10'

44.6K 1.7K 165
                                    

"Beni içeri davet etmeyecek misiniz ?" Nazik(!) sorusuyla beraber içeri girmesi bir olmuştu .Etrafta dikkat çeken eşyalar var mı diye baktım .Salon ! Salonda aile fotoğrafımız vardı !

Poyraz salona doğru ilerlerken arkasından hızlı hızlı yürüyüp engel oldum "Üzgünüm salon biraz dağınık da mutfağa geçebilirsiniz isterseniz "

Tek kaşını kaldırıp yüzümü incelemişti . O süre boyunca bir şey anlamaması için gülümsemeye çalışmış nazik görünmeye çabalamıştım .

Birkaç dakika yüzümü inceledikten sonra mutfağa doğru ilerledi . Hemde yolu göstermeden . İlginç !

Mutfağın kapalı balkonuna gidip L koltuğun bir köşesine oturdu . Hiçbir şey çaktırmamam gerekiyordu .

"Bir şey içer misiniz Poyraz bey ?" Zıkkım iç .Yüzümdeki yapmacık gülümsemem ne kadar inandırıcıydı bilmiyordum ama o yemiş gibi duruyordu ."Teşekkürler ,lütfen oturun " koltuğu işaret etti .

Koltuğun ondan en uç köşesine oturduğumda yutkundum ve önüme gelen bir tutam saçı kulağımın arkasına sıkıştırdım .İçimde bir yerlerde korku kendini gösteriyordu . Bakışlarımı kaçırmaktan başka seçeneğim yoktu . Güçlü durmak zorundaydım . Sevdiklerim için ...

"Ateş'i seviyor musun ?" Ani sorusuyla afallamıştım . Ateş'le derdi neydi bunun ? Bu aptalca soruları sormak için mi burdaydı ?

Güçlükle yutkundum bakışlarımı yüzünde sabit tuttum "Bu sizi neden bu kadar ilgilendiriyor ?" Diresklerini dizlerinin üzerine koydu . Elleri çenesinde yüz ifademi inceliyordu .

"Orası sizi ilgilendirmiyor ?" Hah! Beni ilgilendirmiyormuşmuş. Dişlerimi birbirine bastırarak sinirimi bastırmaya çalıştım .Küçümseyici bakışlarıma engel olamazken "O zaman cevabım da sizi hiç ilgilendirmez!"

Ateş'in daha on dakika önce söylediği şey aklıma gelip kanımı dondurmuştu.Kız kardeşini Poyraz Arslan öldürmüştü .

Almila'nın katili şuan karşımda oturuyordu ve Ateş üst katta hiçbir müdahale etmeden duruyordu . Benim yüzümden .

Ateş kim bilir ne kadar sinirlenmiştir . Ona daha fazla böyle şeyler yaşatamazdım .

Ayağa kalkıp sesimin titremesine engel oldum ."Üzgünüm ama bu saatte burada olmanız uygunsuz .Ateş'in burada olduğunuzu öğrenmesini istemiyorsanız şimdi gidin !"

Rahat bir şekilde ayağa kalkarak tam karşımda durdu . Neden sürekli sırıtıyordu bu adam ?!

"Ateş'in yukarıda olduğunu ikimizde biliyoruz. Değil mi Defne hanım ?"Dişlerimi birbirine bastırıp başımı dik tuttum ."Neden bahsettiğinizi bilmiyorum "Bileğime saplanan eliyle dudaklarımın arasından acı dolu bir inleme çıktı .

"Bana kimse oyun oynayamaz ! Hele ki senin gibi küçük bir kız çocuğu ASLA !" Bileğimdeki kan akışı durmuştu . Çok fazla sıkı tutuyordu .

"Bileğimi bırakmanız sizin için daha iyi olucak . Yoksa olanlardan hiç hoşlaşmayabilirsiniz !"Bu özgüven Ateş'in yukarıda olduğundan dolayı mı gelmişti bilmiyordum ama kendimi oldukça güçlü hissetmiştim .

Boşta olan eliyle dudağının kenarını sildi ve kahkaha attı . Şimdi kusacam .

"Ateş ! Minik sevgilin biraz asi çıktı !" Yukarıya doğru bağırdığında bileğimi çekmeye çalıştım .

Diğer eliyle diğer bileğimi sıkmaya başlayınca yüzüme doğru kükredi ."O seni yalanlarıyla avutuyor!"

Sinirlerim tavan olurken bir an bile düşünmeden tüm gücümü toplayıp kasıklarına bir tekme attım . Ellerimi bırakıp koltuğa düştüğünde mutfağa girip tezgahın üstünden bir bıçak aldım .

