24. Bölüm

42.1K 3.4K 5.9K
                                    

Yn: Beğenilere şu ana kadar neredeyse hiç bakmadığımı farkettim ve O H A her bölümde neredeyse 150 beğeni var. Bakın üzerime fazla geliyorsunuz en sonunda heyecandan hesabımı silip gidicem aghsjsjsksk

Şaka bir yana, teşekkür ederim💜💜💜

Daha fazla bekletmemek için kontrol etmeden paylaşıyorum bölümü, umarım beğenirsiniz.

İyi okumalar!

&&&&

"Benimle Busan'a gelmek ister misin?"

Jungkook şaşkınca Jimin'e baktı, "Yılbaşını seninle ve ailenle geçirmemi mi istiyorsun?"

'Böyle söyleyince çok ciddi oldu,' diye düşündü Jimin.

Kendisini  umursamaz olmak için zorladı "Evet, daha iyi bir planın var mı?"

Jungkook ise umursamaz olmanın yanından bile geçmiyordu. Kendisine yeni bir oyuncak alınmış bir çocuk gibi heyecanla gülümserken başını hızlıca sağa sola salladı, "Yok. Gelmeyi çok isterim."

&&&&

Jungkook ile yurda geldiklerinde Jiminı'i bir telaş sarmıştı. Yoongi'ye bu durumu nasıl açıklayacaktı?

Onu görmeye gitmesini bile istemeyen arkadaşına 'senin yerine ailemin yanına Jungkook'u götürüyorum kusura bakma!' mı diyecekti?

Odasının kapısını açmadan önce endişeli bir şekilde Jungkook'a baktı, keşke onu yanında getirmeseydi...

Son zamanlarda verdiği kararlar dibine kadar yanlıştı.

Kartı okutup içeri bir anda girdi ve arkadaşını duruma hazırlamak için "Canım Yoongi!" diye bağırdı. Sevgi gösterisi belki durumu biraz yumuşatırdı diye düşünmüştü.

Ama Jimin, bağırdıktan sonra Yoongi'nin uyuduğunu ve bağırdığı için yüzünü buruşturarak uyandığını farketti.

Yüzü bembeyaz okurken gözlerini kocaman açtı ve telaşla arkasını dönüp Jungkook ile beraber kendisini odadan dışarı ittirdi, "Uyuyormuş, kaç!"

Odanın kapısını arkasından kapadıktan sonra içeriden Yoongi'nin sinirli bir şekilde "Jimin!" diye bağırması duyuldu.

Jimin Yoongi'nin bağırması ile birlikte korkuyla gözlerini yumdu ve bekledi, ama başka bir ses gelmemişti.

Rahatlayarak gözlerini açtı, "Tamam, öldürmeyecek."

"Emin misin?" dedi Jungkook kaşlarını kaldırarak "Sesi baya sinirliydi."

Jimin güvence vermek ister gibi gülümseyerek başını salladı, "15 saniye geçmesine rağmen ikinci kez bağırmadı. Bu onun uyarı bağırışı. Yani sorun yok."

"O zaman içeri girip konuşabilir miyiz?"

Jimin yine aynı gülümseme ile başını salladı, "Hayır. Uyarı bağırışını yaptıktan sonra onu önümüzdeki bir saat rahatsız edemem. En son bunu yaptığımda beni ısırmıştı."

Like a Theater| JikookWhere stories live. Discover now