7'

57.8K 2.1K 287
                                    

Ateş.Hayatımda çok büyük bir yer kaplamıştı ,en çokta kalbimde...Hissettiğimiz çekim karşılıklıydı.Onca tehlikeye karşı bizim şimdi burada sıcak bedenlerimizle beraber uyumanın tadını çıkarmamız ...tuhaftı veya dışardan bakan birine göre yanlıştı . Onunla tanışalı yaklaşık bir ay olmuştu ama sanki daha önceden de hayatımdaymış gibi hissediyordum .Bir yandan da ona olan güvenim, bana anlatmadığı şeylerden dolayı sarsılmıştı .Bana kendiyle ilgili -babamla beraber çalıştığı dışında- hiçbir şey anlatmamıştı .Bense ona Hande'yle okul çıkışı hangi kafeye gittiğimizi veya hafta sonu annemle alışveriş yapmaktan nefret ettiğime kadar her şeyimi anlatmıştım .

Kulağımın içinde aynı ritimde atan kalbini hissediyordum.Saçlarımı kıpırdatmaya yetecek düzenli nefes alış verişlerini de ...Ve en önemlisi karnının üstünde birleştirdiğimiz ellerimizin birbirine temasını iliklerime kadar yaşıyordum .

Başımı yavaşça göğsünden kaldırdım ve yüzünü incelemeye başladım .Şekilli dudakları ,kalın kaşları ,onu görmediğimden beri kesmediğini belli eden sakalları ve çenesindeki gamzeyle kusursuz duruyordu .Uyurken çocuk kadar masumdu .Gözlerimi kapatıp gülümseyerek dudaklarına küçük bir öpücük kondurdum.

Kendimi geri çekip tepkisini izlemeye koyuldum .Önce kaşlarını çattı ve tek gözünü açıp beni görünce gülümsedi ''Günaydın '' diye gülümsedim .Belimden çekip beni birden altına alınca şaşırarak ona baktım .Dudaklarımı ele geçirince kıkırdadım ve kollarımı boynuna dolayıp kendime biraz daha çektim .Yapılı vücudunu sıska bedenimin üzerine bırakmamak için tek eliyle omzumun üstünden destek alıyordu .Boşta kalan eliyle ise saçlarımı okşarken telefonu çalmaya başlamıştı .

Bir küfür savurarak üzerimden kalktı ve komodinin üstüne bıraktığı telefonunu eline alıp açtı ''Söyle ! '' Kibarlığı karşısında gözlerimi devirirken yataktan kalktım ve makyaj aynamın karşısına geçip saçlarımı topladım .

''Yapacağın işe de sana da ... Neyse kapat ben şimdi konuşurum onunla ''Sinirli bir şekilde telefonu kapatınca yanına gittim ''Bir sorun mu var ? '' Bakışlarını bana çevirince siniri yatışmış olmalı ki alayla konuşmaya başlamıştı ''Üzerindeki pijamalar her ne kadar 10 yaşında küçük bir kız çocuğunun giydiği pijamalar gibi olsa da çok seksi gözüküyorsun''

Dil çıkarmamak için kendimi zorlarken omuzlarımı silktim ve dolabımdan kıyafet alıp banyoya girdim .İşimi halledip üzerimi değiştirdikten sonra yüzümü yıkadım ve dişlerimi fırçaladım .Bozulan at kuyruğumu söylene söylene tekrar yapıp banyodan çıktım .

Ateş'in odamda olmadığını görünce merdivenlerden inip salona baktım.Orda da göremeyince içimi bir panik sarmıştı .Gitmiş olamazdı değil mi ? Evin tüm odalarını arayıp tararken hiçbir yerde bulamamıştım onu .Telefonumu elime alıp numarasını tuşlayacakken evin kapısı açıldı.Babam ve Ateş içeri girdiğinde endişeyle yüzüme baktılar .Derin bir nefes verip yanlarına gittiğimde babam sımsıkı sarılmıştı ''Kızım ne bu halin ? Yoksa onlardan biri mi buradaydı ?! ''Babamın endişeli sesi bile beni rahatlatırken kendimi geri çektim ve onu sakinleştirmeye çalıştım ''Hayır baba sadece Ateş evde olmayınca panikledim ''

Babamın bakışları Ateş'e kaydı daha sonra tekrar bana baktı ''Siz aranızdaki şeyi hallettiniz yani ? ''Kafamı onaylayarak salladığımda babam üzerindeki paltoyu çıkararak askılığa astı .Babam salona giderken bizde Ateş'le mutfağa gittik .Ateş elindeki yeni farkettiğim poşetleri mutfak tezgahına koyunca ''Neden haber vermedin ?'' diye sordum .Yanıma gelip alnıma bir öpücük kondurdu ''Üzgünüm güzelim ,baban buraya geldiğini söyleyince onu almaya gittim ve gelirken de kendimizi zehirlemeyelim diye dışarıdan hazır kahvaltılık bir şeyler aldım ''Başımı salladım ve poşetlerin içindekileri çıkarıp mutfak masasının üstüne koydum .Simit,poğaça ,börek ve daha bir sürü yiyecek almıştı .Bardak çıkarıp dolaptan portakal suyu çıkardım .

Babam da yanımıza gelince üçümüz kahvaltımızı etmeye başlamıştık.Nedensiz yere gerilmiştim .Ateşle aramızda olanları babam duyunca vereceği tepkiden endişelenmiştim belkide .