Bileğime baktım . Morarmıştı ve uyuşmuştu . Ateş bunu yaptığını görürse işler çok kötü olucaktı .Sinirli bakışlarla yanıma yaklaşmaya çalıştığında bıçağı ona doğru savurdum ."Uzak dur !"

"Asıl sen uzak dur !" Silah güvenliği açıldığında merdivenlerin ordan buraya gelen Ateş'e baktım . Silahı Poyraz'a doğrultmuştu ."Vay vay vay !" Poyraz'ın eğlenen sesiyle Ateş bakışlarını üzerimde tutuyordu .Bana zarar vermiş mi diye inceliyordu . Yanlış bir şey yapmaması için yavaşça moraran sağ bileğimi bacağımla aynı hizada tutup sakladım .

"Ateş ?Defne'ye daha söylemedin mi yoksa ?" Çenesini sıkmaya başlamıştı .Parmağı tetiğe yaklaşırken bağırmaya başladı"Her şey eskide kaldı . Bunları artık kimse bilmiyor !"

Bana bazı şeyleri anlatmadığını biliyordum ama içimde bir şeyler yüreğime saplanmıştı .

Bakışlarım Poyraz'a kayınca bana bakıyordu . Bakışları diğerlerine göre farklıydı . Acıyor gibiydi

"Gerçekleri öğrendiğin zaman bana teşekkür edeceksin ."Nefesim kesilirken söyledikleri kulağımda çınlamıştı . Ateş bana bir şeyler söylememişti ,söyleyememişti . Kendini hazır hissetmiyordu .Peki ya Poyraz'ın bahsettiği yalanlar ?

"Sen Ateş'in bana söylemediği gerçekleri nereden biliyorsun ?" Diye fısıldadım . Yüzünde alaylı bir gülüş oluşurken Ateş'e bakıp tekrar bana döndü "Bu anlatmayı en sevdiğim kısımlardan birisi .Değil mi Ateş ?"

Bakışlarımı ona çevirdiğimde aynı saniye mutfakta büyük bir ses yayılmıştı . Kulakları sağır edecek bir gürültü .Yere kadar uzanan cam paramparça olurken kurşunun bıraktığı ize baktım . Poyrazın omzunda bıraktığı ize ...

Omzu kanamaya başladığında dizlerim titremeye başlamıştı . Ateş'in yüzüne tekrar bakamadım . Onu ilk kez birini vururken görmüştüm . Duygusuz birine dönüşmüştü sanki sadece o anlık için . Soğukkanlı bir Ateş 'e...

Poyraz'ın yüzünde mimik oynamazken bir eliyle omzundaki yaraya baskı uyguluyordu . Nasıl bu kadar normal karşılayabilmişti ?!

Ateş yanına gidip ceketinin iki yakasına yapışınca zorlukla kendi toparladım ve yanına gittim ."Ateş! Bırak !"

Beni duymazlıktan geldi . Sinirli ,tehditkar bakışlarını onun yüzüne sabitlerken içim ürpermişti .

"Bir daha ...onun yanında ...nefes bile almıcaksın !"

Eski patronuna karşı bu kadar tehtidkar konuşması ondan beklemediğim bir hareketti .

Poyraz yüzüne doğru kahkaha attığında gözlerini sımsıkı yumdu .Üzerine saldıracak gibiydi "Asıl senin ,onun yanında son nefeslerin "

İşte o an Ateş saatli bir bomba gibi patlamış ve yüzüne bir yumruk atmıştı . Poyraz gülümseyerek yumruğuna karşılık verdiğinde araya girdim .Daha doğrusu girmeye çalıştım .

Ortalarında, savrulan yumruklarının arasında elimdeki bıçakla kaldığımda Arda'nın neden yanımıza gelmediğini düşünmüştüm .

Poyrazın arkadan attığı yumruk sırtıma geldiğinde başım Ateş'in gergin göğsüne çarpmıştı .Başım dönmeye başladığında gözlerim bir anlığına kararır  olmuştu

"Güzelim sakin ol " Bakışlarımı gözlerine çevirince hala şaşkındım . Yediğim yumruktandı galiba .

"Neden ?" Diye fısıldadığımda sıcak elini elimde hissetmiştim . Eli neden bu kadar ıslaktı ?

Ellerimize baktığımda gözlerim irileşmiş ,vücudumu bir panik dalgası sarmıştı .Kan

"Ateş ! B-ben !" Dilim şaşkınlık ve korkudan dolanırken konuşamamıştım . Onu bıçaklamıştım .

Ellerimiz birbirine değerken kanın sıcaklığı tenimi yakıyordu . Çok korkunç bir şeydi !

Sevdiğim adamı bıçaklamıştım

ATEŞWhere stories live. Discover now