2 一 ❝Sınırları belirlemeliyiz.❞

121K 8K 23.1K
                                    

[dua lipa - don't start now]

❝beni "hoşça kal" sözüyle
incitmeye çalışan çocuk
sen değil miydin?❞

Hiç yanmış mıydınız? Daha doğrusu hiç ateşi sönmeyen bir aleve maruz kalmış mıydı bedeniniz? Bana sorarsanız, bu mümkün bile sayılmazdı fakat iki gece öncesi bir kaset gibi aklımda başa sararken tek yapabildiğim yastığımı var gücümle ısırmak oluyordu

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Hiç yanmış mıydınız? Daha doğrusu hiç ateşi sönmeyen bir aleve maruz kalmış mıydı bedeniniz? Bana sorarsanız, bu mümkün bile sayılmazdı fakat iki gece öncesi bir kaset gibi aklımda başa sararken tek yapabildiğim yastığımı var gücümle ısırmak oluyordu.

Bu delilikti.

Taehyung ile, altını binlerce kez çizeceğim; üvey abimin beş aylık sevgilisi ile daha iki gece evvel deliler gibi yiyiştiğim odamda şimdi Ryujin ile oturuyor, olanları sağlam bir zeka süzgecinden geçirmeye çalışıyordum. Günlerden Cuma'ydı ve bu kadar tutuşmamın sebebi de buydu belki de. Elimdeki davetiyeye, Ryujin'in elindeki davetiyeye bakarken aklımdan başka bir şey geçmez olmuştu.

Bu gece yanacaktım.

Bu gece Taehyung beni yem edecekti kendine.

Benim ise tek yapabildiğim iki gündür olanları Ryujin'e anlatmak ve siyah kılıflı yastığımı tavşan dişlerimle ısırmaktı. Ne beceri ama.

"Vay be- yani kusura bakma ama siktir. Tam şurada yiyişmişsiniz." dedi Ryujin alayla bacak bacak üstüne atarken. Bazen en yakın arkadaşımın böylesine cazgır bir hatun oluşunu hayretle seyrederdim. Tıpkı şu anda olduğu gibi.

"Bunda bu kadar garip olan ne?" diye sormuştum ben de. "Sanki sen hiç yiyişmiyorsun."

"Yani.. bilirsin. Abimin kız arkadaşı pek ilgimi çekmiyor ama heyecanlı olurdu tabii-"

"Kapa çeneni aptal." demiştim gülerek. Ryujin'in iflah olmaz bir en yakın arkadaş oluşuna yalnızca gülüyor, içten içe hâlâ bu geceyi düşünüyordum. Ne giyeceğim hakkında bir fikrim yoktu. Makyajımın dozajına hâlâ karar vermemiştim ve saçımı düzleştirsem mi yoksa şekil versem mi onu bile kararlaştıramamıştım henüz. Kısacası her şey duygularım gibi karman çormandı. Kendimi her yolu zevke çıkan boktan bir bulmacada gibi hissediyordum.

Yine de şikayetçi olduğumu söylersem yalan olurdu.

"Amma da uzattın." dedi Ryujin. "Kalk bir aynaya bak en iyisi, suratının ne kadar iyi olduğunu yine unutuyorsun."

İltifatı koltuklarımı kabartmaktan öteye geçemezken o tembelce odamdaki puftan kalkmış ve üzerinde uzandığım yatağa oturmuştu. Gözünde bir dert babası gibi görünmem umrumda bile değildi. Taehyung beni o partide reddedecek, bir daha tekrarlamayacağız diyecek olsa bile çok şık görünmek istiyordum. Tıpkı bir randevu gibi.

En çokta ona karşı cinsel istekten ötesini duymazken bu hedefleri beslemem aptalca gelip, beni huzursuz etmişti zaten.

"Jungkook, abartma istersen. Oraya leopar desenli deri bir tulum giyerek gitsen dahi en yakışıklı sen olacaksın."

ꜱᴀʏ ᴍʏ ɴᴀᴍᴇWhere stories live. Discover now