Siber | Ben Drowned

#26

                                 ***

Genç kız oğlanın söylediği yerde bekliyordu,Eski Fabrika'yı unutmaması kızı şaşırtmamıştı burada çok fazla takıldıkları olmuştu ve bu kızı duygulandırmıştı.

Genç kız uzaktan ona yaklaşan kişiyle sevinçle gülümsedi ve onu uzun uzun süzdü,En çokta sarı saçlarını ve kendine has olan havasını seviyordu,Umursamazdı ama aynı zamanda gözlerinde daima bir alay vardı.

"Ben,Gelmişsin" Ally genç çocuğa sarılmak için yaklaştığında,Ben onu eliyle durdurmuş ve sert bir şekilde bakmıştı.

"Düşündüm ve bunu kabul etmeyeceğim,Ben S/A'ya aşığım" Bu sözler kızın kalbini bin bir parçaya bölerken,Genç adam onu umursamamaya çalıştı aslında bunu düşünmemişti bile kararı çok netti,Onun bağlı olduğu ve aşık olduğu bir kız vardı onu asla terk etmezdi.

Zaten en iyisi buydu,Slenderman onu kızıyla bir ilişki içinde yakalasaydı onu öldürmekten beter edeceğinden emindi her ne kadar Ally babasını ikna edeceğini söylese de edemezdi.

Genç kız derin bir nefes verdi ve oradan hiç bir şey demeden uzaklaştı,Bunu yapsa da genç adam kırıldığını anlamıştı yine de onu durdurmadı ve ikiside farklı yönlere doğru ayrıldı.

                               ***

"Beeeeennn,Sen mi geldinnn?" Eve girer girmez beni karşılayan neşeli sesle gülümsemeden edemedim çok geçmeden S/A kapıda belirdi ve elimdeki poşetleri görünce gülümsedi.

"Alışveriş mi yaptın sen,Neler aldın?" Neşeli sesi bana her şeyi unuttururken,Başımı salladım ve birlikte mutfağa geçtik.

Onu aniden mutfak tezgahına doğru kaldırıp oturttum ve poşetlerden neler aldığımı gösterdim,Bir şey demedi sadece beni izliyordu zaten çoğunluğu erzaktı ve ona göre kıyafetler almıştım.

Kıyafetlere bakmadan bana döndü ve tezgahtan inmek için kollarını uzatmasıyla şaşkınca ona bakıp bir kaşımı kaldırdım.

"Bebek mi oldun sen?" Soruma gülerken istediği gibi onu kucağıma aldım ama indirmedim,bırakmadığımı görünce şaşkın şaşkın yüzüme bakınca onun tatlı haline dayanamayıp yanaklarına uzun bir öpücük bıraktım.

Kızarması ile onu yere bırakınca bir kaç saniye durup göğsüme hafifçe vurup güldü.

"Pislik..." diye mırıldanıp vurmaya devam ederken gülmeyi de bırakmıyordu,Bir an zaman zaman yavaşladı sanki ve hatırladım işte bu benim sevdiğim neşeli kızdı.

"Kocana mı vuruyorsun?" Tek kaşımı kaldırıp ona büyük bir ciddiyetle bakarken kendimi gülmemek için zor duruyordum çok şirindi,Affalayarak bir kaç adım geri gitti.

"Kocam mı?" Diye cevap verdiğinde yalancı bir sinirle gözlerinin içine baktığımda gülüşü solmuş yüzü biraz hüzünlü duruyordu onun bu haline dayanamayıp kendime çektim,saçlarını okşarken cevapladım.

"Kocan ya,Sen benim her zaman karım olacaksın" dediğimde kıkırdadı,Ellerini yanaklarıma koyup okşadı.

"Kocam..." diye mırıldandı sanki kelimenin tadını çıkara çıkara söylemişti sonra bir an duraksadı ve geri çekildi.

