☀️ Güneşli ☀️

33.6K 2K 218
                                    

Devran Ağaoğlu

Mezarlık Günü,

Oğlunu ve sevdiği kadını beraber, aynı karede görmek, Devran'ı uçsuz, bucaksız hayallere sürüklemişti.

İmkansızlığının can yaktığı hayallere..

Ne çok isterdi Ahsen ile bir ailesi olmasını. Birbirlerine aşkla baktıkları ve bu aşklarının da çocuklarıyla süslenmesini.

Devran çok isterdi. Bu hayallere ömrünü adardı.

Ama kader onları çok ayrı yerlerde buluşturmuştu şimdi.
O başkasının 'Yar'ı' olacaktı. Bu sefer ne hayaller kalacaktı ortada ne de ümitler.

Devran için kavuşmalar mahşere kalacaktı.
Mezarlıkta onu gördüğü zaman anlamıştı bunu.

Birden koşarak oğlu yanına gelmiş ve onun gözlerinin ne kadar güzel olduğunu söylemişti.
Devran bilmez miydi vurgunu olduğu gözlerin güzelliğini? Her yeşil renginde onun gözlerinin tonunu aradığını.

Ahsen oturduğu iki mezarın arasından kalkmış ve gözyaşlarını silerek, yürümeye başlamıştı. Daha gelmeden yanlarına, rüzgar onun kokusunu getirmişti Devran'a. Gözünü kapatıp derince solumuştu kokusunu. Devran bu koku için ölür, bu koku için yaşardı.

Tam yanlarından geçip gidecekken, ne olduysa bir anda durdu adımları ve ne olduğunu bile anlamadan hızla sığındı Devran'nın bedenine.

Ve Devran o an kaskatı kesildi, yine rüyada olduğunu düşündü. Ahsen'le süslü rüyalarından biri sandı bunuda. Taki onun fısıltısını duyana kadar.

'Lütfen! Lütfen arkandaki adamın beni görmesine izin verme. Lütfen!'

Arkasındaki adım seslerinini duyduğunda, hızlı bir şekilde kendine geldi ve kabanının uçlarını tutup açtı. Bu hareketi ile gerilen Ahsen, yerinde biraz daha kıpırdandığında Devran vakit kaybetmeden tuttuğu uçları Ahsen'nin sırtına doğru sardı ve onu göğsüne hapsetti.

O an dünya durdu Devran için. Bu an hayallerinin de üstündeydi. Kalbi hiç olmadığı kadar hızlı atmaya başladı.
26 yıllık ömründe hiç bu kadar mutlu hissetmedi.

Daha da yaklaşan adımlar ile Ahsen'nin korkusunun arttığını anladı. Ve kabanının üst yerleri ile kafasını tamamen örtüp, belli olamaması için de yanağını başının üstüne yasladı.

Devran bu anda yaşayabilirdi ömür boyu. Bu an yeterdi ona.

Kafasını hafifçe çevirerek oğluna baktığında, bacaklarına sarılıp, kafasını yukarı doğru kaldırdığını ve kendisine gülen bir yüz ile baktığını gördü. Onu bu hali ister istemez bir tebessüm oluşturdu yüzünde. İki değerli varlığı da yanındaydı.

GÜNEŞİN SON IŞIKLARI Where stories live. Discover now