Bölüm 19

9.6K 382 328
                                    


Herkese merhabalar arkadaşlar 🌺

Hikâyeyi okumadan önce anlatmak istediğim bazı şeyler var.

Öncelikle beğenmiyorsanız, hoşunuza gitmiyorsa,fikirlerinize uyuşmuyorsa okumayınız. Gerekli gereksiz mesajlar atarak yorumlar yaparak moral bozmanıza gerek yok.

Bir diğer konu ise okunma sayısı beğeni ve yorumlar. Okunma sayısını görüp gelen beğenilere bakınca insanın gerçekten morali bozuluyor arkadaşlar. Sonuçta ben buna emek vererek yazıyorum.

Onun için bu bölüme sınır koymaya karar verdim.

Veeeee bu bölümü de aynı şekilde yorumları ile beni sevindiren taekook_enayisi1921adlı okuyucuma hediye ediyorum.

Hepinize iyi okumalarrrrrr🥰🌺

Bakalım sınırı geçebilecek miyiz.

Kırgınlıklar zamanın kanatlarında uçar gider...

Az önce burda ne yaşanmıştı. Ege ne anlatmak istemişti. Ben hiçbirşey anlamamış ve burada kalmıştım. Akşam olmak üzereydi birkaç saate kalmaz hava kararırdı. Buraya taksi falan gelmezdi o yüzden Aslı'yı arayacaktım. Elimi cebime attığımda telefonum yoktu. Bir dakika bu olanlar şaka olsun lütfen telefonum ve çantam kahretsin hepsi arabada kalmıştı. Ben şimdi ne yapacaktım. Olduğumuz yer neresi onu da bilmiyorum. En iyisi hava kararana kadar bu ormanlık alandan çıkmak diyerek geldiğimiz yol aşağı yürümeye başladım. Ben böyle bir salaklığı nasıl yapabilmiştim. Şimdi kaybolsam ne olacaktı. Birini arayacak bir telefonum dahi yoktu.

Senin tekerleklerin patlasın inşallah Ege, benzinin bite de yarı yolda kalasın inşallah Ege kafana saksı düşer inşallah Ege. Bu beddualarımın da hiçbiri tutmazdı yaa neyse artık.

Kenarda gördüğüm büyük çalı odununu da ne olur olmaz elime alarak yolda yürümeye devam ettim. Umarım ana yola uzak değildir yoksa burdan çıkmam akşamı bulurdu.

Yaklaşık bir on veya on beş dakika sonrasında az ötemde gördüğüm araba ile duraksadım. Bu araba Ege'nin arabası değil miydi?

Yaa işte bırakıp gidemezsin böyle. Madem gitmeyeceksin neden bana bu kadar yol yürütüyorsun dengesiz pislik. Adımlarımı yavaştarak arabanın ön kaputunda oturan Ege'nin yanına yaklaştım.

"Noldu beni bırakıp gitmeye gönlün el vermedi mi?"

"Ne diyorsun Yağmur?"

"Ben geldim hadi gidelim diyorum."

"Arabam bozulmasa seni beklemeyecektim Yağmur. Hala da seni beklemiyorum arabam gelecek onu bekliyorum."

"Nasıl yaaa bedduamin bu kadar hızlı tutacağını bilsem senden kurtulmayı dilerdim."

"Ne diyorsun Yağmur. Defol git başımdan."

"Sana meraklı değilim zaten. Ama korkuyorum"

"Korkunun ecele faydası yok Yağmur bunu ilerleyen zamanlarda daha iyi anlayacaksın."

"Ne demek istiyorsun?"

"Zamanı geldiğinde anlarsın. Şimdi anlatsam dahi anlamazsın."

MaFyaNıN KaRıSıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin