Karanlık Ölüm

Bölüm 7

Gözleri şok içinde duvara bakarken bir şoku da arkasından gelen sesle beraber yaşadı, Vaların bedeni siyah bir ışıkla kaplanmıştı ve yere dik bir şekilde saplanmış olan Evren Kurutanla aynı renk di, Vrees neler olduğunu anlayamadığı bir gözle Valar a bakarken kara bir aura etrafı kısa süreliğine sardıktan sonra hiç olmamış gibi yok oldu.

Vrees in gözleri sayamadığı defadır titriyordu, kısa bir süre sonra titrek bir ses ile konuştu. "S-Sen bir canavarsın... Sadece bu saldırıyı yaparak hem Evren Kurutanla 2. Seviye bir yatkınlığa ulaştın, hemde Karanlık Elementine yatkınlığını 2. Seviyeye yükselttin... Sen... Gerçekten bir canavarsın..." dedikten sonra ifadesini bozarak gülümsedi ve Valara bakmaya devam etti, şimdi anlıyordu, şimdi kabul ediyordu.

Vaların gücü tahminini çok fazla aşmıştı.

❋❋❋

Kıtada sıradan bir akşam iken Refi kalesinin hareketli bir akşamı haline gelmişti, 2 gün önce ortaya çıkan mistik ses Refi kalesinde bir huzursuzluk ortaya çıkarmıştı, Refi kalesi yöneticisi ve daha bir çok kişi bu huzursuzluğu ve merakı taşıyan kişilerdendi.

Kale normal akşam toplantılarından ve daha önemli olan toplantılardan bile daha çok ilgi görerek kaleyi ayağa kaldırmış, yönetici kurulu üyelerininde toplanmasını sağlamıştı.

Koridorda küçük kızıl saçlara sahip bir kız umursamaz şekilde etrafına ve yanında olan yaşlı bir adama bakıyordu, adam ise kıza hiç bakmadan ciddi bir ifade ile toplantı odasına yürüyordu.
Yavaşça toplantı odasına yaklaşırlarken tüm Refi ve Refireler kenara çekilerek onlara yol açtı, bu sırada da kalabalık dan insanlar kıza bakarak aralarında sessizce konuşuyorlardı.

"O kalenin iki elementi kontrol etmeyi başaran meşhur Refiresi Yuna değil mi?"

"Sayısız yıl sonra ortaya çıkan başka iki elementi kullanabilen bir elementalist..."

"Bu küçük kızın geleceği çok parlak görünüyor, baksana küçük yaşında olmasına rağmen bir çocuk gibi bile davranmıyor!"

"Hah! küçük bir velet Refi kalesinin geleceği olacakmış aman ne kadar komik!"

kalabalığın içindeki konuşmaların çoğu hayranlık ve kıskanma içeriyordu, bazı kişiler takdir ediyor, bazı kişiler umutlarını görüyor, bazı kişiler ise sadece kıskançılığını arttırıyordu.
Kısa bir süre sonra ikisi kapıya geldiğinde kapının önündeki iki zırhlı Refi kapıyı ardına kadar aynı anda açarak içeriyi görünebilecek hale getirdi.

Adam hızlıca içeri girerken Yuna da onu takip ederek içeri girdi ve yanında ilerledi, karşılarındaki masada 10 u Refi 10 u Refire olacak şekilde toplamda yirmi kişi vardı, hızlıca oturan herkes ayağa kalkarak başlarıyla selam verdiler, adam da başını selam verecek şekilde hafifce eğdikten sonra Yunaya baktı, Yuna ise hâlâ umursamaz bir ifade ile onlara bakıyordu ancak hafifçe başını eğerek selam vermeyi unutmadı.

Salondaki herkes bu ânı gördüğünde dudakları kıvrıldı, adam hareketlendiğinde Yuna da onu takip etti, ikisi de başta duran bir kısmı altından süslemeler içeren gümüş sandalyeye ilerledi, adam sandalyeye otururken Yuna ayakta kalarak masaya doğru döndü. Adam herkese oturmasını işaret ettiğinde herkes kendi sandalyelerine oturdu ve bekledi.

Bu sırada adam boğazını temizledi, ardından masada gözlerini Refi üyelerine çevirdikten sonra ciddi bir ses tonu ile konuştu. "Evet sevgili kardeşlerim, bugün ki toplantı hepimizin merakı üzerine birbirimize danışmak için açıldı. Kısa keseceğim çünkü hepinizin bunu duyduğunu ve hissettiğini biliyorum, nedenini ve ne olduğunu bilemediğimiz antik bir ses yaklaşık iki gün önce tüm Refi kalesinde hissedildi."