun birazını dökmüştüm.

Abime destek olarak hafifçe doğrulmasını sağladım. Ve suyu içirmeye başladım.

Bardağı tekrar eski yerine bırakıp kollarımı abime doladım. Ateşi yoktu. Oda anında sarılışıma karşılık vermişti. Gözyaşlarım yavaş yavaş akmaya başlamıştı.

Abimden ayrıldığımda yüzünü inceledim. Eskiye göre çok daha iyi görünüyordu.

"Abi iyisin değilmi?"

Başını sallayarak "evet" dedi. Ardından ellerini yüzümde dolaştırmaya başladı. "Sen peki iyimisin?"

Bu halinde bile ilk beni düşünüyordu. "Ben iyiyim abi."

Elini yüzümden çektiğinde bu kez kaşları çatılmıştı. O sırada kapı tıklatılıp açıldığında içeri evin yardımcı kadınlarından biri girdi. "Kerem beyin yemeğini getirdim" tabağı odada bulunan masaya koyup gitti.

Abime döndüğümde şaşkın bir surat vardı yüzünde. "Meftun... Biz nerdeyiz?" diye sordu.

"Sana daha sonra anlatacağım önce yemeğini ye olurmu."

Abim oturur pozisyona geldiğinde tepsiyi alıp kucağıma koyup abimin karşısına oturdum.

Kaşığı mercimek çorbasına daldırıp ardından üfledim ve abimi doyurmaya başladım. Normalde mercimek çorbasını sevmeyen abim bu çorbayı çabucak bitirmişti.

Tabağı bittiğinde tepsiyi masaya koydum. "Söyle bakalım şimdi biz nerdeyiz?"

Tekrar eski yerime oturduğumda abime baktım. Görmeyen gözleri açık bir şekilde öylece karşı tarafı seyrediyordu.

"Senin çok fazla ateşin vardı. Acı çekiyordun. 2 gün boyunca hemde." bunları söylerken bile sesim durgun çıkmıştı.

"Sonra dayanamadım ve yardım almak için dışarıya çıktım tam o sırada bir araba vardı önümde. Başka çarem olmadığından onlardan yardım istedim. Bize yardım edip evlerine getirdiler."

Abim bunun üzerine kaşlarını çatmış ve birazda gerilmişti. "Meftun nasıl olur böyle birşeyi kabul edersin ya bize birşey yaparlarsa ya ahmet denen şerefsizin bir oyunuysa" dedi sinirle.

Tam cevap vereceğim sırada kapı açılmıştı. İçeriye cihan ve sezgin girmişti.

"Merak etme bizde Ahmet'in peşindeyiz oyun yada bir çıkar için sizi almadık."

Cihan tüm soğukluyla konuşmuştu. Sezgin ise öylece abime bakıyordu. "Siz kimsiniz" diye sordu abim merakla.

"Kim olduğumuzu boşver. Ahmet şerefsizin nerde olduğunu biliyormusun.?" bu kez konuşan sezginle abim iyiyce şaşırmıştı. Muhtemelen o pisliği nerden tanıdıklarını merak ediyor olmalıydı.

"Neden onu soruyorsunuz?"

Cihan bıkkınlıkla bu kez "bak sorularını daha sonra cevaplarız şimdi bize Ahmet'in nerde olduğunu söyle."

Abim bir süre sustuktan sonra "sürekli gittiği bir yer biliyorum fakat hala oradamı emin değilim" dedi.

Abim onlara adresi verdiğinde dayanamayıp merak ettiğim soruyu sordum "ona ne yapacaksınız?"

Sorumla ikisi bir süre sessiz kaldı ardından cihan gözlerimin içine baktığında birşey demek için dudaklarını araladı fakat geri kapattı.

"Bunu bilmenize gerek yok bir meselemiz var."

Sezgin'in sesiyle ikimizde gözlerimizi birbirinden kaçırmıştık. Gözlerindeki duyguyu çözemiyordum. Sanki kapalı bir kutu gibiydi. Fakat benim ona olan bakışlarım yoğundu. Hayır aşk anlamında değil tabi ki.

Bu düşüncem çok yanlıştı. Bir an önce kendime gelmeliydim. İkisi odadan çıktığında bir süre abimle sohbet ettik.

"Meftun, burda duş alabilirmiyim?" diye sordu abim.

"Evet hatta sezgin abi senin için kıyafette ayarladı. Hadi gel duş almana yardımcı olayım"

Abimin kolundan tutarak ayağa kaldırdım ve banyoya götürdüm. Baksırla kalıncaya kadar soyundu. Onu duşa kabine soktuğunda gerisini kendisi halledeceğini söylemişti.

Fakat içim rahat olmadığı için onu banyoda beklemiştim.

Şampuan, gibi malzemeleride elinin kolayca yetişebileceği bir yere koymuştum.

Duştan çıktıktan sonra abime kıyafetleri verdim. Ardından onu tekrar yatağa götürdüm. Her ne kadar iyi olsada biraz daha dinlenmesini istiyordum.

"Meftun biz hep burdamı kalacağız" ne demek istediğini biliyordum. Onlara yük olmak istemiyordu.

"Hayır abi ben bunu cihan ve sezgin abiyle konuşacağım. Sen üzülme. Tekrar çalışıp ameliyat paranı toplayacağım"

"Hayır senin okula gitmek gerekiyor. Benim için hayatını harcama."

"Hayır abi halledeceğim ben. Ve eskisi gibi yine mutlu olacağız"

Daha sonra abimin dizlerine uzandım. O ise saçlarımı okşamaya başladı. Mayıştığım için gözlerim de ağırlaşmıştı. Ve gerisi tamamen karanlıktı.

~~~

Kitabıma her şekil okuyup oy veren vee yorum yapan kişiler beni öyle mutlu ediyorki.

İyiki varsınızz. 🤍🤍

Amor  bxbWhere stories live. Discover now