8.bölüm

106 13 2
                                    

Sonunda cesaretimi toplayıp yanımda oturan kişi bakabilmiştim. Bir dakika, bir dakika... Nee! Barda bana dik dik bakan adam şuanda yanımda oturuyor! Allah'ım lütfen bu bir şaka olsun. Bir de başına bu çıkmıştı! Acaba ne istiyordu benden? Ben hala şaşkın şaşkın bakarken o denizi seyrediyordu. Şaşkınlığı üzerinden atıp "Sen kimsin ?! " dedim. Beni umursamadı. Bu hayatta en nefret ettiğim şey görmezden gelinmekti ve şuanda bu adam beni görmezden geliyordu. "Hey! Sana diyorum. Sen kimsin ve neden buradasın!? Yoksa beni takip mi ettin?! " diye bağırdım.Sinirlenmiştim. Hala beni görmezden geliyordu. Ayağa kalktım. "Son kez soruyorum! Sen kimsin?! " Yine cevap yoktu. Gitmek için harketlenmiştim ki kolumu tuttu. "Bekle" dedi. O da benim gibi ayağa kalktı. Karşımda durdu. "Bardan çıkarken iyi değildin. Başına birşey gelmesin diye peşinde geldim" dedi. Heh! Aldığım cevaba bak! Ben adama 'kimsin? ' diye soruyorum o bana 'iyi dedğildin, peşinden geldim 'diyor. Allahım sen aklıma mukayyet ol! Hırsla kolumu çektim. "Ya kardeşim sana ne benim nasıl olduğumdan, başıma ne geleceğinden!? Sen kimsin ya!? " diye carladım suratına. Yüzünü buluşturdu. "Kimsin sen, adın ne, niye barda bana dik dik bakıyosun? " diye tek nefeste sıraladım sorularımı. "Anlatamam! Sadece sana Ceyhun'un yerini söyleyebilirim. " dedi. Nee! Allah'ım bu kaçıncı şok! "Sen Ceyhun'u tanıyor musun? Daha da önemlisi sen Ceyhun'un kaybolduğunu nerden biliyorsun?! " dedim şok içinde. Ağzım açık kalmıştı. Aklıma gelen bir ihtimalle şoktan çıktım. "Yoksa sen mi kaçıtdın Ceyhun'u?! " tam üstüne atlamak üzereyken "Hayır ben kaçırmadım. " dedi. Gel de inan! "Nereden biliyorsun o zaman  Ceyhun'un yerini!? "dedim." Bir dakika sakinleş anlatıcam. Daha fazla gecikme ki Ceyhun'u canlı bir şekilde kurtar! " dedi. "Ne! Ceyhun iyi mi? " dedim. "İyi ama bu kısa süreliğine. Yetiş diye şuan sana açıklama yapıyorum ama sen carlayarak buna izin vermiyorsun!"dedi. Dediklerini kulak ardı edip "Ceyhun nerde? Söyle hemen kurtarayım sevgilimi! " dedim. "Tek başına gidemezsin. O zaten seni istiyor. Kendi ayaklarınla gidersen Ceyhun'u kurtaramadan yakalanırsın"dedi. Dehşet içinde onu dinliyordum. " Bu adam senin için katil olmuş biri. Sende ona istediğini verip onun kucağına gidemezsin. Bir plan yapmamız lazım! " dedi. Aklım çorbaya dönmüştü. Daha yeni yeni kendimi toparlamaya başlamışken kendimi sanki bir bulmacanın içinde bulmuştum. Sonunda konuşabildiğin de "Sen neden bana yardım ediyorsun? Ve sen bunları nerden biliyorsun?!" dedim. Bıkmış bir tavır aldı. "Önce sevgilini kurtaralım. Sonra gerekirse anlatırım. " dedi gerekirse kelimesine vurgu yapmıştı. Anlatmayacaktı. Es geçip "Hadi hemen plan yapalım. Sevgilim kurtaralım o katılım elinden " dedim. Ofladı. Ne bekliyordu?! Susup herşeye tamam dememi falan mı?! Kusura bakmasında 10 gündür ben neler yaşamıştım! Hıh! "Önce abine haber verelim. Seni tek koruyabilecek kişi o. " dedi. Evet benim abim profesyonel boksör. "Sen benim abimi de biliyorsun?! " dedim şaşkınlık içinde. "Kızım ben bu işi dün başlamdım. Liseden beri peşindeyim. " dedi. Tam soru soracak kendi lafı ağzıma tıkıp"Bunları sonra konuşuruz. Önce Ceyhun"dedi. Kafa salladım. Bu durumda çene çalıcak vaktimiz yoktu."Hava aydınlanınca ilk işin abine haber vermek olsun ama abine benden bahsetme zaten senin karşına çıkarak risk aldım, abinle karşılaşıp tehlikeye giremem. " dedi. Soru sormak için ağzımı açtım ama hemen sonra geri kapadım. " Abim polise haber versin. 'Ceyhun'un orada olduğundan süpheleniyoruz' derseniz sizinle gelirler. Ama sakın tek başınıza gitmeyin! O adam sandığınızdan daha tehlikeli. " diye devam etti. Tırsmaya başlamıştım. Belkide bu adama güvenmemeliydim. Sonuç bu adamı kaç dakikadır tanıyordum?.Bir de barda ki dik bakışları vardı. En iyisi fazla güvenmeden bu işi yürütmekti..

Ben geldim.
Nasılsın olmuş?
Sizce Selin bu adama güvenmeli mi?

SAPLANTIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin