+18 unsurlar içerir.
"Dur , iş yerinde olmaz lütfen." Ellerini saçlarım da gezdirip gülümsedi.
"Ben nerede ve ne zaman istersem o zaman olur küçük sekreterim." Diyip dudaklarıma daha çok yapıştı. Burası gerçekten yeri değildi. Hemde hiç... Ama ona d...
Duvara yasladığı kolunun altından geçerek sinirle yüzüne baktım.
"Ne saçmalıyorsunuz siz? Annenizin durumu yoktu. Kaldığı otele para veremeyecek kadar sefil durumdaydı hatta , ne yapsaydım? Onu öyle beş kuruşsuz mu bıraksaydım Bora Bey? Eline bir miktar para sıkıştırdım diye bana böyle saçma bir ceza da bulunamazsınız. Yine olsa yine yapardım." Bağırarak konuştuğum da Bora'nın gözlerindeki siniri görebiliyordum.
Bu sinir annesi hakkında konuştuğum için mi yoksa cezasını reddeddiğim için miydi?
Sinirliydi fakat gayet sakin bir ses tonuyla " o bu halde olmayı fazlasıyla hakediyor" diyip odadan çıktı. Gidiş o gidişti. Gün boyu şirkete hiç gelmemişti.
...
Eve erken gelmiştim. Bu yüzden Çiçeği arayıp buluşma randevusu ayarladık. Bara gideceğimiz için şık bir şeyler giymeyi düşündüm. İlk önce banyoya girip sıcak bir duş aldım. Banyodan çıkıp dolabımdan ince askılı ten rengi bir elbise çıkardım. Bence bu gece için güzel bir elbiseydi.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Elbisemi giyip saçlarımı kuruladım. Kıvırcık saçlarımı bugün düzleştirmek istedim.
Düzleştiriciyle düzleştirip hafif bir makyaj yaptıktan sonra evden çıktım. Taksiye binip Çiçek'le kararlaştırdığımız bara gittim. Yaklaşık on dakika sonra Çiçek geldi.
"Ne içiyoruz" diye sorunca "ben su içicem sadece" diye geçiştirdim. Çiçek göz devirip barmene döndü.
" Sen bize rakı doldur." Gözlerimi belertmiş Çiçeğe bakıyordum.
"Mal mısın kızım içki içmiyorum ben bilmiyor musun?" Daha içmeden sarhoş olan kişiler gibi ağzını yaya yaya konuşuyordu.
"Bir kereden birşey olmaz Afra abartma." Onu hiçbir şekilde durduramayacağımı bildiğim için bir bardak içip bırakırım düşüncesiyle önümdeki rakıyı tek de kafaya diktim. İlk önce yüzümü buruşturup biraz öğürsem de tadı hoşuma gittiği için bir tane daha istedim. Çiçek gülerek bana bakıyordu. Onu umursamadan ikinci kadehi yine tek de kafaya diktim.
"İçki içmiyorum diyen kıza bak" çiçeğin söylediği şey ile kahkaha atmıştım. Ortada komik birşey olmasada içkinin verdiği hafif sarhoşlukla neden güldüğümü bende bilmiyordum.
Saatin kaç olduğunu ikimiz de bilmiyorduk. Çiçek , sevgilisi Ayhan'dan nasıl ayrıldığını anlatıp ağlıyor , bende istemsizce ona bakıp gülüyordum. O sıra da kafamı çevirmemle Murat Bey'i gördüm. Dur bir dakika... Yanındaki kimdi? Gözlerim uzaktan net göremediği için biraz yakınlaştığım da Bora'nın olduğunu anladım. Arkamı dönüp Çiçeğe baktığım da kendini kaybetmiş bir şekilde dans ediyordu. Onu orada bırakıp sarsak adımlarla yanlarına ilerledim. Bora beni görmesiyle ufak bir şok yaşadı.
