Mr. Kook - 18

24.4K 2.8K 2K
                                    

Bebeklerim size söz verdiğim gibi uzun bir bölüm yazmaya çalıştım. Yorumlarınızı eksik etmeyin olur mu ? Keyifli okumalar 💙

Bu arada medyadaki şarkıyı dinleyerek yazdım bölümü , sizin de okurken onu dinlemenizi tavsiye ediyorum . Cidden her şey daha anlamlı oluyor. ~  (Stranger Things, Return)

___

" Buradan ayrılma ve beni bekle tamam mı ? En fazla 10 dakika sürecek. O süre zarfında gelemezsem bil ki yakalanmışımdır. "

" Acele et olur mu ? Yapabileceğini biliyorum."

Jimin hayal ettiği mekana portalı açarak önce vampiri , daha sonra diğer adamı içine sürükledi. Ardından kendisinin girmesiyle portal tamamen kapanmıştı. Taehyung ise ortalığı temizlemeye koyuldu , bir çok yere kan bulaşmıştı. Eline ıslak bir bez aldı ve kırmızı lekeleri silmeye başladı. Ardından üzerine yeni bir şeyler giydi. Işini bitirdiğinde saatine baktı , aradan 8 dakika geçmişti.Jimin'in gelmiş olması gerekiyordu. Endişeyle beklemeye devam etti ve saniyeleri saymaya başladı.

" 55...56...57... Sikeyim... Lütfen yakalanmamış ol. "

Yalnızca bir dakikası kalmıştı. Taehyung endişeyle ellerini saçlarının arasından geçirdi. Süresi dolduğunda Taehyung hüzünle yere çöktü . O gelmeyecekti. Yakalanmıştı. Jimin'i kurtarması gerekiyordu , fakat portal açmayı bilmiyordu. Bunu ancak diğer dünyaya ait biri yapabilirdi. Bir an önce Jungkook'u bulması gerekiyordu. Jimin'i kaybetmek istemiyordu , gözleri dolmuştu . Elinin tersiyle göz yaşlarını silerek kendine gelmeye çalıştı. Burada olması onun için güvenli değildi . Arkadaşının başına kendisi yüzünden bir şey gelmesine izin vermeyecekti. Ayağa kalktı ve masada duran telefonunu alarak eline bir çanta aldı. İçine giyecek bir kaç şey koydu ve mutfağa indi. Bir bölmesine bıçak yerleştirdi ve ardından çantanın ağzını dolduracak kadar yiyecek koydu. Her şeyini hazırladıktan sonra son kez tuvalete gitti ve yüzünü yıkadı. Aynadaki görüntüsü onu ürkütmüştü , tüm yüzüne kan bulaşmıştı. Musluğu kapattıktan sonra ellerini kuruladı ve kapıya ilerledi.Ayakkabılarını giyeceği sırada odasından sesler duydu . Jimin gelmişti ! Heyecanla merdivenleri çıkacağı sırada odasının kapısının başında duran gardiyanları gördü.

" Hassiktir."

" Bu o ! Yakalayın şu veledi ! "

Taehyung hızla aşağı indi ve kapıyı açarak dışarı çıktı. Elinden geldiğince hızlı bir şekilde koşmaya çalışıyordu. Jimin yakalanmıştı ! Onu öldüreceklerdi ! Taehyung kendini suçluyordu. Onu buraya getiren kendisiydi ... Fakat şimdi bunları düşünmemesi gerekiyordu . Ara yolu koşarak tamamladığında arkasını döndü ve gardiyanların peşinde olduğunu gördü. Daha hızlı olması gerekiyordu , fakat şaşkın bir şekilde ona bakan insanlar buna engel oluyordu.Ayakkabılarını giymemişti , ve ayağına batan parçacıklar feci şekilde canını yakıyordu. Durmaması gerektiğini biliyordu . Mümkünmüş gibi ayaklarındaki acıyı umursamamaya çalıştı ve koşmaya devam etti. Arkasına döndüğünde gardiyanların epey arkada kaldıklarını gördü ve hızla bir ara sokağa daldı.

Çok yorulmuştu , devam edemeyeceğini hissediyordu. Fakat durmayacaktı ,kurtulduğundan emin olana dek devam etmesi gerekiyordu. Sonraki sokağa vardığında durdu ve yere oturarak dinlenmeye çalıştı. Onlardan kurtulmuştu, burada kesinlikle onu bulamazlardı. Çantasından çıkardığı suyunu içti ve nefesini düzene sokmaya çalıştı.Ardından ayağa kalktı ve hızlı adımlarla yürümeye devam etti. Hava fazlasıyla kararmıştı , nereye gittiğini bilmiyordu. Kendisini berbat hissediyordu. Jungkook'u nasıl bulması gerektiğini bilmiyordu. Her şeyi mahvolmuştu... Yere çöktüğünde gözlerinin dolmuş olduğunu fark etti. Bu sefer kendisini durdurmayacaktı. Karanlık bir sokakta tek başına köşeye kıvrılmış , hıçkırarak ağlıyordu. Jungkook'u özlüyordu . Hayatında hiçbir sorun yokken peluş oyuncağına sarılarak uyuduğu günleri özlüyordu. Başını kaldırdı ve Tanrı'ya dua etmeye başladığı sırada yıldızları fark etti. Jungkook yıldızları çok severdi.

Mr. Kook?  |TaeKook  Where stories live. Discover now