7. Bölüm

35.8K 3K 1.1K
                                    

Merhabalar ❤

Nasılsınız?

Uzun bir süre eskisi gibi aktif olamayacağım. Bölümleri dediğim gibi 3 günde bir atmaya çalışacağım. Gecikme gibi bir durum olursa haber veriyorum zaten. Anlayışınız için teşekkür ederim.

Oy ve yorumlarınız düşük olmadığı sürece sınır koymayacağım. Lütfen yorumlarınızı eksik etmeyin.

İyi okumalar ❤

Yanağımdaki morluk izi az da olsa gitmişti.

Sadece bir gün içerisinde hayatımız değişmiş gibiydi. Ablam ve babam benim yüzümden kavga etmişlerdi.

Daha doğrusu benim yüzümden değildi. Ablam yanağımdaki morluğu görünce adeta delirmişti.

Babam son birkaç aydır bana vurmayı kesmişti. Ancak Ablam evde olmadığı sırada babam ile küçük bir tartışma yaşamıştık.

Tartışmanın sonun da ise yanağıma küçük bir hediye gelmişti.

Sonuç ise anneannemin eviydi. Babam ablama karışmazdı ancak beni almasından korkuyordum. Yaşımı bahane ederek beni eve götürebilirdi. Hiçbir zorlama olmadan hem de rahatlıkla götürebilirdi.

Derin nefes aldım. Makyaj masasının üstünde olan fondötenin kapağını açıp, küçük bir miktar fondeten aldım. Babamın vurduğu yer, geceleyin morarmıştı. Ancak sabah aynanın karşısına geçtiğimde morluğun yeşile yakın bir renge döndüğünü gördüm.

Zira zaten alışık olmadığım bir görüntü değildi. Ki fondeten sürmeyi sevmezdim de. Gündelik hayatımda da hiç kullanmazdım. Ara ara kullanıyorsam da babamın bıraktığı izleri kapatmak için kullanıyordum.

Elime sürdüğüm fondeteni bütün yüzüme yedirdikten sonra moraran yere gözükmeyecek şekilde sürmeye başladım. Aslında fondeteni yüzüme yedirmek için sünger kullanabilirdim. Ancak sanki bütün yüzüm morarmış gibi acıdığı için, sünger fikrini kafamda eledim.

Yıllardır değişmeyen şey ise; babamın elinin ağırlığıydı.

Bunu dün gece bir kez daha anlamış oldum.

Morluğun kapandığını anlayınca, Masanın üstünden bir ıslak mendil alıp elimi silmeye başladım.

Islak mendili masanın hemen yanında ki küçük çöpe attıktan sonra ayağa kalktım.

Yunus buradaydı.

Babam ile büyük bir kavga ettiğimizi biliyordu. Ancak babamın bana vurduğundan haberi yoktu. Bu yüzden fondeteni sürerken bir tık daha dikkat etmiştim. Bizden sonra Yunus'unda babamla kavga etmesin istemiyordum.

Odadan çıktığımda aşağıdan sesler geliyordu.

Yüzümdeki düşük ifadeyi yerle bir edip sahte bir gülümseme takındım. Merdivenlerden inmeye başladığımda Eniştem ve Yunus'un seslerini net bir şekilde duymaya başladım.

Salona girdiğimde anneannemin mantı açtığını gördüm.

Sabah sabah!

"Günaydın" dedim yüksek tutmaya çalıştığım bir sesle.

Hepsi bana döndüğünde hep bir ağızdan "Günaydın " dediler.

Anneannemin yanağına bir öpücük kondurup, Yunus'un yanına geçtim.

"Anneannem sabah sabah mantı mı açacaksın?" Diye sordum.

Sabah sabah mantı yapacak enerjiyi Dilan Polat'tan mı buluyordu acaba?

-ACEMİ MÜSLÜMAN- Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin