Mr. Kook? |TaeKook

Mr. Kook-38

Medya ; Sürpriiz. Tahmin edin bakalım kim?

°Asırlar sonra bölümü bitirebildim sonunda... Geciktiğim için çok üzgünüm, bağışlayın beni. İşler bu aralar pek yolunda değil ve sonraki bölüm de geç gelecekmiş gibi geliyor. Bunun için cidden üzgünüm.

°Son olarak hepinizin merak ettiği o sorunun cevabını buldum afğmsrpls
Melinoe , "Melinöğ" diye okunuyormuş. Rahatladınız mı apdmaldms.

°Artık bölüme geçebilirsiniz keyifli okumalaar~

°°°

" İşte sonra şey oldu, Melinoe'ü kendimize çektikten sonra o harika vedamı yaptım. Hades'in yüz ifadesini görmeliydin. Harikaydım değil mi Yoongi? "

" Her daim öylesin sevgilim."

Taehyung  önünde olayı anlatırken, aynı zamanda cilveleşen çifte somurtarak bakıyordu. Jungkook'a yardım edemediği için kendisini fazlasıyla gereksiz bulmaya başlamıştı.

" Taehyung, belki de bize zorla yaptırdığın buzlu yiyeceğinizden yersen biraz sakinleşebilirsin ?"

"Oh unutmuşuz, bu dondurmalar çok leziz olmuş Jonas. Teşekkür ederiz."

Jonas kendisine teşekkürlerini sunan Jimin'e gülümseyerek karşılık verdi. Taehyung ise endişeyle etrafta dolaşıyordu. Düşünebildiği tek şey Jungkook'tu ve ona bir şey olabileceği ihtimali kendisini deli ediyordu.

°°°

Matthew ve Persephone, ellerinden geldiğince dikkat çekmemeye çalışarak Jungkook'u bulmaya çalışıyorlardı. Eğer Hades'in adamlarından herhangi biri onları görürse Jungkook'u asla bulamazlardı . Hades buradaki ruhlar ne hissederse hissediyor, ne görürlerse görebiliyordu.

Persephone yavaşça bulunduğu yerde tekrar yükselerek ilerideki boş alana göz gezdirdi. Ellerini Matthew gibi dürbün yapacağı sırada gördüğü beden dikkatini çekmişti.

" Matt! Sanırım onu buldum."

Matthew sevgilisinin yanına vardığında işaret ettiği yere doğru baktı.

" O olduğundan emin miyiz? Zindana doğru ilerliyor."

" Menthe orada. Eğer o Jungkook ise acele etmeliyiz !"

Matthew ve Persephone tekrar zemine inerek hızla zindana doğru yol aldılar.

°°°

" Biri mi var orada ? L-lütfen yardım edin! "

Jungkook duyduğu sesi takip ederek zindanın ışık almayan ve en soğuk olan köşesine doğru ilerledi. Bu ses bir kıza aitti ve yardıma ihtiyacı vardı.

" J-Jungkook? Ah... Şükürler olsun. Buradan çıkmama yardım et. "

" Menthe ? Burada ne işin var? Eğer sen buradaysan..."

Jungkook hızla arkasını döndü ve etrafına baktı. Menthe burada olduğuna göre Hades de yakınlarda olmalıydı.

" Hades burada değil. Ve bu zincirler bileklerimi çok ağrıtıyor... Onları çözer misin?"

" Sana bunu kim yaptı ? "

" Melinoe yaptı. Canım çok yanıyor, lütfen yardım et."

Jungkook başını salladı ve Menthe'e doğru ilerledi. Parmaklarını yavaşça Menthe'nin bileğini sıkan zincirlerde gezdirdi.

" Seni bulduğum için çok şans-Ah!"

" Kes sesini. "

Jungkook zincirleri daha da sıkarken diğer eliyle Menthe'nin ağzını kapattı. Giderek mor renge dönen elleri gördüğünde zincirileri bıraktı ve gözlerini kısarak Menthe'e döndü. Menthe olabildiğince sesini duyurmaya çalışıyordu, ve bu Jungkook'un sinirlerini bozmuştu. Sol elini çekmeden sağ elinde oluşturmaya başladığı alevi Menthe'e doğru yaklaştırdı.