6|Bilinmeyen biri

6.7K 818 325
                                    

Okunma sayısına uygun, yorum ve oylama yok.

Okuyanlar bari tek bir yorum atsa emeğime karşılık. Mutlu olurum.

6| Bilinmeyen biri

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

6| Bilinmeyen biri.

Küçük bir çocukken, savaşın sadece filmler de olduğunu ve tüm olanların birer kurgusal uyarlanmadan olduğunu düşünürdüm.

Yanılmışım. Tıpkı babamın beni sevdiğini düşünürken yaptığım gibi.

Haftalar önce olduğu gibi yine aynı göğüsün gölgesinin altına sinmiştim. Ellerimle kulaklarımı tutarken, patlamanın geride bıraktığı tiz sesten kurtulmak için dua ediyordum. Ses öylesine fazlaydı ki, bir yerden sonra başım ağrımaya başladı.

Aniden silkelendiğimi hissederken gözlerimi araladım. Bulanık görüntüm ve duyamadığım seslerle öylece karşımdaki adama baktım. Turan bey bana bakarak bir şeyler boğuk sesiyle fısıldıyordu ama duyamıyordum. Ya da anlamıyordum. Bakışlarım, arka tarafıma doğru koşuşturan, askerlere kaydı. Hepsi bir yerlere koşarak, kucakladığı insanları oradan uzaklaştırıyordu. Kimisinin cansız, kimisinin de külle kaplanmış bedenini kucaklıyorlardı.

Transa girmiş gibi sadece cesetlere ve külle kaplanmış bedenlere bakıyordum. Daha yarım saat önce babasının iyileşmesi için çabala dediğim adam iki dizinin üzerine çökmüş, babam diye haykırıyordu. Daha dün akşam kucağımda kızını tuttuğum çift öylece zeminde yatıyordu. Sadece bebekleri kalmıştı ikisinden geriye. O da anne ve babasının kanına bulanmış şekilde ağlayıp duruyordu.

Nefesim kesilirken, bakışlarım bulanıklaştı. Kendime gelmeliydim. Ne yapacağımı unutmuş gibiydim. Onların bana ihtiyacı var. Sanki zaman kavramımı o an kaybetmiştim. Aniden çenemde hissettiğim buz gibi elle yüzüm Turan beye doğru çevrildi. Bir kaç kez seslendi, ardından sıkıca kulaklarımı kapattığım ellerimi oradan uzaklaştırdı.

"Mənə bax! Ora yox!" dedi duymaya başladığım erkeksi sert sesiyle. Yutkunarak dediğini yaptım. Kahverengi gözlerini telaşlı bir ifadeyle yüzümde gezdirirken, "Özünə gəl. Buradaki insanların sənə ehtiyacı var." dedi. Bana bak! Oraya değil! Kendine gel. Buradaki insanların sana ihtiyacı var.

Ağzımı açıp kapatarak içime derin nefes çekmeye çalıştım. Burnuma kan kokusu doldu. Neden canım yanıyordu? Neden bu savaş son bulmuyordu? Neden insanlar bu kadar vahşiydi?

"Baba!" diyerek bağırdı biri.

"Anne! Ablam, anne ablam!" diyerek bağırdı bir çocuk.

"Oğlum!" diyerek feryat etti bir anne.

"İmdat! Yardım edin!" diye bağırdı sesi boğuk çıkan birisi.

Titreyen ellerimi rengi değişmiş karlarla kaplı zemine yaslayarak, gözlerimi yumdum. Kendime gelmem ve işimin başına dönmem lazımdı. Titremenin ve korkaklığın sırası değildi. Aniden gözlerimi aralarken, kalkmak için hamlede bulundum. Kalktığım gibi başım dönerken, hâlâ dizleri üzerinde duran Turan bey beni tuttu.

YABANCI NEFESWhere stories live. Discover now