9.bölüm

88 10 1
                                    

Kafam allak bullaktı. Ne yapmam gerektiğini bilmiyordum. Hayatım da ilk defa birine güvenip güvenmemek beni ölesiye korkutuyordu. Daha adını bile bilmediğim adam gelmiş günlerdir polisin bile bulamadığı sevgilimin yerini bildiğini söylüyordu. Bunu abime söylersem onu tutamazdım. Çünkü Ceyhun için ne kadar ağladığımı ve mahvolduğumu görmüştü.Daha fazla üzülmemem için herşeyi yapardı. Biliyordum çünkü o benim abimdi. Onu bu işe karıştırmamaya karar vermiştim. Eğer bu adamın dediği doğruysa Ceyhun'u kendim kurtaracaktım.

Adam hala karşımda dikiliyordu. Cevap vermemi bekliyordu."Tamam.Bana adresi ver.Gerisini bana bırak."dedim. Rahatlamış gibi bir nefes verdi. Bu da neydi ?! Bu hareketi içime kuşku tohumları ekmişti.

Bir süre daha orada kaltıktan sonra adresi öğrenmiş bir şekilde eve gittim. Abim uyuyordu. Hemen kendi odama geçip dolabımdan küçük sırt çantasını çıkardım. Oraya madem tek gidecektim o zaman kendimi sovunmam gerekebilirdi. Çantaya biber gazı,ne olur ne olmaz diye yanıma küçuk bir çakı koydukten sonra tamamdım. Üzerime ceketimi giydim abime gittiğim adresi de mesaj attım ve süresiz konum yolladıktan sonra ayakkabılarımı giyip çıktım.

O gizemli adamaın dediği adrese gelmiştim. Karşımda görkemli bir bungalov duruyordu. Ormamın için tqm bir tatil eviydi. Gelirken farkettimiştim yaklaşık her 500 metrede bir bungalov vardı. Ama hiçbiri önünde durduğum bungalov kadar büyük ve görkemli değildi. Evi incelemeyi bırakıp kapıya doğru gittim. Tereddüt etmeden zile bastım. İlk çalmamda açılmadı. Tekrar zile bastım. Açılmadı ama gözetleme deliğinden bi silüet geçtiğini hissettim. Vücudumu bir ürperti esir aldı. Tam geri gitmeye karar vermiştim ki kapı yavaşça açılmaya başladı. Kendimi bir an için korku filminde ki başrollerden biri sandım. Kapı o kadar yavaş açıldı ki tam olarak açılması 2-3 dakika sürmüştü. İçeri girdim. İçeri boştu. Sanki kimse burada yaşamıyordu. Temkinli adımlarla ilerlemeye başladım. Biraz ileriye gidince üç tane kapı dikkatimi çekti. İç güdülerim bana sağdaki kapıyı açmamı söylüyordu. Kapının yanına gittim. Kapıyı açmak üzereyken arkandan bir ses geldi. " Evimi mi karıştırıyorsun küçük hanım !? Cık cık "dedi arkamdaki adam onaylmaz bir şekilde. Arkamı dönmeye korkuyordum ama herhangi bir saldırıya karşı korkumu yenip konuşan adama döndüm yüzümü. Adam garip bir şekilde tanıdıktı hatta fazla tanıdıktı. "Be- ben şey " . Kekelemiştim. Korktuğumu anlayınca "Şaka şaka . Ee sen kimsin ve burada ne yapıyorsun? " dedi. Kendimi açıklama ihtiyacı hissettim. "Bayım benim adım Selin ve buraya sevgilimi bulmak için geldim. Sizinbir bilginiz var mı ya da görmüş olabilir misiniz ?" dedim bir yandan da telefonumdan Ceyhun'la ikimizin fotoğraflarından birini göstermiştim. Adam önce fotoğrafı inceledi sonra kafasını olumsuz anlamda salladı. Aldığım cevap karşısında umutlarım yıkılmıştı. O adama güvenmekle hata etmiştim ama hala Ceyhun'un kaybolduğunu nereden bildiğini anlamamıştım. Bara gidip o adamı bulmalıydım."Rahatsız ettiğim için özür dilerim. En iyisi ben gideyim."dedim. Kapıya doğru hareketlenmiştim ki adam " İstersen otur sana çay ikram edeyim o sırada da kaybolan çocuk hakkında konuşuruz. Hem sen benim evimi nasıl bulduğunu anlatmadın." dedi. Aslında iyi fikirdi. Zaten bu sinirle o adamı bulursam hiç iyi şeyler olmazdı. Kabul ettim teklifini." O zaman bu taraftan Selin hanım "dedi eliyle karşı tarafta farketmediğim kapı göstererek.

SAPLANTIWhere stories live. Discover now