"Acıktım,Yemek yiyelim" Başımı olumlu anlamda salladım ve ikimiz de ciddileşip bir yemek yapma gayretine girdik.

"Köfte ve Patates,Enfes oldu" Mırıldanışıyla gülümsedim ve ikimiz de masaya oturup yemeğimizi yemeye başladık.

Yemeklerimizi yedikten sonra ortalığı toparlamıştık ki kapı zili çaldı.

"Ben bakarım" diyip yerinden kalktı ve kapıyı açmaya gitti,Uzun süre gelmeyince meraklanıp kapıya gittim ve Ally oradaydı?

"Ne işin var senin burada?"

"Ben buralardan gidiyorum,Sana veda etmeye geldim" Ancak o zaman tam yanında duran iki bavulu gördüm.

"Gidiyor musun?" S/A'nın sorusuyla Ally başını olumlu anlamda salladı,Daha da yaklaşıp elimi S/A'nın omzuna koydum.

Bu Ally'nin gözlerinde kıskançlığı görmeme neden olsa da geri durmadım.

"Peki neden gidiyorsun?" S/a'nın sorusuyla,Ally ona dönüp küçümseyici bir şekilde onu süzdü.

"Çok mu umrunda?" Ally'nin alay dolu sözlerine ikimiz de bir şey demedik,S/A omzundaki koluma daha da sarmalandı.

"İnsanlıkta yaramıyor aman neyse umrumda değil" S/A'nın sözleri Ally'i bozarken kendimi gülmemek için zor tutuyordum.

"Neyse iyi yolculuklar sana Ally,Hoşçakal" Yüzündeki kırgınlık belli olurken bir şeyler mırıldandı ama duyamamıştım.

"S/A bizi yalnız bırakabilir misin?" Ally'nin ricasıyla,S/A kafasını olumsuz anlamda salladı.

"Bırakamam" Ally daha da bozulurken,S/A'ya doğru elip kulağına fısıldadım.

"Sen içeri geç,Ally ile konuştuktan sonra sana bir süprizim olacak" Bana yüzünü buruştururarak baktı gözlerinde memnuniyetsizlik ve kıskançlık vardı.

"Aman iyi be tamam konuşun" diyip söylene söylene gözden kayboldu,Onun gözden kayboluşunu izledikten sonra Ally'e dòndüm.

"Hah onu gerçekten seviyorsun..." Kafamı olumlu anlamda salladım.

"Sonunda anlayabildin,Onu çok seviyorum" Kollarını indirip kaldırdı ve derin bir nefes verdi.

"Ama o bir ölümlü illa ölecek neden bu kadar güzel bir duyguyu,Aşkı ölümlüye harcıyorsun?" Ellerimi kollarımda birleştirdim ve ona küçümseyici bir şekilde baktım.

"Bu seni hiç alakadar etmez" Güldü ve bavulunu eline aldı.

"Çok büyük bir şansı kaybettin,Slenderman'in damadı ve krallığına ortak olabilirdin ama sen bir ölümlüyü seçtin pişman olacaksın" Sıkıntılı bir nefes verdim,Ally'nin bu çabası bana çok gereksiz geliyordu.

"Pekala bu kadardı,İyi yolculuklar umarım güzel bir hayatın olur" diyip kapıyı yüzüne kapattım.

Derin bir nefes verdim ve hafifçe gülümsedim.

"S/A çık oradan bizi dinlediğini biliyorum" Sesimle utana sıkıla sanki hiç dinlemiyormuş oradan geçiyormuş gibi bir havayla yanıma geldi.

"Yoo,sizi dinlemek mi ne alaka,Ben öyle biri miyim?" Gülümseyip onu kendime doğru çekip sarıldım,Sarılışıma karşılık verip gülümsedi.

"Şimdi süprizin neymiş onu açıkla"

"Gel benimle" Elinden tutup onu odama doğru sürükledim,Süprizimi çok beğeneceğine emindim.