#15

668 51 48
                                    


Malikenin girişine hızlı adımlarla varıp kapıyı var gücümle çaldığımda kapıyı açan Jeff oldu elinde havlu vardı,Bir dakika o benim mi havlumdu?

Her neyse havludan daha önemli meseleler vardı,Onu kenara ittiğimde şaşkınca bana baktı.

"Sana da günaydın milli yüzücü..." Merdivene doğru koşarken sözlerine aldırış etmemem onu meraklandırmış olmalı ki peşimden koşmaya başladı.

"Hey,Sana günaydın dedim...Kulağına yüzmekten su mu kaçtı?"

"Ya bir siktir git" diye bağırdığımda ikimizde odamın kapısının önünde durmuştuk,Beklemediği bir bağırışla yerinden sıçradı.

"Ne oluyor ya..." diye mırıldanırken cebimden anahtarı çıkartıp deliğe soktum,Anahtarı çevirdiğimde kapı açıldı ve oda bomboştu.

"Gitmiş..." diye mırıldandım ve yanımda duran Jeff'e baktım,Yüzünde meraklı bir ifadeyle bana bakıyordu.

"Kim gitmiş,Neyden bahsediyorsun?" Yatağımı işaret parmağımla gösterip mırıldandım.

"S/A'yı buraya bırakmıştım...Güvende olması için,gitmiş" Yatağıma çöküp nereye gidebileceğini düşünmeye başladım evine gidemezdi ormanı aşması imkansızdı,en azından tek başına...

"Onu kaçırdılar..." diyip yerimden zıpladım tam odamdan çıkacakken Jeff beni kolumdan tuttu ve yatağa geri oturturdu.

"Kızı buraya mı getirdin,Ne halt yediğinin farkında mısın? Sence burası iyi bir yer mi?" Kaşlarımı sinirle çatıp yumruklarımı sıktım.

Jeff haklıydı burada kalamazdı ama zaten ben gelince onu daha güvenli bir yere götürecektim fakat şimdi o neredeydi bilmiyordum bile...

"Bunu konuşmanın sırası değil" diyip yatağımdan kalktım ve koşar adımlarla Slenderman'in odasına girdim,kapıyı çalmamıştım bile.

Beni görünce kaşlarını çattı ve yüzünü hiddetle buruşturdu,Yavaş adımlarla tam önümde dikildi insan formundayken bile normal insandan uzundu.

"En azından kapımı çalabilirdin...Neyse bu seferlik affedeceğim bir daha olmasın,Sorunun nedir benim küçük proxym?" Sesindeki aşağılayıcı ton sinirimi körüklerken yutkundum.

"Kızı odama getirdim...Kısa bir süre içindi,Ama o yok-"

"Hmmm...Demek evimdeki o sinir bozucu enerji ondan geliyordu,Gitmesi daha iyiydi ben" Diyip gözlerini bana dikti ve derince irislerime baktı,sanki ruhumun derinliğini bile görebiliyordu.

"O gitmedi efendim,Biri onu kaçırmış olmalı" Kendimden emin bir tonla konuşmam aramızdaki gerilimi daha da arttırmış gibiydi.

"Unut onu ben drowned ve işine odaklan,Kendini biraz geliştir dünki çocuk değilsin"

"Kendimi geliştireceğime dair söz verdim efendim buna da sadık kalacağım,Ama onu bulmama yardım edin..." derin bir iç çekti ve serttçe bana baktı.

"Onu kendi ellerinle bir gün öldüreceksin,bana bile gerek kalmayacak...Bu sana bu kız hakkındaki son yardımım olucak..." Başımı olumlu manada salladım.

Zaten S/A'yı bulduğumda bu son olacaktı bir daha kimseye ihtiyacımız olmayacaktı,Sadece ikimiz kalacaktık.

"Sana en kısa sürede nerede olduğuna dair haber vereceğim...Şimdi git ve hazırlan toby ile göreve gideceksiniz" Sözleriyle baka kaldım,Ben ve Toby neden göreve çıkıyorduk ki? Toby hep hoodie ve masky ile göreve çıkardı.

Siber | Ben DrownedHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin