10. bölüm :)

7.9K 146 59
                                    

Ahsen, eve girer girmez ceketi ve ayakkabılarını çıkartıp bir köşeye fırlatmış, beni kucağına aldığı gibi yatak odasına götürmüştü. Bacaklarımı ona sarıp ellerimi saçlarına daldırdım ve dudaklarını iştahla öpmeye başladım. Onu öpmek bile o kadar yükseltiyordu ki beni, sırf onu öpmenin düşüncesi ile kendime dokunabilirdim. Neyse ki o buradaydı ve buna gerek yoktu.

Ahsen beni yatağa bıraktı ve üstüme çıktı. Eteğimi bir çırpıda yukarı çekti ve kilodumu çıkarttı. Her şey fazla hızlıydı ve bundan şikayetçi değildim. Kendi gömleğinin düğmelerini sona kadar açtı, böylece siyah dantelli sütyeni tamamen açığa çıkmıştı. İç çamaşırları bile olgundu, benimkine nazaran. Yeri boylamış kilotumun toz pembe olması büyük ironiydi.

Yeniden üstüme eğilerek beni öpmeye başladı, ben de ellerimle yüzünü kavramış, onu kendime çekmiştim. Çok kötü durumdaydım ve bir an önce dokunuşlarına ihtiyacım vardı.

Ona muhtaçtım.

Ahsen'in eli, vajinamı buldu. Önce klitorisimi parmaklarının arasına alıp ezdi, keskin ama sert olmayan darbeler attı. Hala öpüştüğümüz için çıkarttığım tüm inlemeler onun ağzında hapsoluyordu. Sabırsızlıkla kendimi eline ittim. Ahsen geri çekilip, "Şşşh, arsızlık yapma." diye fısıldadı. Ona aldıramayacak kadar çok azmıştım.

Boynumda hissettiğim dudaklarıyla beraber, eli klitorisimi okşamaya devam ediyordu. Çarşafı sıkıp adını inledim. Fazla yavaştı, daha fazlası lazımdı. Ellerimle vajinamdaki elini tuttum ve istediğim noktaya baskı uygulamasını sağladım. Bunu yapmamla yeniden inlerken, gözlerim kapanmıştı.

"Sorun ne ufaklık? Bana çok mu ihtiyacın var?" diye dalga geçti Ahsen.

Başımı iki yana salladım. "Devam et sadece!" diye sitem ettim nefes nefese.

Ahsen, sertçe çenemi kavradı boştaki eliyle. Bacak aramdaki eli öyle sert baskı uyguluyordu ki, bir kere daha inilti çıkarttım. "Bana bak Heves, ilk seferlerin diye sana fazla yumuşak davranıyordum ama sınırlarımı zorluyorsun güzelim." diye uyardı. Ses tonu otoriterdi, belki sınıfta olduğundan bile daha fazla.

O an, muhtemelen fazla azmış olduğum için cesurdum. Yürek yemiştim de diyebiliriz. "Sınırları sikeyim, yeter ki dokun bana Ahsen." diye inledim.

Ahsen'in çenemdeki eli sıkılaştığında, ona bakmak zorunda kaldım. Yüzünü yüzüme yaklaştırdı ve klitorisimdeki elini çekti. Bunu yapmasıyla memnuniyetsizce kıpırdandım, ama baldırıma sert bir şaplak atmasıyla tüm hareketim anında kesildi. "Bunu sen istedin ufaklık. Kötü yüzümü bu kadar erken gör istemezdim ama, kendin kaşındın."

Üstümden kalkıp baş ucunda duran çekmeceye ilerlemesiyle, şaşkınca yatakta doğruldum. 'Kötü yüzü' derken neyi kastetmiş olabilirdi ki?

Çekmecesindeki şeyleri görünce, bu sorum kendi kendini yanıtlamış oldu. Kelepçeler, boy boy seks oyuncağı ve hayatımda hiç görmediğim, ne olduğunu dahi bilmediğim şeyler... Pekala, gerçekten dediği kadar varmış.

"Ben bu tarz şeylerden hoşlanan biriyim, Heves. Yavaş ilerleyip seni tatlı tatlı alıştırmayı planlıyordum, ama beni çok zorluyorsun." dedi Ahsen, çekmeceden bir şey alıp bana dönerek. "Ama yine de, çok sert olmayacağım."

Aldığı şeye merakla baktım, kelepçeydi bunlar. Daha iki gün önce ilk sevişmemi yaşamış, şimdiyse BDSM 101'e mi giriş yapacaktım?

Ahsen, yeniden üstüme çıktı ve ağırlığını vermeden karnımın altına oturdu. Tepemde ona bakıyor olmak dahi içimde kelebekleri uçuruyordu.
Kulağıma eğildi ve şakaklarıma bir öpücük kondurdu. "Denemek istiyor musun, hm? İstemediğin bir şey olursa dur demen yeterli."

siyah kuğu (gxg)Where stories live. Discover now