''Artık bana her şeyi anlatmanızı istiyorum '' Portakal suyumdan bir yudum alırken gözlerimi ikisi üzerinde gezdirdim .Birbirlerine baktıktan sonra sonunda konuşmaya başlayan ilk kişi babam olmuştu ''Okula giderken seni farkeden veya şüpheli davranan biri oldu mu ? ''

Lafı dolandırmasına itiraz edecekken eliyle beni durdurdu ''Önce benim sorularım ! ''Otoriter sesi bedenimi uyarırcasına sarstığında yenik düşüp onayladım ''Pekala .Okula giderken kılık değiştirmedim ve şüpheli birini de görmedim ''Ateş kaşlarını çatarak bana baktı ''Dışarı normal halde mi çıktın ?''Gözleri endişeli bakarken yüzü ve çatan kaşları sinirli göründüğünü bağırıyordu .Gözlerimi devirdim ''Okula peruk takarak gidemezdim Ateş ! '' Sesim onun aksine yüksek çıkınca aramızdaki soğuk rüzgarları babam durdurmuştu ''Yakalanmaman büyük bir şans ama dikkatli olman lazım Duru .Seni gören adamlar Poy-'' ''Hava çok karanlıktı baba ! Beni net görüp görmediklerini bile bilmiyoruz .Ben hayatımı yaşamak istiyorum ! ''

''Sana hayatını yaşama demiyorum ,sadece daha dikkatli olmanı istiyorum anladın mı ? '' Sakinleşmeye çalışırken tekrar Ateş'e baktım ''Artık bana kendinle ilgili ne anlatacaksan anlat ,çünkü seni son kez dinleyeceğim Ateş .Bir daha bu konular hakkında yalan duymak istemiyorum ''

Vücudu gerildiğinde yutkundu ve babama bakıp tekrar bana baktı .''Duru sana söyleyeceğim her şey seni tehlikeye atar ,ben bunu yapamam ''Hayal kırıklığıyla ona baktım ''Dün gece söyleyeceğim demiştin ,sana güvenmiştim ''

''Sizin aranızda özel bir şeyler mi var ? ''Babamın sorusuyla Ateş'in gözlerinin içine bakarken o konuşmaya başlamadan öne atıldım ''Hayır . '' Sandalyemden kalkıp kapıya doğru yürürken bileğimden tutup kendine çekti ''Bu ne demek oluyor şimdi ? Aramızda bir şeyler yok mu ? ''Hayal kırıklığıyla gözlerime bakarken gözümden bir yaş akmıştı ''Aramızda bir şeyler var ,var ama sen bana kendin hakkında yalan söylediğin sürece bunu yapamam ''

Bileğimi elimden kurtarıp sırt çantamı aldım ve yüzüne son bir kez bakıp kapıyı açtım .Askılıktan kalın montumu giydim ve dışarı çıkıp kapıyı arkamdan sertçe çarptım.Gözyaşlarım ordan uzaklaşmamı bekliyorcasına yanağımı ıslatmaya başladıklarında cebimden telefonumu çıkarıp Hande'yi aradım ve okula erken gideceğimi söyledim .

Okulun bahçesindeki ıslak bir banka oturduğumda üzerime yumuşak kar taneleri düşüyordu . Açık bıraktığım saçlarımın üstüne düşen kar taneleri saniyeler sonra eriyip saçımı ıslak bırakıyordu .Burnumu çekip cebimden telefonumu çıkardım ve saate baktım ;8:35

Okul hala kapalı olduğu için üşümüştüm ve burnum kızarmıştı .Üzerime kalın bir battaniye koyulunca arkamı döndüm .Gülümseyerek başındaki örme şapkayı çıkarıp bana takınca ''Neden buradasın? '' diye sordum .Siyah montunun cebinden bir çift eldiven çıkarıp elini uzattı ''Çok inatçısın Duru Bektaş '' Eldivenleri elinden alıp giydiğimde ısındığımı hissetmiştim .

''Ateş,bana yalan söylediğin sü-'' Kolunu omzuma atıp beni kendine çekince sesimi çıkarmadım .''Sana yalan değil ,gerçekleri söylemiyorum .Söylemek istediğim şeyler kendimi bile zor inandırmaya çalıştığım şeyler .Kendimi hazır hissedince anlatacağım sana söz veriyorum sevgilim''

Başımı kaldırıp gözlerimi kahvelerine diktim .Çok güzel bakıyordu ve az önce söylediği şey de neydi öyle ? Sevgilim demişti bana .Kalbim küt küt atarken ''Sevgilim mi dedin sen az önce ? ''diye sordum. Kaşlarını hafif çattığında ''Evet ,beraber sevgili rolü yapmıyor muyduk ? '' diye sorunca içime ciddi anlamda öküz oturmuştu .

Durumu çaktırmamak için ''Evet sevgili rolü ,doğru '' fısıldayışımdan sonra vücudu hareket edince kıkırdadığını gördüm ''Duru ,sevgilim olmayabilirsin ama sana herkesten fazla değer veriyorum .Bizim aramızdaki şey aşk değil daha ilginç ve özel bir şey .Bu yüzden aramızdaki şeye isim koyarak basitleştirmeyelim ''

ATEŞWhere stories live. Discover now