3.bölüm

199 13 0
                                    

Kapı tıklatma sesiyle uyandım. Ceyhun'da. "Selin uyandın mı? " . Ayağa kalktım ve sevgilimi odaya aldım. "Yeni uyandım. Saat kaç? "Kolundaki saate baktı ve " 11'e 20 var"dedi.Küçük çaplı bir şok geçirdim. Ben eve geldiğimde saat 7'ydi. Ceyhun elini alnıma koydu ve "Sen iyi misin? Biraz ateşin var sanki "dedi. Gece bayağı üşümüştüm ve kendimi iyi hissetmiyordum ama bunun hiç sırası değildi. " İyiyim " deyip geçiştirdim. Pek inanmadı ama üzerime gelmek istemediği için bir şey demedi. O an not aklıma geldi ve alıp hemen alıp Ceyhun'a gösterdim. Notu okudu. "Nerden çıktı bu? " diye sordu. Bende dün gece kayalıklara gittiğimi anlattım. "Selin sen nasıl böyle bir şey yapabilirsin? Ya sana Zarar verseydi? Gecenin bir yarısı kayalıklara giderken aklın neredeydi?! " diye bağırdı. Açıkçası böyle bir tepki beklemiyordum. Sesleri duyan abim odama geldi. Önce Ceyhun'u sakinleştirdi sonra bana ne yaptığımı anlatmamı söyledi. Anlattım o da dinledi. Önce o da Ceyhun gibi kızdı ama ağlamaklı ifademi görünce fazla bir şey demedi. Beni kendine çekip sarıldı.İşte benim abim buydu, bana asla kıyamazdı. Sarılmayı bitirince Ceyhun'un gözleriyle karşılaştım. Ağlamamak için kendini zor tutuyordu. Daha fazla dayanamayıp ona da sarıldım. Sarılırken omzumdaki ıslaklıktan ağladığını anlamıştım. Biz sarılmayı uzatınca abim odadan çıktı. Ceyhun kulağıma "Bir daha asla kendi başına hareket etmek yok " diye fısıldadı. Kızmaması için "Tamam " dedim ama bu işin peşini kolay kolay bırakmayacaktım.

Mutfağa geçtik. Abim çoktan kahvaltı masasını hazırlamış bizi bekliyordu. Hemen yerlerimizi aldık ama hiç iştahım yoktu. Sadece çayla yetindim. Kahvaltıdan sonra ateşim iyice artmıştı. Ben insanların bana olan bakışları yüzünden hastaneye gitmek istemeyince abim en yakın eczaneye gitti. Abim gelene kadar Ceyhun bana zorla  bir şeyler yedirmeye çalıştı. "Hadi, zaten kahvaltıda hiç bir şey yemedin. Dikkatimden kaçtı sanma. Sadece çay içtin. Güzelim aç karna ilaç içemezsin , son iki lokma " Sırf onu kırmamak için kendimi zorlayarak bir kaç lokma yedim. Abim geldi. İlaçlarımı içtim ve uyumak için odama çekildim. Kafamda dün gece olanların  analizini yaparken uyuya kalmışım.

2 hafta sonra                                        

Nasıl geçtiğini anlamadığım iki haftanın sonundaydık. Katil hakkında hiçbir gelişme yoktu. Yeni bir cinayette yoktu. Aslında buna sevinmeliydim çünkü benim yüzümden kimse ölmemişti.İnsanlarda artık bana katil benmişim gibi bakmıyorlardı. Sanırım unutmuşlardı. Barda yeniden sahne almaya başlamıştım. Her şey eski düzenine geri dönüyordu. Galiba hayatımın eski monotonluğuna dönmesini istemiyordum.

Bardaydım . Sahneye çıkmak için hazırlanıyordum. Yeni solist gelmişti. Çok değişik bir insan tipiydi. Hazırlıklar tamamlandı. Sahnede yerlerimizi aldık. Çaldığımız şarkı  Kargo 'yıdızların altında'ydı. Her şey sıradandı. Ama hala garip olan şey  bana dik dik bakan adamın hala burada olması ve bana aynı şekil bakmasıydı. Aynı ürpertiyor veriyordu.Adam garip bir şekilde tanıdıktı.Şapkasını çıkarsa sanki tanıyacaktım. Sonra takılmamaya karar verdim.Son şarkı olarak Olivia Rodrigo'dan 'good 4 u' yorumladık . Eve gitmek istemiyordum. O yüzden biraz barda takılmaya başladım. Garsondan rastgele bir içki alıp kenara çekildim. İnsanlar hunharca dans ediyorlardı. Kimi bir şeyleri kutlamak için, kimi bir şeyleri unutmak için gelmişti. Kenarda ortamı izlerken biri yanıma geldi. Adının Samet olduğunu söyledi. Biraz sohbet ettik. Sohbet koyulaştıkça bizim içtiğimiz bardak sayısı artıyordu. Bir yerden sonra artık bilincimi kaybediyordum. Son hatırladığım Samet'le birlikte bir arabaya bindiğimizdi.



Arkadaşlar beğenenler oy verebilir mi? Sayımızı bilelim .🙃

SAPLANTIWhere stories live. Discover now