Bölüm 12

102K 3.6K 154
                                    


Boğazına kadar kapalıydı. Ayakkabılarını çıkartmış bacaklarını sandalyeye uzatıp üst üste atmıştı. Teni güneş görmemiş ve narindi. Cihan, dikkatle incelemeye devam ederken ellerinin arasında tuttuğu aleti gördü. Neydi oo? Sanki armonika gibiydi. İyice eğilip elleri arasından neredeyse düşecek alete baktı. Evet, evet armonikaydı.

Hiç merak etmemişti. Aleti çalabiliyor muydu? Çalmasa neden ellerinin arasında tutsundu ki? Mercan hafifçe kıpırdanıp dudaklarını yaladı. Fısıldadı.

-Anneaneemmmm...

Kucağındaki armonikanın yere düşmesi ile birden nerde olduğunu kavramaya çalıştı. Etrafı anlamsızca taradı. Loş odada birkaç saniyede bakışlarını gezdirirken uzandığı yerden doğruldu. Cihan sessizce yatağın diğer tarafına durmuş Mercan'ı izlemekteydi. İlk kez gözlerini gözlüksüz görmekteydi. Aslında ilk kez güzel yüzünü görüyordu dese daha doğruydu. Mercan panikle yerinden kalkıp Zeki'nin yatağına oturdu.

-Zeki amca

Sesi ne güzeldi. Telaşsız, duru ve sakin...

-Amcacığım.

Zeki'nin serum takılan kolunu okşadı. Başını sevgi ile adamın göğsüne dayadı.

-Hadi bak Gül abla seni çok özlemiş.

Cihan bir an durdu.

Gül mü özlemiş? Ya yokken konakta neler olmuştu ? Zeki ve Gül. Zeki gözlerini açınca göğsünde uzanan Mercan'ı gördü. Boşta kalan eli ile Mercan'ın saçlarını okşadı.

-Mercan'ım. Kızım.

Mercan başını kaldırmadan mırıldandı.

-Hımmmm...

-Sana can borcum var küçük yumurcak.

-O nasıl söz ya o nasıl söz. Duymadım oldu mu?

Zeki saçlarını okşadı.

-Mercan az önce armonikayı çaldın mı yoksa rüya mıydı?

Kıkırdadı.

-Çaldım, çaldım ne çok sevdiğini bildiğimden çaldım. Dayanamaz uyanırsın dedim içinden.

-İyi ettin güzel kızım iyi ettin de Gül merak etmiştir.

Mercan hızla yerinden kalktı. Sinirle Zeki'ye baktı. İki elini beline koydu.

-Evet, yani Zeki amca evet kadın az daha senin derdinden ölecekti. Sana mı bakayım ona mı bilemedim.

Zeki'nin yüzünde güller açmıştı.

-Çok mu üzüldü?

-Evet dedim ya çapkın.

-Ne kadar?

-Offf Zeki amca ne ya bu yaşta cilveler, kur yapmalar. Ayıp ya ayıp yaşınızdan utanın.

-Mercan'ım.

Söyle amcam.

-Kızım sen olmasaydın şimdi morgdaydım.

-Yok daha neler.

Sessizce ağlamaya başladı. Daha sonda ağlaması şiddetlendi.

-Seni ihtiyar çapkın, sevimli seniii...

Hıçkırıklarının arasından Zeki'ye çemkirmeye devam etti.

-Nasıl dikkat etmezsin? Nasıl?

Zeki gülerek başını çevirdi. Gülümsedi. Biraz mahcup,

-Cihan beyy...

Cihan sessizce konuşulanları dinlerken Mercan'dan gözlerini ayıramıyordu. Öyle canlı öyle yaşanılası öyle hayat doluydu ki.... Zeki'nin hayatını kurtarmıştı ha? Konakta neler oluyordu? Mercan Cihan'ın odada olduğunu fark edince telaşla Zeki'nin üzerinden kalktı. Komedinin üzerindeki gözlükleri alıp doğruldu. Yere düşen armonikasını alıp cebine koydu. Yere fırlattığı babetleri giydi. Hazır ol da başı yerde sessizce bekledi. Cihan Zeki'ye bakıp merakla gülümsedi.

-Hayırdır abi ne oldu?

-Ufak bir kriz Cihan Bey oğlum. Çok şükür hala buradayız.

Sevgi ve minnetle Mercan'a baktı.

-Şu minicik kız saniyeler içine hayatımı kurtardı. Artık ona borçlandık.

Gülümsedi. Mercan kımıldamadan durmaktaydı. Masanın üzerinde korumaların getirdiği bilgisayarını sakin olmaya çalışarak kapattı. Cihan Mercan'ın her hareketini ilgi ile incelemeye başladı.

-Cihan Bey oğlum iyiyim. Kefeni yırttık. Siz Mercan'ı da alıp gidin.

ZORAKİ GELİN +18Where stories live. Discover now