11. bölüm

3.7K 135 21
                                    

selam !!! bu bölümü havalimanında yazıyorum ve muhtemelen kontrol etmem, yazım yanlışı vs olursa şimdiden özür dilerim :/
bu kadar geciktiği için de üzgünüm aklımı toparlayıp da yazmam baya bi zaman aldı <3

☆☆☆

''Şaka yapıyorsun, Ahsen hocada kaldım deme bana!''

Selin'in şaşkın bakışlarına aldırmadan giyinmeye devam ettim.

''Dedim ya, yurda giriş saatini kaçırdım, kaptırmışım kendimi koşuya. Sokakta mı kalsaydım?'' diye açıkladım belki yüzüncü kez. Ahsen ile beraber okula gelmiş, konuştuğumuz gibi Selin'e bu yalanı söylemiştim. Yutmuştu, ama şaşkındı haklı olarak.

''Eee, normal hayatında nasıl? Okuldaki gibi sert mi?'' diye soran Selin'e baktım. Ah Selin, bir bilsen.

''Selin kadınla oturup muhabbet etmedik, saat geçti zaten. Uyudum direkt.'' diye başımdan savdım. Odadan çıkıp derse doğru yol aldık. ''Neyse, sen kimseye söyleme gene de.''

Selin başıyla onayladı. ''Tamam tamam, zaten Rüya salağı yeterince dedikodu yayıyor hakkında, millet seni iyice torpilli sanmasın.'' Bu dediğiyle duraksadım.

''Rüya ne diyor? Benim haberim yok.''

Selin etrafta kimse var mı diye kolaçan etti, ardından kısık sesle konuştu. ''Ya, herkese arkandan atıp tutuyormuş şu başrol meselesinden dolayı. Bir şekilde torpil olmasa alamazdı falan diyor.''

Rüya iyice haddini aşıyordu artık, yetmişti bu yaptıkları. Tamam evet, Ahsen cidden kendimi keşfetmemi sağlamış, özgüven vermişti bana, ama ben de bileğimin hakkıyla çalışmıştım yani. Kimsenin benim için bunları deme hakkı yoktu.

Selin'in omzuma dokunmasıyla irkildim. "Merak etme, seni izleyen herkes o rolü ne kadar hak ettiğini anlayacak." dedi güven verici bir gülümseme ile. Ben de ona gülümsedim ve soyunma odasından çıkıp sınıfa doğru ilerledik.

Artık genel provalar yapmak yerine, tek tek koreografiyi öğreniyorduk. Bu nedenle Selin ile aynı derse girmiyordum. Koridorda ayrıldık ve kendi sınıfıma ilerledim. Programıma göre şuan Tay ile benim beraber olduğumuz sahneleri öğrenecektik. Yalnızca ben, Tay ve bizim arka dansçımız olacak iki çift daha olacaktı.

Ahsen'den özel ders almak daha çok tercihim olsa da, az kişi sayısı ile sınıfta olmak da fena değildi.

İçeri girdiğimde, Tay çoktan oradaydı. Pekala, beraber çalışmamız gerektiğinden onunla iyi anlaşmam şarttı, ama Tay'da nedense beni huzursuz eden bir şeyler vardı. Rüya'ların arkadaş grubundan olması yüzünden miydi yoksa yalnızca yeni insanlardan haz etmememden miydi bilmiyordum, ama Tay ile baş başa kalmaktan hoşlanmıyordum.

Çantamı bir köşeye bırakıp bara tutunarak esnemeye başladım. Tay'a hiç bakmamış olsam da, oturduğu yerden kalkıp yanıma yaklaştığını hissetmiştim. Yine de ona pek bakmadan işime devam ettim.

"Heves, naber?" diye muhabbet kurmaya çalışması ile iç geçirip kafamı kaldırdım.

"İyi, sen?" diye sordum bıkkınca. Ona rahatsızlığımı çok belli etmek istemesem de konuşma havamda olmadığımı anlasın istiyordum.

Ama anlamışa benzemiyordu. "İyidir benden de. Çok güzel olmuşsun."

Bu söylediğine cevap vermeden ayağımı bara koyup üstüne kapandım. Tay, beklediğimin üstüne vazgeçip beni rahat bırakmadı ve konuşmaya devam etti. "Bir ara dışarı çıkalım mı? Yani yanlış anlama, ikimiz değil, diyoruz ki arkadaşlarla bir gece içmeye gidelim. Hafta sonu falan mesela."

siyah kuğu (gxg)Where stories live. Discover now